Meaning of "lime lime olmak" in the Turkish dictionary

PRONUNCIATION OF LIME LIME OLMAK IN TURKISH

lime lime olmak

WHAT DOES LIME LIME OLMAK MEAN IN TURKISH?

Definition of lime lime olmak in the Turkish dictionary

to be fragmented, to be fragmented.

lime lime olmak Parçalanıp ufalanmak, parça parça olmak.

TRANSLATION OF LIME LIME OLMAK

Find out the translation of lime lime olmak to 25 languages with our Turkish multilingual translator.

The translations of lime lime olmak from Turkish to other languages presented in this section have been obtained through automatic statistical translation; where the essential translation unit is the word «lime lime olmak» in Turkish.

• Translator Turkish - Chinese: 在支离破碎
• Translator Turkish - Spanish: estar por los suelos
• Translator Turkish - English: be in tatters
• Translator Turkish - Hindi: चिथड़े में होना
• Translator Turkish - Arabic: يكون في حالة يرثى لها
• Translator Turkish - Russian: быть в клочья
• Translator Turkish - Portuguese: estar em frangalhos
• Translator Turkish - Bengali: ছেঁড়া টুকরা হতে
• Translator Turkish - French: en lambeaux
• Translator Turkish - Malay: Lime
• Translator Turkish - German: werden in Fetzen
• Translator Turkish - Japanese: ボロボロになります
• Translator Turkish - Korean: 넝마 에
• Translator Turkish - Javanese: Jeruk
• Translator Turkish - Vietnamese: được tả tơi
• Translator Turkish - Tamil: சுக்குநூறாகிவிட்டது இருக்க
• Translator Turkish - Marathi: लिंबू
• Turkish: lime lime olmak
• Translator Turkish - Italian: essere a brandelli
• Translator Turkish - Polish: być w strzępach
• Translator Turkish - Ukrainian: бути на шматки
• Translator Turkish - Romanian: fie în zdrențe
• Translator Turkish - Greek: είναι υπό κατάρρευση
• Translator Turkish - Afrikaans: wees aan flarde
• Translator Turkish - Swedish: vara i spillror
• Translator Turkish - Norwegian: være i filler

10 TURKISH BOOKS RELATING TO «LIME LIME OLMAK»

Discover the use of lime lime olmak in the following bibliographical selection. Books relating to lime lime olmak and brief extracts from same to provide context of its use in Turkish literature.

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 1252

Yıpranmağ. Yıpranmağ f. Yıpranmak, eskimek, eskiyip lime lime olmak. // İhtiyarlayıp gücünü, takatini, kudretini kaybetmek. Yıpranmış sıf. Tamamen eskimiş, eskiyerek harap olmuş, lime lime olmuş, kullanılmaz hâle gelmiş. // Takatsiz, güçsüz.

Seyfettin Altaylı, 1994

Hastanede Sucuk Partisi: - Sayfa 79

Tavuk nerede, diye sorduğumda adam suratını asarak: - Lime lime ettim, dedi. Zavallı tavuklar, lime lime edilmişti. Katil adamla muhatap olmak istemedim. Yani gerçekten biri bizi gözetliyor. Son olarak top konusunda da size katılıyorum.

Yusuf Asal, 2011

Sükût Ayyuka Çıkar: Bitmemiş Külliyat

Ama pişmanlık beni olması gereken en son yerde, derbeder yaşamımın acılarını eritmeye, ya da doğrusu bu ya, ıslak ve ... Bir sahafta bulduğum sayfaları lime lime olmuş İngilizce bir kitaptaki “öldürmenin kötülüğü ve ahlak dışılığı” üzerine bir ...

Yücel Balku, 2011

Tarama dergisi: Osmanlıcadan Türkçeden söz karşılıkları

Dilik, Zeyl. Dil ile, Lisanen. Dilim, Kita, serha. Dilim dilim, Lime lime. Dilim dilim etmek, Serba serha etmek. Dilinmek, Lime lime olmak. Dili tutulmak, Epkem olmak, lâl olmak. [Diliyle söylemek, tkrar etmek, itiraf etmek. Dili yükruk, Fasahatli, fasih.

Türk Dil Kurumu, 1934

Örtüde Yetmiş Esma: - Sayfa 52

Mekke'nin ağırlığını 'Haticen' gidermiş, o, Medine'nin göz aydınlığı olmuştu. Sevginin kördüğümüydü. Hatice'de eşe ... yamadan görülmeyecek dereceye gelip lime lime olmadan yenisini almadı. Sevilen kadının elbise kompleksi olmazdı.

Nuriye Çeleğen, 2014

Fransizca-Türkçe deyimler sözlüğü: - Sayfa 197

Boşanma için mahkemeye başvurmuş olmak. Söz konusu olmak. Votre vie est en jeu. Hayatınız söz konusu, mevzubahis (eski.) Görülür olmak. Omuzlar, kol ve kılıç aynı hizada olmak. Lime lime elbise giymek. Elbiseleri lime lime, paçavra gibi ...

Kaya Öztaş, 1973

Huzursuzluğun Kitabı:

Öğlen: İnsanlar öğle yemeğine çıkarken, sevimsiz bir umut solgun atmosfere çöreklenmişti bile. Lime lime olmuş paçavralara benzeyen bulutlar, karaya çalan öncü öbekleri kovalıyordu. Kale civarında gökyüzü tertemizdi, ama mavisi çirkindi.

Fernando Pessoa, 2014

Endülüs'te Hazan:

Ve çok geçmeden kervanbaşının çoğunun aşina olduğu veyine çoğunun hem korktuğu hem de tiksindiği sesi duyuldu. “Bir haftalık ... Çoğunun üzerinde, elbiseolma özelliğini yitirmiş,yerlerde yatmaktan lime lime olmuş eski paçavralarvardı.

İsmail Toraman, 2014

Gaziantep ağzı: Sözlük ve kullanılmıyan kelimeler - Sayfa 256

El-abelü [Ar.] : §ol ajaç yapragidir Ici söbüce ve dilkemce ola, enni olmiya. (Terceman.) épéyt Epey. epmek: Ekmek. ... (D. D.) § Elpimek : Elbise ince ince dagilmak, lime lime olmak, meyva çiiriimek. (D. D.) § Eprik Eski, atik, miinderis, ihtiyar ve ...

Ömer Asım Aksoy, 1946

Türkçe bilen aranıyor - Sayfa 548

kul köle (olmak), birinin her isteğini yerine getirmeye hazır olmak, birine tam bir sadakatla bağlanmak. (Karısını, kul köle ... (Sırtında lime lime olmuş bir gömlek vardv) löpür löpür, bir şeyi yerken veya yutarken çıkan ses. (Yemeği löpür löpür ...

Nejat Muallimoğlu, 1999