"aşırma kayış" शब्दकोश में तुर्क का अर्थ

तुर्क में AŞIRMA KAYIŞ का उच्चारण

aşırma kayış

तुर्क में AŞIRMA KAYIŞ का क्या अर्थ होता है?

तुर्कशब्दकोश में aşırma kayış की परिभाषा

पट्टा चढ़ना एक बेल्ट के रूप में एक पट्टा जो एक गीत को घुमाने के लिए घेरे से घेरे के पास जाता है।

aşırma kayış Bir çarkı döndürmek için kasnaktan kasnağa geçirilen kuşak biçimindeki kayış çember.

का अनुवाद AŞIRMA KAYIŞ

हमारे तुर्क बहुभाषी अनुवादक के साथ aşırma kayış का 25 भाषाओं में अनुवाद ढूंढ़ें।.

इस अनुभाग में प्रस्तुत तुर्क इस अनुभाग में प्रस्तुत aşırma kayış अनुवाद स्वचालित सांख्यिकीय अनुवाद के माध्यम से प्राप्त किए गए हैं; जहां आवश्यक अनुवाद इकाई तुर्क में «aşırma kayış» शब्द है।

• अनुवादक तुर्क - चीनी: 抄袭带
• अनुवादक तुर्क - स्पैनिश: cinturón de plagio
• अनुवादक तुर्क - अंग्रेज़ी: plagiarism belt
• अनुवादक तुर्क - हिन्दी: साहित्यिक चोरी बेल्ट
• अनुवादक तुर्क - अरबी: حزام الانتحال
• अनुवादक तुर्क - रूसी: плагиат пояса
• अनुवादक तुर्क - पुर्तगाली: cinto de plágio
• अनुवादक तुर्क - बांग्ला: চুরি করা বেল্ট
• अनुवादक तुर्क - फ़्रेंच: ceinture de plagiat
• अनुवादक तुर्क - मलय: tali pinggang diciplak
• अनुवादक तुर्क - जर्मन: Plagiat Band
• अनुवादक तुर्क - जापानी: 盗作ベルト
• अनुवादक तुर्क - कोरियन: 표절 벨트
• अनुवादक तुर्क - जैवेनीज़: sabuk plagiarized
• अनुवादक तुर्क - वियतनामी: đai đạo văn
• अनुवादक तुर्क - तमिल: பிறநூல்களிலிருந்து பெல்ட்
• अनुवादक तुर्क - मराठी: वाङ्मयचौर्य पट्टा
• तुर्क: aşırma kayış
• अनुवादक तुर्क - इटैलियन: cintura plagio
• अनुवादक तुर्क - पोलिश: pas plagiat
• अनुवादक तुर्क - यूक्रेनियन: плагіат пояса
• अनुवादक तुर्क - रोमेनियन: curea plagiat
• अनुवादक तुर्क - ग्रीक: ζώνη λογοκλοπή
• अनुवादक तुर्क - अफ़्रीकांस: plagiaat belt
• अनुवादक तुर्क - स्वीडिश: plagiat bälte
• अनुवादक तुर्क - नॉर्वेजियन: plagiat belte

तुर्क किताबें जो «AŞIRMA KAYIŞ» से संबंधित हैं

निम्नलिखित ग्रंथसूची चयनों में aşırma kayış का उपयोग पता करें। aşırma kayış aसे संबंधित किताबें और तुर्क साहित्य में उसके उपयोग का संदर्भ प्रदान करने वाले उनके संक्षिप्त सार।.

Gençler için nutuk - Sayfa 87

... bıçağı artist gibi ağızlık alımcı artmak aha alınlık asım ahacık al karısı asım takım ahırlamak alnaç askılık ahraz amanın aslık ailecek anacıl aşırma aka analık aşırma kayış akak andıç aşıt akarca andız aşk etmek akbakla anğıç aşna ak basma ...

