Signification de "billûrsu" dans le dictionnaire turc

PRONONCIATION DE BILLÛRSU EN TURC

billûrsu

QUE SIGNIFIE BILLÛRSU EN TURC

définition de billûrsu dans le dictionnaire turc

Crystalloïde, ressemblant à un cristal, ressemblant à un cristal. La substance qui est analysée par dialyse est anti-colloïde.

TRADUCTION DE BILLÛRSU

Découvrez la traduction de billûrsu dans 25 langues grâce à notre traducteur turc multilingue.

Dans cette section, les traductions de billûrsu dans d'autres langues ont été obtenues par traduction automatique statistique, où l'unité essentielle de la traduction est le mot «billûrsu» en turc.

• Traducteur Français - chinois: 水晶般清晰
• Traducteur Français - espagnol: cristalinas
• Traducteur Français - anglais: crystal-clear
• Traducteur Français - hindi: क्रिस्टल साफ
• Traducteur Français - arabe: اضحة وضوح الشمس
• Traducteur Français - russe: кристально чистый
• Traducteur Français - portugais: cristalina
• Traducteur Français - bengali: ক্রিস্টাল- পরিষ্কার
• Traducteur Français - français: cristalline
• Traducteur Français - malaisien: jernih
• Traducteur Français - allemand: kristallklares
• Traducteur Français - japonais: 透き通っ
• Traducteur Français - coréen: 맑고 투명한
• Traducteur Français - javanais: Crystal-langit
• Traducteur Français - vietnamien: tinh thể rõ nét
• Traducteur Français - tamoul: படிக-தெளிவான
• Traducteur Français - marathi: क्रिस्टल-स्पष्ट
• turc: billûrsu
• Traducteur Français - italien: cristallino
• Traducteur Français - polonais: krystalicznie czysty
• Traducteur Français - ukrainien: кристально чистий
• Traducteur Français - roumain: limpede ca cristalul
• Traducteur Français - grec: πεντακάθαρη
• Traducteur Français - afrikaans: kristalhelder
• Traducteur Français - suédois: kristallklar
• Traducteur Français - norvégien: krystallklar

9 LIVRES EN TURC EN RAPPORT AVEC «BILLÛRSU»

Découvrez l'usage de billûrsu dans la sélection bibliographique suivante. Des livres en rapport avec billûrsu et de courts extraits de ceux-ci pour replacer dans son contexte son utilisation littéraire.

Büyük lûgat ve ansiklopedi: ek cilt - 1. cilt - Sayfa 639

Katmanların özellikleri, element bileşmelerinin türüne ve elementlerin camsı ya da billûrsu yapıda bulunmalarına göre değişir. Bu birleşmelerden doğan etkilere «ovonik etkiler» denir. İlk ovonik etki, bazı camsı birleşmelerde ortaya çıkan ...

Safa Kılıçlıoğlu, 1976

Türk ansiklopedisi - 33. cilt - Sayfa 287

Burada granit, gnays ve diğer billûrsu kültelerden ibaret Arkeen temelin üzerini, hemen hemen tamamıyla yatay duruşlu kum taşları ve diğer tortul külteler örtmüştür. Ortalama yükseklik 1 200 m ile 1 500 m arasındadır; fakat batıda Kolombiya ...

Turkey. Millî Eğitim Basımevi, 1984

Demokrasi Barış Sosyalizm

Emile Vandervelde onun İngiltere yolculuğunu şöyleanlatır4: “Elinde bir sözlük, trendeki yolcularla konuşmaya çalışmaktadır; telâffuzukötüdür, öyleyken, hiç bozuntuya vermeden, konuşmak için ayak diremektedir.” Jaurès'in billûrsu bir saflığı ...

Jean Jaurès, 2014

İmlâ kılavuzu - Sayfa 67

biraz Bismil billûriye birazcik bismillah billûrlasma birazdan bisturí billûrla$mak birbiri,-ni bit billùrlasurma bircilik,-gi bltap,-bi billûrsu birçok,-gu b!taraf bilme birden bîtaraflik,-gi bilmece birdenbire ...

Hasan Eren, 1985

Doğumunun 100. yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e ... - Sayfa 144

Bunlardan billûrsu ve değişken bir yer omurgası oluşturan Koca Balkan (Stara Planına) sırtlarında en yüksek yeri olan Yumrukçal Tepesi 2375 metre yükseklikte olup bu uzun dağ kümesinin ortasındadır. Bundan sonra doğuya doğru gittikçe ...

Ahmet Merdivenci, 1980

İmlâ kılavuzu - Sayfa 71

binmek bilenmek bilisim biperva bilet bilismek bir biletçi / billâhi bira biletçilik,-gi billûr biraci biletmek billûriye biracihk,-gi bileyici billûr lasma birader bileyicilik,-gi billûr laçmak birahane bilezik,-gi billûr Uçorma birahaneci bilfarz billûrsu bira ...

Atatürk Kültür, Dil, ve Tarih Yüksek Kurumu (Turkey), 1988

Türkçenin grameri - Sayfa 200

Şimdi biz bunları en iyi -si sıfatlan ile Türkçeleştiriyoruz : metaloiıle = sibhi maden = madensi cristallöide — sibhi billâri = billûrsu spongeöide = sibhi istenci = süngersi araehendide = ankebutl = örümceksi thyröide = derekî = kalkansı sac- ...

Tahsin Banguoğlu, 1974

Yalancı şafak: roman - Sayfa 343

Gözlerini kapar kapamaz, Zeynep'lerdeki geceyle birlikte, handiyse o gecenin tek billûrsu ayrıntısı olarak kendi elini gördü. Kökzümrüt yeşiliyle firuze mavisinden süzülmüş bir ışıkta duruyordu el: yaşlanmıştı, kırış kırıştı. Lambanın yanındaki ...

Selim İleri, 1984

İslâm ansiklopedisi: Elbistan - Eymir - Sayfa 488

Prekambriyen devirden kalma bir billûrsu temel üstüne oturan ülke topraklan genelde dağlar, yaylalar ve yüksek ovalarla çöküntülerden meydana gelmiştir. Arazi, yeryüzü şekilleri bakımından doğu ve güneydoğudaki Somali yüksek ovası, ...

Türkiye Diyanet Vakfı, ‎İSAM Türkiye Diyanet Vakf ıİslâm Araştrımalar ıMerkezi, 1995