Tegesé saka "gözetletmek" ing bausastra Basa Turki

PANGOCAP SAKA GÖZETLETMEK ING BASA TURKI

gözetletmek

APA TEGESÉ GÖZETLETMEK ING BASA TURKI?

Definisi saka gözetletmek ing bausastra Basa Turki

Kanggo duwe wong nindakake karya ndjogo.

PERTALAN SAKA GÖZETLETMEK

Weruhi pertalan saka gözetletmek menyang 25 basa nganggo Basa Turki pamertal multi basa kita.

pertalan saka gözetletmek saka Basa Turki menyang basa liyané kang kasuguhaké ing perangan iki kajupuk saka pertalan statistik otomatis; ing ngendhi inti unit pertalan yaiku tembung «gözetletmek» ing Basa Turki.

• Pamertal Basa Turki - Basa Cina: 撬
• Pamertal Basa Turki - Basa Spanyol: gözetlet a
• Pamertal Basa Turki - Basa Inggris: gözetlet to
• Pamertal Basa Turki - Basa India: जिज्ञासा
• Pamertal Basa Turki - Basa Arab: gözetlet ل
• Pamertal Basa Turki - Basa Rusia: подглядывать
• Pamertal Basa Turki - Basa Portugis: alavanca
• Pamertal Basa Turki - Basa Bengali: gözetlet করতে
• Pamertal Basa Turki - Basa Prancis: gözetlet à
• Pamertal Basa Turki - Basa Malaysia: untuk gözetlet
• Pamertal Basa Turki - Basa Jerman: gözetlet zu
• Pamertal Basa Turki - Basa Jepang: てこ
• Pamertal Basa Turki - Basa Korea: 지레
• Pamertal Basa Turki - Basa Jawa: kanggo gözetlet
• Pamertal Basa Turki - Basa Vietnam: nâng lên
• Pamertal Basa Turki - Basa Tamil: gözetlet செய்ய
• Pamertal Basa Turki - Basa Marathi: gözetlet करण्यासाठी
• Basa Turki: gözetletmek
• Pamertal Basa Turki - Basa Italia: leva
• Pamertal Basa Turki - Basa Polandia: wyważać
• Pamertal Basa Turki - Basa Ukrania: підглядати
• Pamertal Basa Turki - Basa Romawi: desface
• Pamertal Basa Turki - Basa Yunani: gözetlet να
• Pamertal Basa Turki - Basa Afrikaans: gözetlet om
• Pamertal Basa Turki - Basa Swedia: bryt
• Pamertal Basa Turki - Basa Norwegia: lirke

BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «GÖZETLETMEK»

Temukaké kagunané saka gözetletmek ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening gözetletmek lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.

Vurun Kahpeye: Selim İleri'nin Sonsözüyle

Başkente. 778. Ulussever. 779. Durumları bilen. 780. Üst görevlinin yanında bulunan kimseler. 781. Önceki duruma göre. 782. Biriyle ilgili olarak yetkililere verilen kötüleme, ihbar bilgileri. 783. Çıkarlarını. 784. Yolunda. 785. Gözetletmek. 786.

Halide Edib Adıvar, 2014

Türkiye Diyanet Vakfı İslâm ansiklopedisi - 22. cilt - Sayfa 447

İRSAD. (aU»jjfl) "1 Sözün önünde sonuna delâlet eden bir kısım bulunması anlamında edebî sanat. I_ J Sözlükte irsâd "gözletmek, gözetletmek, yola gözcü koymak" mânasına gelir. Bedî' ilminde anlama güzellik katan sanatlardan olan irsâd ...

Türkiye Diyanet Vakfı. İslâm Ansiklopedisi Genel Müdürlüğü, ‎TDV İslâm Araştırmaları Merkezi, ‎Türkiye Diyanet Vakfı, 1988

Dilim dilim anadilim: Türkçe "off" - 3 - Sayfa 82

... gözetim, gözetleme, gözetlenmek, gözetmek, gözetmen, gözetmenlik, gözgü, gözlem, gözlemci, gözlemcilik, gözleme, gözlemeci, gözlemek, gözlemlemek, gözlenmek, gözletmek, gözetletmek, gözlü, gözlük, gözlükçü, gözlükçülük, gözsüz, ...

Feyza Hepçilingirler, 2007

Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 296

İsmet Zeki Eyuboğlu. ğı, gözde, gözdemiri, gözdikeği, gözdişi, göze, gözemek, gözene, gözenek, gözen- mek, gözer, gözerimi, gözetici, gözetilmek, gözetim, gözetleme, gözetlemek, gözetlenmek, gözetletmek, gözetmek, gözetmen, ...

İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991

Ebenin hatirati - Sayfa 93

Zevceni/, mutlaka kendini gözetletmek, sevrettirmek istiyor. Belki de sizi seyrettirmek . Delikanlı: — Teşhisi iyi koydunuz! - dedi. - Hem kendini hem de beni seyrettirmek.. Bakınız, geçenlerde ne olduğunu size anlatayım: Bizim yeni apartımanda, ...

Vâlâ Nureddin, 1929

Dil kılavuzu - Sayfa 213

... -ni çevren0 gözesel" hücresel, hücrevi gözetici gözetilmek gözetim0 nezaret, süpervizyon gözetimevi°, -ni nezarethane göeztleme" tarassut gözetlemek" tarassut etmek gözetlenmek gözetletmek gözetme" der pis gözetmek" derpis etmek, ...

Nijat Özön, 1985

İslâm ansiklopedisi: İhvân-ı Safâ - İskit - Sayfa 447

J Sözün önünde sonuna delâlet eden bir kısım bulunması anlamında edebî sanat. L J Sözlükte irsâd "gözletmek, gözetletmek. yola gözcü koymak" mânasına gelir. Bedî' ilminde anlama güzellik katan sanatlardan olan irsâd edebî nesirde seci ...

Türkiye Diyanet Vakfı, ‎İSAM Türkiye Diyanet Vakf ıİslâm Araştrımalar ıMerkezi, 2000

GRAMMAIRE DU TURC: Ouvrage pratique à l'usage des francophones

Gëz Œil Gôzlük Lunettes Gézlüklü Porteur de lunettes Gôzlükçü Opticien Gëzlükçülük Magasin d'optique Güzetlemek Surveiller Gôzetletmek Faire surveiller Gôzetlenmek Être surveillé Gëzlem Observation Gôzlemci Observateur Gôzeü ...

Bernard Golstein, 1999

İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 994

-ed by a detective birini detektife gözetletmek; to keep (a) - on (over) gözetlemek; to ke- ep a berter - over a prisoner bir mahpusu daha iyi gözetimde tutmak; to keep a close - on one's interests menfaatlerini yakından korumak; morning - sabah ...

Ender Gürol, ‎Ali Kılıçlıoğlu, 1994

BABAGAN WARTA KANG NGLEBOKAKÉ ARAN «GÖZETLETMEK»

Weruhi yèn pawarta nasional lan internasional wis ngomongaké lan kepriyé aran gözetletmek digunakaké ing babagan warta iki.

Genç ve Güzel: Bir Kızın Cinsellikle Olan İmtihanı

Yönetmen için odakta fahişelik yaparak kendini tatmin eden bir kız var ve istediği ise tek bir şeyden ibaret: Bu güzel ve genç kızı birilerine gözetletmek. Seyirciye ... «Radikal, Okt 13»