Meaning of "bölütlenme" in the Turkish dictionary

PRONUNCIATION OF BÖLÜTLENME IN TURKISH

bölütlenme

WHAT DOES BÖLÜTLENME MEAN IN TURKISH?

Definition of bölütlenme in the Turkish dictionary

Segmentation of the fertilized egg until the blast is formed.

TRANSLATION OF BÖLÜTLENME

Find out the translation of bölütlenme to 25 languages with our Turkish multilingual translator.

The translations of bölütlenme from Turkish to other languages presented in this section have been obtained through automatic statistical translation; where the essential translation unit is the word «bölütlenme» in Turkish.

• Translator Turkish - Chinese: 分割
• Translator Turkish - Spanish: segmentación Hasta
• Translator Turkish - English: segmentation Up
• Translator Turkish - Hindi: विभाजन
• Translator Turkish - Arabic: تجزئة حتى
• Translator Turkish - Russian: сегментация
• Translator Turkish - Portuguese: segmentação
• Translator Turkish - Bengali: সেগমেন্টেশন
• Translator Turkish - French: segmentation Up
• Translator Turkish - Malay: segmentasi
• Translator Turkish - German: Segmentierung Up
• Translator Turkish - Japanese: セグメンテーション
• Translator Turkish - Korean: 분할
• Translator Turkish - Javanese: dumduman
• Translator Turkish - Vietnamese: segmentation
• Translator Turkish - Tamil: செக்மேண்டஷன்
• Translator Turkish - Marathi: छेद
• Turkish: bölütlenme
• Translator Turkish - Italian: segmentazione
• Translator Turkish - Polish: segmentacja
• Translator Turkish - Ukrainian: сегментація
• Translator Turkish - Romanian: segmentare
• Translator Turkish - Greek: κατακερματισμός Up
• Translator Turkish - Afrikaans: segmentering Up
• Translator Turkish - Swedish: segmente
• Translator Turkish - Norwegian: segmentering

7 TURKISH BOOKS RELATING TO «BÖLÜTLENME»

Discover the use of bölütlenme in the following bibliographical selection. Books relating to bölütlenme and brief extracts from same to provide context of its use in Turkish literature.

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 200

2 yaşb. döllenmiş yumurtanın bölünmesinden sonra oğulcukta oluşan ve az çok birbirine benzeyen parçaların her biri. bölütlenme a.yaşb. döllenmiş yumurtanın blastulayı oluşturuncaya değin art arda bölünmesi. bölütlü s. bölütlere, halkalara ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 111

... tiritlenme oksitlenme eşitlenme çeşitlenme çivitlenme parazit lenme ciltlenme dertlenme sertlenme kükürt lenme üstlenme örgütlenme bölütlenme zümrütlenme sütlenme güdülenme süngü lenme görgü lenme sürgülenme törpülenme köprü ...

Belgin Tezcan Aksu, ‎Abdurrahman Tariktaroğlu, ‎Efrasiyap Gemalmaz, 2004

Resmi yazışma kuralları, noktalama işaretleri ve yazım ... - Sayfa 128

... pörçük bölüm bölümleme bölümlemek bölümlendir- mek bölümlenmek bölümsel bölünebilir bölünen bölüngü bölünme bölünmek bölünmez bölünmezlik bölüntü bölüşmek bölüştürmek böl üt bölütlenme bölütlü bön bönleşmek bönlük börek ...

Hülya Pilancı, 2001

Konuşma dili ve Türkçenin söyleyiş sözlüğü: bir deneme - Sayfa 99

... böiük bölük bölük pörcük bölüm bölümleme bölümlemek bölümlendirmek bölümlenmek bölünebilme bölünen bölüngü bölünme bölünmez bölünmezlik bölüntü bölü§mek bölü§türmek bölüt bölütlenme bön bönle§mek bönlük bœdjecka'pán ...

İclâl Ergenç, 1995

Sözcüklerin öyküsü - Sayfa 200

BÖLÜTLENDIRME, BOLÜTLENDÍRÍLME (BÖLÜTLEME, BÖLÜTLENME) Türk Dil Kurumu'nda üyesi oldugum Bati Kaynakh Sözcüklere Kar- sihk Bulma Yarkurulu'nun 1 Kasim 1978 Çarsamba günü yaptigi toplantida klas (sinif) için bölüt, ...

Cemal Mıhçıoğlu, 1996

Türkisch-deutsches Wörterbuch - Sayfa 172

Segment n bölütlenme zo. Metamerie/ bön einfältig, dumm, stupid ~ ~ bakmak ganz verblüfft dreinsehen, nicht das geistreichste Gesicht aufsetzen bönlef(tir)mek s. aptalla§(tir)mak bönlük Einfältigkeit, Dummheit, Stupidität / bönsümek s.

Karl Steuerwald, 1988

Interlinguale Angleichung der Lexik: Aspekte der ... - Sayfa 59

... ba§kala§ma, benze§me, benzetme, betimleme, beyazlatma, bezeme, birak- ma, bicimleme, billürlasma, bilme, bindirme, bireyle§me, bireysellestirme, birleme, bo§alma, bölme, bölümleme, bölünebilme, bölünme, bölütlenme, bulgurlanma, ...

Klaus Röhrborn, 2003