«SIZILTI»に関連するトルコ語の本
以下の図書目録から
sızıltıの使いかたを見つけましょう。
sızıltıに関する本とトルコ語文献で使われた文脈を提供するための簡単な抜粋文。
1
Yeni Türk lûgati - Sayfa 1199
1rıldamak [f[ Başağ . verip usandıracak suretöylenmek, tekrar tekrar eyip durmak. ırıltı [i] Başağrısı ve. k surette söylenme, edici sızıltı. 1rlamak[I] Vır vır söy- | durmak. ır vır [i ] Başağrısı cek surette söylenme, ccizane sızıltı. | ız [h] Uçan haşaratın ...
İbrahim Alâettin Gövsa, 1930
2
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 1043
Sızılmağ f. bak. Sızmağ Sızıltı is. 1- Hafif ağrı, sızı. 2- mec. Hoşnutsuzluk, durumundan şikayet etme, yakınma //Yanıklı, initili ses, çalgı. Sızıltılı sıf. Sızıltı ifade eden; yanıklı, etkili, ağlar gibi bir sesle. Sızım is. bak. Sızıntı. Sızıntı is. Sızan şey, akıntı.
3
Varolmak kavgası - Sayfa 182
Baldırlarında, vücudunun kaba yerlerinde sızıltı duymamakla beraber gene de bu solukluğun diz kapaklarının altında gizlendiğini hissediyordu. Ellerini demir parmaklıktan çözdü, önce Bayezid'e doğru anlamsızca baktı ve başını «olmaz» der ...
Mehmed Niyazi Özdemir, 1970
4
Osmanli borç yönetimi - Sayfa 146
Bazı yerlerde bunun için Hükûmet me'mûrlarıyla beraber kolcular gönderilmekte ise de bunların zi-haysiyyet olmamasıyla beraber ve muamelâtça dahi vukufsuzlukları cihede birtakım sızıltı ve şikayedere sebebiyet vermekte olduğu tahkikat-ı ...
Mehmet Hakan Sağlam, 2007
5
Emin'in Ciğeri: Tarihsellikten Güncelliğe "Razgrad Olayları" - Sayfa 130
Kâlp ağrısı ile birlikte memelerine de bir sızıltı gelmişti. Taaa bacak aralarına kadar inen sızıltı ile kendinden geçerken, O'nu kollarından tutup kaldırmak isteyen sevgilisine sarıldı sarıldı sarıldı. O kadar sarıldı ki, sanki sevgilisini sıkmakla, ayak ...
6
Batı grubu Türk yazı dillerinde isim - Sayfa 69
... gürültü, harıltı, haşırtı, hırıltı, hışıltı, hışırtı, horultu, hüngürtü, ışıltı, inilti, ipilti (hafif esinti), irinti (elek, kalbur üzerinde kalan iri taneler), kakırtı, kıkırtı, kımıltı, kızıltı (solgun kızıl), lâkırdı, parıltı, pırıltı, sızıltı, şakırtı, şapırtı, şarıltı, şıkırtı (şıkırda-), tıngırtı, ...
7
Değişen İzmir'i anlamak - Sayfa 225
Halkın yüreğinde bir sızı, dudaklarında bir sızıltı vardır. Bu sızı bilinmiyor, bu sızıltı duyulmuyordu. Fakat halk o kanâattadır ki kendisi ile Büyük Münci'nin arasında hakikatların aşıp geçmesine mani olan kesif bir duvar vardı. Son hareket halkın ...
Deniz Yıldırım, Evren Haspolat, 2010
8
Devşirmeler'le sığıntılar'dan ve mütegallibe'den neler çektik? - Sayfa 100
Onların başta gelen en mllhim ve hattâ tek vazifeleri sızıltı çıkmasına meydan vermmekten ibaretti. Bir vilâyette, llç beş sene kaldığı hâlde taş taş ilstilne koymayan, fakat suya sabuna ,dokunmıyarak sızıltı çıkarmayan memur, çok dirayetli, ...
9
Osmanlı belgelerinde Kağıthane
... olunmasıyla usûl ve nizâmına tevfîîkan icâb-ı keyfiyete bakılarak bu bâbda bir gûna haksızlık ve sızıltı vukuuna meydan verilmemesi muktezâ-yı emr ü fermân-ı hümâyûn-ı hazret-i hilâfet-penâhîden bulunduğunu mutazammın şeref-vârid olan ...
Hüseyin Irmak, Kağıthane Belediye Başkanlığı, 2007
10
Aynada Gizlenen Güzel:
6. geh (f.zf): Arasıra. hâme (f.i): Kalem. şekvetırâz (f.b.s): Şikâyet donatan. nâle (f.i): İnleme, inilti. şekvâ (a.i): Şikâyet, sızıltı, hoşnutsuzluk. Bazen kalemgibi aşk derdinden şikâyet ederiz; bazen de inilti gibi şikâyet kaleminde (kalemin iniltiye ...
Mahmut Kaplan, Mehmet Nebioğlu, 2013
用語«SIZILTI»を含むニュース項目
国内外の報道機関が語った内容や、次のニュース項目の文脈から
sızıltıという用語がどのように使われているかを調べてみましょう。
Fenerbahçe resmen açıkladı! Sneijder...
Daha ilk bulunduğu üzere dakika ve artık da bu çeşit akilane sıfır duyum düşüncesince ilişik matbuat kuruluşlarını SPK'ya sızıltı ettiğimizi kamuoyuna duyururuz. «Haber8, 9月 15»
"Nasıl 'özgür sanat' diye bir kavram varsa, karşılığında 'muhafazakâr …
Ama Türkiye'nin edep, terbiye anlayışı bundan 30-40 sene önce zaten muhafazakar olduğu için hiç sızıltı çıkmıyordu. Eskiden her şey edep dairesi içinde olurdu ... «HABERTURK, 3月 12»
Özgür sanat varsa muhafazakar sanat da olur
Ama Türkiye'nin edep, terbiye anlayışı bundan 30-40 sene önce zaten muhafazakar olduğu için hiç sızıltı çıkmıyordu. Eskiden her şey edep dairesi içinde olurdu ... «Akşam, 3月 12»
