তুর্কীএর অভিধানে "hep bir ağız olmak" এর মানে

তুর্কী এ HEP BIR AĞIZ OLMAK এর উচ্চারণ

hep bir ağız olmak

তুর্কীএ HEP BIR AĞIZ OLMAK এর মানে কি?

তুর্কীএর অভিধানে hep bir ağız olmak এর সংজ্ঞা

একটি মুখ সবসময় বলতে বলতে, সম্মত হন, একটি কথোপকথন একই জিনিস বলতে।

hep bir ağız olmak Söz birliği etmek, anlaşarak bir konuda aynı şeyleri söylemek.

HEP BIR AĞIZ OLMAK এর অনুবাদ

আমাদের তুর্কী বহুভাষিক অনুবাদক hep bir ağız olmak এর অনুবাদ 25টি ভাষায় পান।

এই বিভাগে উপস্থাপিত তুর্কী থেকে অন্যান্য ভাষার hep bir ağız olmak এর অনুবাদ অটোমেটিক স্ট্যাস্টিক্যাল ট্রান্সলেশনের মাধ্যমে সংগ্রহ করা হয়েছে; যেখানে অপরিহার্য অনুবাদ হলো তুর্কী এর «hep bir ağız olmak» শব্দ।

• তুর্কী এর অনুবাদক - চীনা: 永远是一张嘴
• তুর্কী এর অনুবাদক - স্পেনীয়: siempre será una boca
• তুর্কী এর অনুবাদক - ইংরেজী: always be a mouth
• তুর্কী এর অনুবাদক - হিন্দি: हमेशा एक मुंह होना
• তুর্কী এর অনুবাদক - আরবী: يكون دائما الفم
• তুর্কী এর অনুবাদক - রুশ: всегда рот
• তুর্কী এর অনুবাদক - পর্তুগীজ: sempre ser uma boca
• তুর্কী এর অনুবাদক - বাংলা: সবসময় একটি মুখ হতে
• তুর্কী এর অনুবাদক - ফরাসি: toujours une bouche
• তুর্কী এর অনুবাদক - মালে: sentiasa mulut
• তুর্কী এর অনুবাদক - জার্মান: immer ein Mund
• তুর্কী এর অনুবাদক - জাপানি: 常に口にすること
• তুর্কী এর অনুবাদক - কোরিয়ান: 항상 입 수
• তুর্কী এর অনুবাদক - জাভানি: tansah dadi tutuk
• তুর্কী এর অনুবাদক - ভিয়েতনামিয়: luôn luôn có một cái miệng
• তুর্কী এর অনুবাদক - তামিল: எப்போதும் ஒரு வாய் இருக்க
• তুর্কী এর অনুবাদক - মারাঠি: नेहमी एक तोंड असणे
• তুর্কী: hep bir ağız olmak
• তুর্কী এর অনুবাদক - ইতালীয়: essere sempre una bocca
• তুর্কী এর অনুবাদক - পোলীশ: zawsze usta
• তুর্কী এর অনুবাদক - ইউক্রেনীয়: завжди рот
• তুর্কী এর অনুবাদক - রোমানীয়: fi întotdeauna o gură
• তুর্কী এর অনুবাদক - গ্রীক্‌: είναι πάντα ένα στόμα
• তুর্কী এর অনুবাদক - আফ্রিকান: altyd ´n mond wees
• তুর্কী এর অনুবাদক - সুইডিশ: alltid vara en mun
• তুর্কী এর অনুবাদক - নরওয়েজীয়: alltid være en munn

«HEP BIR AĞIZ OLMAK» এর সঙ্গে সম্পর্কিত তুর্কী বই

নিম্নলিখিত গ্রন্থপঞ্জী নির্বাচনে hep bir ağız olmak শব্দটির ব্যবহার খুঁজুন। তুর্কী সাহিত্যে hep bir ağız olmak শব্দের ব্যবহারের প্রসঙ্গ সম্পর্কিত বই এবং তার থেকে সংক্ষিপ্তসার।

İsmail Hakkı Birler'in anılarında CHP'li yıllar (1940-1992) - Sayfa 125

[Hep bir ağızdan itirazlar] Ecevit: Şimdi oraya geleceğim, bir kısmına, biz toplumcuyuz, deyip milletin, bir kısmına sosyalist ... Sayın Kırca'nın cümlesi devam ediyor: “CHP bir toplıumcu parti olmak zorundadır, aslına bakarsanız öyledir de, öyle ...

