Significado de "kâğıtsı" en el diccionario de turco

PRONUNCIACIÓN DE KÂĞITSI EN TURCO

kâğıtsı

QUÉ SIGNIFICA KÂĞITSI EN TURCO

definición de kâğıtsı en el diccionario turco

El papel es similar al papel, en papel.

TRADUCCIÓN DE KÂĞITSI

Conoce la traducción de kâğıtsı a 25 idiomas con nuestro traductor multilingüe.

Las traducciones de kâğıtsı presentadas en esta sección han sido obtenidas mediante traducción automática estadística a partir del idioma turco.

• Traductor turco - chino: 纸质
• Traductor turco - español: como el papel
• Traductor turco - inglés: papery
• Traductor turco - hindi: काग़ज़ी
• Traductor turco - árabe: ورقاني
• Traductor turco - ruso: бумагообразный
• Traductor turco - portugués: fino como papel
• Traductor turco - bengalí: কাগজ-তুল্য
• Traductor turco - francés: parcheminé
• Traductor turco - malayo: tipis
• Traductor turco - alemán: papery
• Traductor turco - japonés: 薄いです
• Traductor turco - coreano: 종이 같은
• Traductor turco - javanés: papery
• Traductor turco - vietnamita: giống như giấy
• Traductor turco - tamil: papery
• Traductor turco - maratí: papery
• turco: kâğıtsı
• Traductor turco - italiano: cartaceo
• Traductor turco - polaco: papierowy
• Traductor turco - ucraniano: бумагообразний
• Traductor turco - rumano: de hârtie
• Traductor turco - griego: χαρτώδης
• Traductor turco - afrikáans: papieragtige
• Traductor turco - sueco: papery
• Traductor turco - noruego: papery

8 LIBROS DEL TURCO RELACIONADOS CON «KÂĞITSI»

Descubre el uso de kâğıtsı en la siguiente selección bibliográfica. Libros relacionados con kâğıtsı y pequeños extractos de los mismos para contextualizar su uso en la literatura.

Küçük Şeylerin Tanrısı:

Bir ev. TarihEvi. Kapıları kilitli,pencereleriaçık. Soğuk taşdöşemeli; duvarlarda dalga dalga, gemi biçimligölgeler. Ayak tırnakları sert, solukları sararmış harita kokan balmumsu ataların kâğıtsı fısıltılarla fısıldaştıkları yer. Eski tabloların arkasında ...

Arundhati Roy, 2014

Temel Uluslararası Yemek Tarifleri: Essential ...

Mutfak havlusu fındığı Wrap; biraz soğuması için bir kenara 5 dakika ayarlayın. Havlu Rub fındık mümkün olduğunca kağıtsı derileri kadar kaldırın. Gıda işlemci Süreç fındık kıyılmış kadar; bir kenara koyun. 2.. Orta-yüksek ateşte bir tavada orta ...

Nam Nguyen, 2015

Yabancılara Türk Dilbilgisi: Üçüncü Bölüm - 3. cilt - Sayfa 155

Gözükmemek eşeğe, ite, çakala ! şşşşt kalemi şşşşt kâatl şşşş hokka! S. ALDANlR ÇARE Ankara nire Zara nire; Dayanmak marifet Dayan bire! M.K. KURŞUNLUOĞLU Eklenti: Ozan, «kâğıtsı, «kâat» biçiminde yazmıştır. NE KADAR GÜZEL ...

Sermet Sami Uysal, 1980

Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 174

... İspanyol dansı soğansı basın ajansı haber ajansı Amerikansı zirve konferansı basın konferansı limon esansı insansı destansı yansı ozansı kadınsı tatarsı Tatarsı mantarsı zarsı yassı yamyassı kamışsı yatsı bayatsı kâğıtsı anıtsı yavsı buğdaysı ...

Belgin Tezcan Aksu, ‎Abdurrahman Tariktaroğlu, ‎Efrasiyap Gemalmaz, 2004

Penguen - 16. cilt

BÇUİv ACI - ZAN(Tf1KRLMTAB( KIZLARŞI5A\AN- LATAN k EKİ Di HAyATLABIDIçtNDûKİ ŞEyıERE KAĞITSI 21. IkLAfU OiyE DUSUNUVOKUM. . (DURUM GENETİK P6GİL36 TAES4 .. ) RlTCDI/e-hj cûtoav Cl İM _Tnır -T^}sr-tO (tzcı^-r âıvıTW ...

Suat Gönülay, ‎Doğan Güneş, ‎Erdil Yaşaroğlu

Dil kılavuzu - Sayfa 286

... -nu agaçdutu, kâgitaga- ci Kôgithane kâgithelvaci kâgithelvasi, -ni kâgit kebabi kâgitlamak kâgitlanmak kâgitlar- evrak kâgitiik kâgit oyunu kagit para" evraki nakdiye, kaime kâgit parçasi0 varakpare kâgitsi Kagizman kogm kogsak kagsamak ...

Nijat Özön, 1985

Türkisch-deutsches Wörterbuch - Sayfa 586

Vorordner m kägitsi s. kâgidimsi Kagizman n.pr. Städtchen u. D. im Rbz. Kars kagm 1 . primitiver Ochsenkarren mit zwei fest auf der Achse montierten Vollrädern *öküz arabasi 2. я Novellen von Sabahattin Ali (1936) ~ gibi gitmek fig. sich im ...

Karl Steuerwald, 1988

Diccionario español-turco - Sayfa 244

2. apropiado para hacer papel. kâgitsi [ca~ït'si] a. que parece papel. kagni [kot:'n'i] S. carreta de bueyes. Ы gibi gitmek ir a paso de tortuga. kagsak [kot:'_|'ak] a. muy flojo, destartalado, decrépito. kagsamak [kot:_[ot'motk] i. 1. ponerse flojo ...

Carmen Uriarte, ‎Sonsoles Taltavull Cañete, ‎Bilge Cerah Sunal, 2011