Mustafa Kemal Atatürk, ‎Sinan Bayraktar, 2006

Türkler'de atçılık ve binicilik - 1. cilt - Sayfa 42

aşırma kolan (tapkur) tarafından rahatsız edilmez, örtü aynı zamanda eğeri süsler. 3 — ETEK (DEPİNGi) : Kaltağın yan ... Bu halkaya da 93 cm. uzunluğunda, 2 cm. eninde ve 4 mm. kalınlığında bir kayış takılır. Bu kayışı "kayasa kayışı" denilir.

Faruk Sümer, 1983

Türk folklor araştırmaları - 17. cilt - Sayfa 8117

Arkaya kayış takılır. Kayışa dikey olarak çuldan yapılmış bir aşırma geçirilir. Buna da terki bağı takılır. Normal bir palanın boyu bir metre ile yüzyirml- beş santim arasında değişir. Eni elli santim ile seksen santim arasındadır. PALAN İÇİN ...

İhsan Hinçer, 1976

Türkçeʾde Eş ve Karşıt Anlamlılar Sözlüğü - Sayfa 422

kayip kayip -eksik, ölüm, yok, zarar kayiplara karismak -yit- mek kayirici -kayirici kayirmak -yardim etmek kayirmasiz -tarafsiz kayis -kemer kayisa asirmak -aldatmak kayisa atmak -aldatmak kayisa çekmek -aldatmak kayis asirmak -kacmmak ...

Ülkü Yalım, ‎Özcan Yalım, 1983

Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 211

kayış : hıltar ( tazı boynuna takılan -), künde ( doğan kuşunun ayağına bağlanan —), mengül (danaların boğazına takılan -) ... faltaka. kazan : ağda. arani, aşırma, balma, baruş, çıngıllı, çöğen. elbeşte, elice, encik, gazzık, gergede, girge, göpeli, ...

Türk Dil Kurumu, 1957

Sivas Akpınar'ın yazısız tarihi - Sayfa 38

... tutacak, ok, zibik, Halbur Tırpan (Sap, elecek, kayış) Gözer toka) Balyoz Seklem Çekiç Nacak Ağız bağı Örs Küskü Aşırma (üç kulplu Tava Kilim kazan) Tekne Hah Küpeli (İki 38- Osmanlı ve Cumhuriyet Döneminden Ahvalimize Dair Yapısal.

Hüseyin Şengül, 2001

Aramızdaydı o gün: - Sayfa 55

kayısı, mevsimini şaşırmış tedirgin portakallar ve... her dem taze ADA rokası (çingene palamutunun özlemi içinde ... Size bir sır vereyim: Bu bak- kal-manav, sinirleri haşat eden ağır bir lodos gününde, dükkânının önünden kayısı aşıran bir ...

Zeyyat Selimoğlu, 1990

Gramer terimleri sözlüğü - Sayfa 13

... parasız», cavlağı çekmek «ölmek», dolma «yalan, hile»,fiymak «kopmak, savuşmak», kayış aşırmak «hile yapmak», ibiğini kaldırmak «kafa tutmak», tırnakçı «hırsız, yankesici», uyutmak «aldatmak, kandırmak», papel «para», papaz uçurmak ...

Zeynep Korkmaz, 1992

Bütün eserleri: Romanlar - 5. cilt - Sayfa 278

... kabzasından çamurluğuna kadar altın ve gümüş ile murassa bulunan bir âlâ Çenyan kılıcı indirip kayışını Kaplan'ın boynundan aşırdı ama öyle bir tavr-ı necibâne ve vaz'-ı kahramanâne ile aşırdı ki görmüş olsaydınız rûh-ı şecâat ve bahadırı ...

Ahmet Mithat, 2000

Devlet politikası ve toplumsal yapıyla ilişkileri ... - Sayfa 154

... hem de ulusal spor yönetimlerini "egemenlik hakları" engelinden aşırarak uluslararası spor hiyerarşisinin otoritesine bağlayan "taşıma kayışı" olarak karşımıza çıkmaktadır. O da yetmezse "örgüt içinde yükselme" (terfi) mekanizması vardır.

Kurthan Fişek, 2003