Tegesé saka "gözü dumanlanmak" ing bausastra Basa Turki

PANGOCAP SAKA GÖZÜ DUMANLANMAK ING BASA TURKI

gözü dumanlanmak

APA TEGESÉ GÖZÜ DUMANLANMAK ING BASA TURKI?

Definisi saka gözü dumanlanmak ing bausastra Basa Turki

Matane njaluk smokin 'Mati ora katon.

PERTALAN SAKA GÖZÜ DUMANLANMAK

Weruhi pertalan saka gözü dumanlanmak menyang 25 basa nganggo Basa Turki pamertal multi basa kita.

pertalan saka gözü dumanlanmak saka Basa Turki menyang basa liyané kang kasuguhaké ing perangan iki kajupuk saka pertalan statistik otomatis; ing ngendhi inti unit pertalan yaiku tembung «gözü dumanlanmak» ing Basa Turki.

• Pamertal Basa Turki - Basa Cina: 眼云里雾里
• Pamertal Basa Turki - Basa Spanyol: ojo en Foggy
• Pamertal Basa Turki - Basa Inggris: eye to foggy
• Pamertal Basa Turki - Basa India: आँख धूमिल करने के लिए
• Pamertal Basa Turki - Basa Arab: العين الغائم
• Pamertal Basa Turki - Basa Rusia: глаза на туманный
• Pamertal Basa Turki - Basa Portugis: olho para nevoenta
• Pamertal Basa Turki - Basa Bengali: কুয়াশাচ্ছন্ন চোখে
• Pamertal Basa Turki - Basa Prancis: oeil à Foggy
• Pamertal Basa Turki - Basa Malaysia: Dengan mata berkabus
• Pamertal Basa Turki - Basa Jerman: Auge um neblig
• Pamertal Basa Turki - Basa Jepang: 霧の目
• Pamertal Basa Turki - Basa Korea: 눈은 안개 하기
• Pamertal Basa Turki - Basa Jawa: Kanggo mripat foggy
• Pamertal Basa Turki - Basa Vietnam: mắt để Foggy
• Pamertal Basa Turki - Basa Tamil: பனிமூட்டம் வெறும் கண்களால் பார்க்கும் போது
• Pamertal Basa Turki - Basa Marathi: अस्पष्ट डोळा
• Basa Turki: gözü dumanlanmak
• Pamertal Basa Turki - Basa Italia: occhio Foggy
• Pamertal Basa Turki - Basa Polandia: oko w mglisty
• Pamertal Basa Turki - Basa Ukrania: очі на туманний
• Pamertal Basa Turki - Basa Romawi: ochi pentru a Foggy
• Pamertal Basa Turki - Basa Yunani: μάτι στο Foggy
• Pamertal Basa Turki - Basa Afrikaans: oog nevelig
• Pamertal Basa Turki - Basa Swedia: öga till dimmiga
• Pamertal Basa Turki - Basa Norwegia: øye til tåket

BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «GÖZÜ DUMANLANMAK»

Temukaké kagunané saka gözü dumanlanmak ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening gözü dumanlanmak lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.

Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...

GÖZÜ DOYMAK : İstediği bir şeye kavuştuktan sonra fazlasmı istememek. «Bu oğlanm ne ettim, ne yaptunsa gözünü doyuramadım.» GÖZÜ DÖNMEK : Aşırı öfke içinde ne yaptığmı bilmez bir duruma gelmek. GÖZÜ DUMANLANMAK ...

Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975

Folklorumuzda ve edebiyatımızda göz - Sayfa 207

Gözü dolmak Terâzû-yi ayâr-i mihnetim bââr-i a§k içre Gözüm her dem dolub bin tâ§a her sät deger ba§in Fuzûlî Nergis-i mestin gözi doldi görince sebnemi Bezm-i vasl-u girye-i bi ihtiyar eyyâmdir Çerif ... Gözü dumanh (Dumanlanmak) 406.

