«TEZKIYESI BOZUK»に関連するトルコ語の本
以下の図書目録から
tezkiyesi bozukの使いかたを見つけましょう。
tezkiyesi bozukに関する本とトルコ語文献で使われた文脈を提供するための簡単な抜粋文。
1
Türk edebiyatında Bektaşi tipine bağlı fıkralar: ... - Sayfa 163
BH - 9, 11 237 TEZKİYESİ BOZUK Bektaşî babalarından biri binlik şişelere «tezkiyesi bozuk» nâmını verir; tezkiyesi bozuğunu getir, tezkiyesi bozuğu götür, dermiş. Bir gün buna sormuşlar : — Baba, tezkiyesi bozuk ne demektir? Şişeye neden ...
2
Hakiki Bektaşi fikra ve nükteleri: - Sayfa 51
Çekin- mesinler, zevklerinde olsunlar! Diye kendilerine haber ve ihsan gönderir. 123 — Tezkiyesi bozuk Bektaşi babalarından biri, binlik şişelere «Tezkiyesi bozuk» adını verir, tezkiyesi bozuğu getir, tezkiyesi bozuğu götür, dermiş. Bir gün ...
3
Osmanli tarih deyimleri ve terimleri sözlüğü - 3. cilt - Sayfa 492
TEZKİYE (vf*>") [«***•] Bir kimsenin hal ve şanının bilenlerden sorulup anlaşılması yerinde kullanılır bir tâbirdir. Tezkiye ... Gizli o- larak yapılanına «sırren tezkiye», alenen yapı lanına «alenen tezkiye» denilirdi. ... TEZKİYESİ BOZUK ( 3>ij>.
Mehmet Zeki Pakalın,
1954
4
Türkçede mecazlar sözlüğü: 700 sınıfa ayrılmış 5000 madde - Sayfa 42
Künyesi bozuk, kötü halleri görülmü§ olan. Mikrop, çok zararh kimse. Saglam ayakkabi degil, durumu ve gidi§i §üpheli. Selâm verilmez adam, çok fena diye bilinen kim- ise.Sütü bozuk, kötü soydan gelme (kimse). Tezkiyesi bozuk, hak- kmda ...
5
Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 718
... pusula, tezkeresini eline vermek, kovmak. tezkiye Bir kimsenin iyi hal sahibi olup olmadığını soruşturma, tezkiyesini düzeltmek (kendini) ıslah etmek, tezkiyesi bozuk, kötü tanınmak, tezkiye etmek, kötülemek istenen birini temize çıkarmak.
6
Sade Türkçe kılavuzu - Sayfa 169
TEZKİYE ETMEK Temiz tanıtmak, arıtlamak. TEZKİYESİ BOZUK Doğruluğuna güvenilmez, adı kötüye çıkmış. TEZKİYESİNİ DÜZELTMEK Admı temizlemek. TEZLİL ETMEK Aşağlatmak. TEZVİÇ ETMEK Evlendirmek. TEZVİR, TEZVİRAT 1.
7
Türkçe üzerine: Denemeler ve eleştiriler - 1. cilt - Sayfa 127
... beter olmak (şüyu) / tefekküre dalmak (tefekkür) / tezkiyesi bozuk (tezkiye) / vecde gelmek (vecit) / zapturapta almak (zapturapt) / zevahiri kurtarmak (zevahir) / ^ülfüyâre dokunmak (zülfiyâr)... Demek ki konuşmacıların söylediklerinin tersine, ...
8
Osmanli: devrinde son sadriazamlar - 1. cilt - Sayfa 179
İşte bu dürlu sözleri, lâtife olarak söylese de — esasen halk ara- ıda tezkiyesi bozuk olduğundan — işidenler, küfrüne hükm 'le |ni* ve teşhir ederlerdi. Yusuf Kâmil Paşanın söylediği manzumei tarihiyye: rk yıl oldu gideli cennete İzzet Molla ir ...
İbnülemin Mahmut Kemal İnal,
1964
9
Musul-Kerkük ile ilgili arşiv belgeleri, 1525-1919 - Sayfa 357
Zimem-i atîkadan dolayi kendi tezkiyesi bozuk olan bu bedbahtlar her sene bir nâm-i muste'âr veyâ digerlerinin kiymetsiz arâzîsini te'mînât göstermek gibi hiyel ü desâyise murâca'atla a'sâr iltizârnindan vazgeçmezler. Sonra te'mînât ...
10
Şâir Nev'î ve Sûriye Kasîdesi - Sayfa 9
Uşak, Nev'înin medresede derse bakmakta olduğunu söylemiş, hoca, talebesinin sarhoş olmadığını anlamış, zâten tezkiyesi bozuk olan Manavın yine bir yalan uydurduğuna hükmetmiş ve Nev'îden helâllık dilemiş. Yine Atâyî ( Şekayık zeyli ) ...
Tahir Olgun, Nev'ı̂,
1937