WHAT DOES SARSAK SURSAK MEAN IN TURKISH?
Click to
see the original definition of «sarsak sursak» in the Turkish dictionary.
Click to
see the automatic translation of the definition in English.
Definition of sarsak sursak in the Turkish dictionary
shaky, shaky, shaky, shaky. sarsak sursak Sarsakça, sarsılarak.
Click to
see the original definition of «sarsak sursak» in the Turkish dictionary.
Click to
see the automatic translation of the definition in English.
10 TURKISH BOOKS RELATING TO «SARSAK SURSAK»
Discover the use of
sarsak sursak in the following bibliographical selection. Books relating to
sarsak sursak and brief extracts from same to provide context of its use in Turkish literature.
1
Denizi İsteyen Çocuk: - Sayfa 88
... yetişti imdadına Ahmet aynası Vallahi de billahi de büyü değildi asanın hikmetine hayrete boğulmuş halk bir de deniz iman etti kızıldı rengi terazi-iris-iki kuş beyniyle yüreği arasındaki terazinin sarsak sursak devrilmiş gümüş 88 tuva-lâ-kızıl.
2
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 231
... basak boğasak pasak yasak yeknesak misak iltisak aksak yürük aksak ıraksak sarımsak sayrımsak imsak yakınsak burunsak barsak karsak sarsak sarsak sarsak bağırsak ince bağırsak kalın bağırsak kör bağırsak kursak sarsak sursak tutsak ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz, 2004
3
Dil konuları dizisi: - Sayfa 111
sarmak sarmalamak sarmaş dolaş sarpa sarmak sarsak sarsak sarsak sursak sarsıla sarsıla satıp savmak satırı satırına (ezberlemek vb.) sayfası sayfasına (aynı vb.) sayım suyum (yok) sayıp dökmek sayıp sövmek sayısını hesabını (bilmemek ...
Türk Dil Kurumu, Vecihe Hatiboğlu, 1971
sarmak sarmalamak sarmas dolas sarpa sarmak sarsak sarsak sarsak sursak sarsila sarsila satip savmak satin satinna (ezberlemek vb.) sayfasi sayfasina (ayni vb.) sayim suyum (yok) sayip dökmek sayip sövmek sayisini hesabini (bilmemek ...
5
Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 318
Sarpa sarmak: Bir iş, aşılması güç engellerle, çözülmesi zor sorunlarla karşılaşmak. Bak. Iş çıkmaza girmek, iş sarpa sarmak. Sarsak sarsak/sursak: Sarsakça, sarsılarak. Satıp savmak: Gereken parayı sağlamak için elindeki malı, eşyayı ucuza ...
Besbelli yer değiştirmek, canfersa bir yeknasaklık peyda eden hayatının o müz'ic saatlerinde bir değişiklik görmek için kalkar, ağır, dermansız, dinlene dinlene, sarsak sursak adımlarla eve girer. Küçük odadaki şiltesine uzanır. Bir sabah ...
7
Muhabbet tılsımı - Sayfa 174
Elindeki tabancanın etten, kemikten hedef üzerine altı kurşununu boşaltacak kadar Tanrıdan kuvvet istiye- rek yeni ayak çocuk gibi sarsak sursak bitişik odanın kapısına doğru yürüdü. Eşiğe gelince gözüne canlı tablo, evreni öldürüp dirilten ...
Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1969
8
Hayattan sayfalar: roman (Tam metin) - Sayfa 11
Sakat, eğri büğrü, sarsak sursak bir yürüyüşle cenaze sahibine sokulur. Tabutun şeklinden ölünün kim olduğu hakkında edineceği fikre göre söylenecek Hacer'in ezberinde birkaç nevi nutuk vardır. Yerine göre uygun .elanı hangisi ise işe ...
Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1970
9
Hayatan sayfalar: Roman - Sayfa 11
Sakat, eğri büğrü, sarsak sursak bir yürüyüşle cenaze sahibine sokulur. Tabutun şeklinden ölünün kim .olduğu hakkında edineceği fikre göre söylenecek Hacer'in ezberinde birkaç nevi nutuk vardır. Yerine göre uygun elanı hangisi ise işe ...
Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1970
10
Gazetecilikte son yazılarım: Basın ve basın özgürlüğü - 1. cilt - Sayfa 90
Bu tabir; söylediği anlaşılmaz, söyleneni anlamaz, salyaları akar, sarsak, sursak gezer o türlüsüne Fransızca'da idiot derler. En araştırıcı filozofların açıklamalarına göre insanların çoğu embesildir. Embesil kimdir? Komşunuz, belki babanız ...
Hüseyin Rahmi Gürpınar, Abdullah Tanrınınkulu, Gülçin Tanrınınkulu, 2001
