BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «DEĞIŞ ETMEK»
Temukaké kagunané saka
değiş etmek ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
değiş etmek lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
1
Politik Iktisat ve Adam Smith: - Sayfa 119
Ancak elindekileri “mübadele” ile ettiğinde barış ve refahın olduğu medeni toplumunu devam ettirebilirler: “İnsan tabiatındaki belirli bir eğilimin, yani alıp vermek, bir şeyi başka bir şeyle trampa ve değiş etmek eğilimi pek yavaş, tedrici fakat ...
İsmail Şiriner, Hakan Kapucu, Murat Aydın, Farhang Morady, Ümit Çetin, 2010
2
Resmi yazışma kuralları, noktalama işaretleri ve yazım ... - Sayfa 148
... detektör dedikodu dedikoducu dedirmek dedüksiyon defa defans defaten def etmek defi hacet etmek defile defin,-fni ... değinmek değirmek değirmen değirmenci değirmenta- şı,-nı değirmi değirmilemek değiş etmek değiş tokuş değişici ...
3
Bir Turk Bir Ingiliz Ve Uc Kurusluk Dunya - Sayfa 150
Elimizde birikmiş kitapları değiş tokuş etmek üzere, ana caddeye açılan sokaktaki Gecko Cafe'ye gittik. Küçük güzel bahçesi, hoş dekorasyonu ve Kamboçya şartlarına göre zengin kitaplığı ile burası vakit geçirmek için iyi bir yer. Daha önce ...
4
Yeni Argo Sözlüğü: - Sayfa 149
aptal, kaba saba, görgüsüz kimse kavallamak • aptallık etmek, sıkmak kavanço a. it. • 1. bir nesneyi yerine aynı türden bir şey koyarak değiştirme, alma 2. değiş tokuş, takas 3. bir işi, bir görevi boş gezen birisinin başına sarma kavanço edilmek ...
5
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 270
Değiştirmeğe mecbur etmek, değiştirmesini sağlamak. Deyiş • düyüş is. kon. Değış tokuş, karşılıklı olarak değiştirme, mübadele, bir şeyi verip başka bir şey alma. Deyiş - düyüş etmek Değiş tokuş etmek, mübadele etmek, takas etmek.
6
Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 219
[Ron- deur-J Değiş (t. s-) Bir şey verip yerine diğer bir şey alma, tebdil, tahvil, mübadele, trampa: değiş tokuş. [Change, chan- gentent] Değişik (t. /.) Değişmiş, tebeddül etmiş § Mübadele e- dilmiş olan. [Changâ,e\ al- tere, e-] Değişiklik (t. s.) ...
... etmek... vs... işe yaramadı... ... kelimelere dökmek, “öteki”ne aktarmak yeterli olmadı... sıkıntı var olmayadevam etti... üstelik kişinin “kendinivar etme” çabasına taş koyarcasına!... ... insanpsikolojisi işte!... Öncemuhatap değişir... sonrasöylem...
8
Ticaret sözlüğü: Türkçe, Osmanlıca, Fransızca, Almanca, ... - Sayfa 98
DEĞİŞTİRMEK İng. Exchange-value) Bir malın ekonomik değeri. DEĞİŞTİRMEK. 1. (Os. Mübâdele etmek, Fr. Echanger, Al. Tauschen, İng. To ex- change, //. Cambiare, İsp. Canjear) Bir ürün vererek yerine başka bir ürün almak. 2. (Os. Tâdil ...
9
Kitabı Mukaddes: Eski ve Yeni Ahit ("Tevrat" ve "İncil"). - Sayfa 814
'Kalafatçıların Gebalın ihtiyarları ile hikmetli adamları idi; senin mallarınla değiş etmek için denizin bütün gemileri gemicilerile beraber sende idiler. 10Fars, ve Lud, ve Put, senin ordunda, senin cenk adamlarındılar; senin içinde kalkanla miğfer ...
Frederick W. MacCallum, 1964
10
İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 836
SHERMAN STATEMENT adaylığını koymayacağını kesin ve geri dönülmez bir biçimde ilan etmek. SHIELD / n / kalkan, siper; ... SHIFT / n / yer değiştirmek; değiştirmek, değişmek; vites değiştirmek; uydurmak; idare etmek. - of crops dönüşümlü ...
Ender Gürol, Ali Kılıçlıoğlu, 1994