İsmail Hakkı Birler, ‎Şengün Kılıç Hristidis, ‎Ersel Ergüz, 2010

Mutfak Büyücülerimden Masallar: - Sayfa 96

bakmıştık şaşkın şaşkın önce, sonra hep bir ağızdan “Noooluur?” demiştik onun vurgusuyla. Bırakıvermişti löp diye açmakta olduğu yufkayı hamur tahtasına... “Aha işte, bööle camızın pohu gibi yayılır! Sakın haa, nimete öyle pohlu mohlu laf ...

Birten Engin Naliş, 2013

İmparatorluğun Hikâyesi:

“Yardımcın Allah ola, yaşın uzunola, Hak Teâlâ efendimize uzun ömürler vere,devletinle çok yaşa.” Sultan İbrahim, saltanatın tek varisi olarak tahta doğru giderken, saray halkı tarafından alkışlanır. Kalabalık hep bir ağızdan âdet olduğu üzere ...

Mehmet Karaarslan, 2014

Nâzım'ın Bursa Yılları

HEP. BİR. AĞIZDAN. ÂMİN!” “Bir gün köyde, değirmenin orda toplanmış yemek yiyoruz. Bilirsiniz köylerde, özellikle topluca yemek yendiği zaman şükür duası edilir. ... 'Kureyşi Muhammed'e kucak açtı Medine/Bir ateş oldu Kerbela, Hüseyin'e.

Güney Özkılınç, 2015

Amerika'da Bir Osmanlı: Muhammed A.R. Webb:

bir yer bile yoktu zaten bu kasaba çamurdan ve taştan yapılmış 50 tane barakadan meydana gelmekteydi. ... 140 “ABD'ye gelir gelmez,emrimde İslam'ı kabuletmiş milyonlarca kişinin olduğu belirtilerek hep bir ağızdan köpek balıklarının akın ...

Celal Emanet, 2014

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 190

Hazır yiyici: Bir iş yapmadan, başkasından ya da eskiden kalanları harcayan/yiyen kimse. Hazreti Nuh'tan kalma: ... 3) Bir kimseyi/şeyi yıpratmak, eleştirmek amacıyla karşısına almak. ... Hep bir ağız olmak: Ağız birliği, söz birliği etmek. Hep bir ...

Asım Bezirci, 1990

Uygulama okulu'nda yapılmış Ders örnekleri - Sayfa 100

herkese tekrar yaptırılmış olur. Bir de öğrenciye böyle hep bir ağızdan söyletmenin başka bir faydası yok mudur? Müdür- Evet bu da doğrudur. Bir çocuğun yalnız söylemeğe cesaret edemediği bir sözü hep bir ağızdan tekrar edildiği zaman ...

Guray Kirpik, ‎Şahin Oruç, 2006

Kerbelâ mersiyeleri - Sayfa 5

Bu mersiyenin her üç mısrasının sonunda mersiye okuyanın dışında kalan ârnâlar “Hayyu'l-Kayyûm”dan (veya “hey kaygulu canım”darı) bozularak meydarıa gelen “yâ hoy goy goy canım" cümlesini hep bir ağızdan nakarat olarak makamla ...

Mehmet Arslan, ‎Mehtap Erdoğan, 2009

Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 17

Uzun zaman hasta olan, hastalığı uzun süren. Ağıryüklü sıf. Ağır yük yüklenmiş, ağır yük ... 2 - ölen birisi için ağlamak, ağıt yakarak ağlamak, ağız-ağıza vermek 1 - Hep bir ağızdan şarkı, türkü söylemek, bağırmak. 2 - Münakaşa etmek, ağız bir ...

Seyfettin Altaylı, 1994

Medyada kadın - Sayfa 79

Kadınlar için para kazanmak; para kazanmak için de medyatik olmak özdeşleşmiştir. Televizyon ... Oradaki erkekler ise hep bir ağızdan, büyük bir hayret içinde "senin sakızınla birlikte göğüslerin de var" dercesine hep bir ağızdan "Oooooo.

Hatice Akdoğan, 2001