Tegesé saka "avuçlama" ing bausastra Basa Turki

PANGOCAP SAKA AVUÇLAMA ING BASA TURKI

avuçlama

APA TEGESÉ AVUÇLAMA ING BASA TURKI?

Definisi saka avuçlama ing bausastra Basa Turki

tulisan tangan

avuçlama Avuçlamak işi.

PERTALAN SAKA AVUÇLAMA

Weruhi pertalan saka avuçlama menyang 25 basa nganggo Basa Turki pamertal multi basa kita.

pertalan saka avuçlama saka Basa Turki menyang basa liyané kang kasuguhaké ing perangan iki kajupuk saka pertalan statistik otomatis; ing ngendhi inti unit pertalan yaiku tembung «avuçlama» ing Basa Turki.

• Pamertal Basa Turki - Basa Cina: 我的手心
• Pamertal Basa Turki - Basa Spanyol: Mis palmas
• Pamertal Basa Turki - Basa Inggris: my palms
• Pamertal Basa Turki - Basa India: मेरी हथेलियों
• Pamertal Basa Turki - Basa Arab: بلدي النخيل
• Pamertal Basa Turki - Basa Rusia: Мои ладони
• Pamertal Basa Turki - Basa Portugis: minhas mãos
• Pamertal Basa Turki - Basa Bengali: আমার বাঁশজাতীয়
• Pamertal Basa Turki - Basa Prancis: Mes paumes
• Pamertal Basa Turki - Basa Malaysia: tapak tangan saya
• Pamertal Basa Turki - Basa Jerman: Meine Handflächen
• Pamertal Basa Turki - Basa Jepang: 私の手のひら
• Pamertal Basa Turki - Basa Korea: 내 손바닥
• Pamertal Basa Turki - Basa Jawa: Palms
• Pamertal Basa Turki - Basa Vietnam: lòng bàn tay của tôi
• Pamertal Basa Turki - Basa Tamil: என் உள்ளங்கையில்
• Pamertal Basa Turki - Basa Marathi: माझ्या तळवे
• Basa Turki: avuçlama
• Pamertal Basa Turki - Basa Italia: Le mie palme
• Pamertal Basa Turki - Basa Polandia: Moje dłonie
• Pamertal Basa Turki - Basa Ukrania: Мої долоні
• Pamertal Basa Turki - Basa Romawi: palmele mele
• Pamertal Basa Turki - Basa Yunani: παλάμες μου
• Pamertal Basa Turki - Basa Afrikaans: my palms
• Pamertal Basa Turki - Basa Swedia: Mina flator
• Pamertal Basa Turki - Basa Norwegia: mine hender

BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «AVUÇLAMA»

Temukaké kagunané saka avuçlama ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening avuçlama lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 108

avuçlama ayak mak al. umduğunu elde edememek, ör. Bunu yapacağım sanıyorsa avcunu yalar, (bir yeri) avcunun içi gibi bilmek çok iyi tanımak, her şeyiyle ayrıntılı olarak biliyor olmak, çok yakından bilmek, (birini) avcunun içinde tutmak ona ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Göğe Bakan Adam: Şiir

SEVİNCİ DOYASIYA AVUÇLADIM uzunbir akşamüstü yalnızlığının ardından bir hayat bir aşk birgönül yorgunluğundan arınacaktım kumları mavi bir kıyıdan yola çıktım yemyeşil pirinç tarlalarının ortasındaydım birbeyaz sayfa birbeyaz çarşaf ...

Murat Kayalı, 2014

İmlâ kılavuzu - Sayfa 56

56 asure-avuçlamak açure * atif,-tfi atropin asurelik,-gi atifet attirmak asüfte abl aut asüftelik,-gi atilgan av at ablganuk,-gi avadanlik,-gi ata atilim aval,-li atabek,-gi atilis aval aval atabey abîma avam Atabey atilmak avanak,-gi atacilik,-gi a tun ...