Zeki Çıkman, 1977

50 yılın Türk edebiyatı - Sayfa 84

Sarhoş gibi gözleri dumanlanıyor, kalbi göğsünü çatlatacak gibi çarpıyor, çeneleri kilitleniyordu. Evet... Şimdi, şurada: "Yaşasın hürriyeti" diye bağırsa, ismi tarihe geçecekti. Düşünüyor, tir tir titriyordu. Babıâli'de birinci defa bu mukaddes ...

Rauf Mutluay, 1976

Efruz boy - Sayfa 25

Sarhoş gibi gözleri dumanlanıyor, kalbi göğsünü çatlatacak gibi çarpıyor, çeneleri kilitleniyordu. Evet... Şimdi şurada : — Yaşasın hürriyet! diye bağırsa ismi tarihe geçecekti. Düşünüyordu, tirtir titriyordu. Babıâlide birinci defa bu mukaddes ...

Ömer Seyfeddin, 1963

Efruz Bey, Asılzadeler - 1. cilt - Sayfa 14

Sarhoş gibi gözleri dumanlanıyor, kalbi göğsünü çatlatacak gibi çarpıyor, çeneleri kilitleniyordu. Evet... Şimdi, şurada: — Yaşasm hürriyet! diye bağırsa ismi tarihe geçecekti. Düşünüyor, tirtir titriyordu. Babıâlide birinci defa bu mukaddes ...

Ömer Seyfeddin, 1957

Hikâyeciliğimizin 100. yılında yüz örnek - Sayfa 364

önerek, gözleri dumanlanarak, bilekleri kımıldanmaktan âciz, sedire düşüp dinlendiği olurdu. Nihayet son sene. Bu sene mektepte bir müsabakaya iştirak etmiş, bilhassa hocasının iltimasıyle, bir azda ecnebi olduğu için bir ...

Zeynep Kerman, ‎Sadık K. Tural, ‎M. Kayahan Özgül, 1987

Almanca-Türkçe sözlük - Sayfa 117

(jähzornig) mütehevvir; gözü dumanli; coç- kun; öfkesi topugunda; osurugu cinli; ~ vorgehen gözü kismak (od. dumanlanmak) ; -es Durcheinander kör dö- güçü; ~ verliebt sein gönül maskarasi olm.; gönlünün dümeni bozuk olm. blink (in der ...

Karl Steuerwald, 1974

Korkunç yillar (Sadi Turan'in hatirlari I) roman - Sayfa 242

Ekmeğe uzanırken, gözleri dumanlandı, dumanlandı; bir ekmeğe, bir yüzüme baktı. Gözleri yaşarmağa başladı. Elini tuttum: — Ekmeğin içinde... Allah yardımcın olsun, dedim, ayrıldık. i O gece ve ertesi gün Azerbaycanlı ne yaptı, neredeydi ...

Cengiz Dağcı, 1970

Türk edebiyatında ağıtlar: Çukurova ağıtları : inceleme, ... - Sayfa 207

Gene duralandı dağlar-AV. b. dumanlandı: duralandı-AV/3. c. Gözün ... Çayırda da çifte mezar Gene dumanlandı dağlar Yel estikçe kumu tozar Gözünü aç da bak kızım Fadıma'mı gelin verdim Baban baş ucunda ağlar Mor beliği hozar hozar 5.

İsmail Görkem, 2001

Derleme sözlüğü ve kavramlar dizini - 1. cilt - Sayfa 1417

... tütsüleme ( kafayi » ); içme ( içki » ) I bulutlanma, dumanlanma, tütsülenme ( kafasi * ) / kaçirma ( kantann topu- nu » ) I ... üzme, üzülmeme b) açilmama ( gözü » ) I açmama, kapama, tikama, yumma ( gözünü, kulagini ~ ); olma ( aymaz, kör, ...

Tomris Tunç, 1995