Significado de "kuşkusu kalmamak" en el diccionario de turco

PRONUNCIACIÓN DE KUŞKUSU KALMAMAK EN TURCO

kuşkusu kalmamak

QUÉ SIGNIFICA KUŞKUSU KALMAMAK EN TURCO

definición de kuşkusu kalmamak en el diccionario turco

no dudes en saber todo en un asunto, no lo dudes.

kuşkusu kalmamak Bir konuda her şeyi bilmek, şüphe duymamak.

TRADUCCIÓN DE KUŞKUSU KALMAMAK

Conoce la traducción de kuşkusu kalmamak a 25 idiomas con nuestro traductor multilingüe.

Las traducciones de kuşkusu kalmamak presentadas en esta sección han sido obtenidas mediante traducción automática estadística a partir del idioma turco.

• Traductor turco - chino: 毫无疑问
• Traductor turco - español: no tiene dudas
• Traductor turco - inglés: To remain in doubt
• Traductor turco - hindi: नहीं संदेह में
• Traductor turco - árabe: ل تبقى محل شك
• Traductor turco - ruso: не вызывает сомнений
• Traductor turco - portugués: não em dúvida
• Traductor turco - bengalí: সন্দেহ নির্জীব
• Traductor turco - francés: pas de doute
• Traductor turco - malayo: layu keraguan
• Traductor turco - alemán: Um im Zweifel bleiben
• Traductor turco - japonés: ない疑いで
• Traductor turco - coreano: 아니 의심
• Traductor turco - javanés: wither mangu
• Traductor turco - vietnamita: không nghi ngờ
• Traductor turco - tamil: சந்தேகம் கவிழ்ந்துவிடும்
• Traductor turco - maratí: यात काही शंका नाही
• turco: kuşkusu kalmamak
• Traductor turco - italiano: non in dubbio
• Traductor turco - polaco: nie ma wątpliwości
• Traductor turco - ucraniano: не викликає сумнівів
• Traductor turco - rumano: nu la îndoială
• Traductor turco - griego: Για να παραμείνει αμφίβολη
• Traductor turco - afrikáans: Om in twyfel bly
• Traductor turco - sueco: ingen tvekan
• Traductor turco - noruego: ikke i tvil

10 LIBROS DEL TURCO RELACIONADOS CON «KUŞKUSU KALMAMAK»

Descubre el uso de kuşkusu kalmamak en la siguiente selección bibliográfica. Libros relacionados con kuşkusu kalmamak y pequeños extractos de los mismos para contextualizar su uso en la literatura.

Fransizca-Türkçe deyimler sözlüğü: - Sayfa 51

Midesi bulanmak dönmek. (Bş. yapacak) cesareti olmak. Ağlamak istemek. Yüreği kabarmak. Vicdanı rahat olmak. Yüreği kanmış olmak. Kuşkusu kalmamak. Tasalı, dertli, kederli olmak. (Bş. e) Yüreği burkulmak. Acımak. Eh açık olmak.

Kaya Öztaş, 1973

Goriot Baba

Saçların kirli gri ve yeşilimsi bir renkleri vardı. Gizli üzüntülerin günden güne, fark edilmez bir biçimde daha da hüzünlü bir duruma soktuğu yüzü, sofrada bulunanların hepsininkinden daha kederli görünüyordu. Kimsenin kuşkusu kalmadı artık.

Honoré de Balzac, 2015

Ay Sultan:

Emir Ayaba, kalkankadeh sayısınınyirmi üçe ulaşmış olduğunu görünce ihanet planının başarıya ulaşacağından kuşkusu kalmadı. Emirler gece boyuncaSultan AlaaddinKeykubad'ın Konya tarlalarından birinde, bir koyun gibi boğazlandığı anı ...

Katharine Branning, 2015

İngiliz Edebiyatı Tarihi:

Bu olaydansonra gençkızın onusevdiği konusunda artıkhiç kuşkusu kalmayan Thornton, onunla evlenmek ister. AmaThornton'un tutumunu beğenmeyen Margaret, onu hor görürcesine reddeder. Margaret'in,çalıştığı gemide isyançıkardığı ...

Mîna Urgan, 2003

Madame Bovary:

gösterdi; en sonunda bir gün beli erkeklerinki gibi bir yelek içine sıkıştırılmış bir durumda Hirondelle'den inince, hâlâ kuşku duyanların da hiç kuşkusu kalmadı; kocasıyla müthiş bir kavga ettikten sonra gelip oğlunun yanına sığınmışolanBovary ...

Gustave Flaubert, 2014

On İki Sandalye

Falcı kadın dile getirdiği bu gerçekleri el çizgisinden anlayan falcıların, çalıntı at alıp satan madrabazların, el yazısından karakter okuyanların kullandıkları terimlerle açıklayınca genç dulun hiçbir kuşkusu kalmadı. — Sevgili bayan, size ne ...

İlya İlif, 2015

Atatürk&ün kurtuluş savaşı yazışmaları. 1 - Sayfa 282

Gerçekte yazgısı kuşkulu İstanbul bilinen güven içinde bulunan bir yerden kurtarılabilir. ... Oysa, ulusun gerçek temsilcileri olarak milletvekillerinin büyük çoğunluğu da yabancı etkisinde kalmamak için İstanbul dışını istemektedirler.

Kemal Atatürk, ‎Mustafa Onar, 1995

Altın Buzağı

Aleksandr İvanoviç elleriyle havayı bıçak gibi keserek öyle kesin konuştuki, söylediği sözler karşısındakilere sonderece inandırıcı geldi; tasarısının doğru, kazançlıolduğundan kimsenin kuşkusu kalmadı. Kartpostal basıp satma sonucunda elde ...

Yevgeni Petrov, ‎İlya İlf, 2014

Kuşku ve korku ; Yalnızlık kuyusu : öyküler - Sayfa 1921

Bir yıl soma, bu meyhanenin tadı kalmadığı gibi, meyhanecilerin de foyaları çevreye yayılmıştı. Yalnız bana değil, müşterilerin çoğuna borçlanmışlar, ödemiyorlardı. Bakkaldan rakıyı, balıkçıdan balığı, kasaptan eti veresiye alıyorlar, ödemeye ...

Behzat Ay, ‎Behzat Ay Yalnızlık kuyusu, 1992

Öldükleriyle kalmadılar - Sayfa 181

"Ve ne olursa olsun, mutlaka kahvenin önünden ayrılmayın" öğretmen yanımdan geldiği gibi hızla ayrıldı. Biz bekçi ve kahvecinin çocuğu köşeyi döndük. Aklım iyiden iyiye kuşkuya yattı. Olaya kaymakamın adı da karışmaya başlamıştı.

Orhan İyiler, 1987