Hasan Eren, 1985

Çividen Mürekkebe: Hep Daha Fazlasını İstediler - Sayfa 293

Kendisi değil miydi bir iki dakika önce sıcak bardağı avuçlama fantezisiyle ısınmaya çalışan. Şimdi daha dikkatli tutuyordu bardağı. Bardağın içindeki sıvı rengi itibariyle çay gibi görünüyordu ama tadından ve deminden pek emin değildi.

Fuat Cenk Onat, 2013

Ayten De Yok Artık:

Olsun ama bunu bulamayanlar davardı. Belkikapıcı değişirdide, kendisiinip toprağı avuçlama bahtiyarlığına ererdi birgün. Sahi, bu betonsefertaslarında yaşayan insanlar, kurbanlarını nerede kesiyor, yünlerini yataklarını nerede didikliyorlardı?

Fatma Pekşen, 2014

Sunguroğlu-1:

Rüzgârın eski şiddeti kalmamıştı. Artık ıslıklamıyor, âdeta tembel tembel esiyordu. Kar yağıyordu. Yağmurdan sonra başlamış olacaktı. Avuçlama yeryüzüne serpiliyor, toprak yavaş yavaş çehresini değiştiriyordu. Sunguroğlu, ilk defa.

Yavuz Bahadıroğlu, 2000

İmlâ kılavuzu - Sayfa 60

60 Avrupah - ayiuy la Avrupah ayar ayiklamak Avrupahlasma ayarci ayiklanma Avrupahlasmak ayar lama ayiklanmak Avrupalihk,-gi ayarlamak ayikhk,-gi avuç,-cu ayarlanma ayilmak avuçlama ayarlanmak ayin avuçlamak ayarlatmak ayinga ...

Atatürk Kültür, Dil, ve Tarih Yüksek Kurumu (Turkey), 1988

Türkiye Türkcesindeki Türkc̦e sözcüklerin köken bilgisi ...

Sonra, pallakin'i apalak yapmak içtn epey ugraçmak gerekir. apar-[ 'Ahp götürmek' < ар I < *al-(i)p]-ar- [ < *bar-] apar topar 'telas ve acele ile; yaka paça' apazlama 'Avuçlama isi' < lapaz/s 'Avuç, avuç dolu- su' (ds.i, 2S5)+la-ma An.agl.

Tuncer Gülensoy, 2007

Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 68

[Panme de la maiıı, creuse formee par la paume de la maitı § poignee-] Avuçlama | / t-m- ] Avucun Avuçlamak | içine almak, avuç la kavramak. Avucun içini doldurarak tutmak. [Embrasser-] f Avuçlanma | /fon./ Avuç içine Avuçlanmak j alınmak, ...

Ali Seydi, ‎Mihran, 1929

Boşlukta Yürümek:

Hastalandı endişesiyle fırladı yerinden, önüne çömeldi, ellerini avuçladı. “Anacığım,anam!” MünevverHala felâketin kuyusundankendini kovakovaçekti, yüzünde tekrar saadetingülleriaçtı, yalın bir gülüş güldü: “Telâşlanma Ali'm!” dedi,“Bir an ...

Yavuz Bahadıroğlu, 1997

BABAGAN WARTA KANG NGLEBOKAKÉ ARAN «AVUÇLAMA»

Weruhi yèn pawarta nasional lan internasional wis ngomongaké lan kepriyé aran avuçlama digunakaké ing babagan warta iki.

İki pankart arasındaki fark!

Bok Avuçlama Uzman Yardımcısı at Bokarca Holding. sonuç bu ülkede insanlık suçu suç sayılmaz ama herkese eşit insanca istekler en büyük suçlardan biridir. «T24, Apr 12»

'Yarım ekmek arası yürek' kalmadı

Romantik aşk; öpüşme, dokunma, elleme, sıkma, emme, okşama, avuçlama gibi dürtüleri doğal bulması; bunları soğukkanlılıkla buyur etmesi bakımından da ... «Radikal, Feb 12»

Penis Avuçlamaya Yasak!

Karar, Como yakınlarındaki bir kasabada uluorta penisini avuçlayan 42 yaşında bir adama yönelik şikayet üzerine alındı. Mahkemede 200 Euro para cezasına ... «Aktif Haber, Mar 08»