APA TEGESÉ KIBARZADE ING BASA TURKI?
Klik kanggo
deleng deifinisi asli saka «kibarzade» ing bausastra Basa Turki.
Klik kanggo
deleng pertalan otomatis saka definisi ing Basa Jawa.
Definisi saka kibarzade ing bausastra Basa Turki
sopan Aja teka saka kulawarga mulia, anak lanang. kibarzade Soylu bir aileden gelme, kibar çocuğu.
Klik kanggo
deleng deifinisi asli saka «kibarzade» ing bausastra Basa Turki.
Klik kanggo
deleng pertalan otomatis saka definisi ing Basa Jawa.
BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «KIBARZADE»
Temukaké kagunané saka
kibarzade ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
kibarzade lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
1
Bir eğitim tasavvuru olarak mahalle/sıbyan mektepleri: ... - Sayfa 444
Eğer kibarzade çocuğu ise, pederi ilim tahsil etmesi için cami-i şeriflerde yetişmiş, icazet ve tedrise mezun olmuş ders-i âm efendilerden birini seçer. O zat bir gün özel olarak konağa davet olunur, çocuğa belirli günlerde gelerek Ulûm-ı ...
İsmail Kara, Ali Birinci, 2005
2
Türk parlamento tarihi: TBMM, II. dönem, 1923-1927 - Sayfa 410
Babası Priştine Mutasamfi Kibarzade Mustafa Kâmil, annesi Fatma Hanımdır. Kibar zade Hayriye Hanımla evliydi. Emine ve Leyla'nın babasıdır. 1900 de Priştine Rüştiyesini bitirip Selanik'te özel Fenniye Okulunda iki yıl öğrenim gördükten ...
3
Third Congress on the Social and Economic History of Turkey - Sayfa 16
Both Kibarzade Serim Efendi and Ziya Balci spoke French, had worked in Paris with the Megveret newspaper and were CUP members. Both seemed to the attache to be Donmes. They said they were the Istanbul representatives of the Boycott ...
Heath W. Lowry, Ralph S. Hattox, Institute of Turkish Studies (Washington, D.C.), 1990
4
The Genesis of Young Ottoman Thought: A Study in the ... - Sayfa 123
In general, the Young Ottomans often used the term bey zade ("son of bey") or kibar zade ("son of a refined person") in a derogatory fashion to characterize the young fops of their time, mostly sons of ministers who relied on their parents' ...
5
Türk edebiyatı - 2. cilt - Sayfa 327
Oldu bu serâye pâ-nihâde Ol gice iki kibâr-zâde. Amma biri duhter-i semen-ber Biri püser-i Mesîh-manzar. HUSN eylediler o duhtere ad Ferzend-i güzîne AŞK-ı nâşâd. AŞK, KABİLE ERKEKLERİNDEN HOSN'Ö İSTİYOR Cemeylediler kabileyi ...
... tespit edebildiklerimiz şunlardır: Söğüt - Hıfzıhüseyin Mahallesinden Rasim oğlu Mustafa Çavuş, Sağmacı Ahmet Efendi'nin Hasan Efendi, Muhsin Ağa'nın Kazım, Servet Mehmet, Kibarzade Nail Çavuş, Hanlıoğlu Çakır Hüseyin Çavuş,.
Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Söğüt Şenliği Vakfı, 1992
7
Fırtınalı günlerin ünlü Maliye Nazırı Cavid Bey: - Sayfa 120
... kibrit ve sair zaruri ihtiyaçların getirilmesi ve satın alınması ile vurgunculuk yapıldığı, nakil vasıtalarına el koymak suretiyle malları inhisar altına almış olan tüccardan Kibarzade Fazıl Bey'le hükümetçe çeşitli tarihlerde akdedilen borçlanmalar, ...
ya iki kibar-zâde ayak bastı. 16. Hemen ümit sabahı ışıdı açıldı; hem ay doğdu. hem güneş. 17. Meğer o hâle sebep bu iki padişahmış; her biri aya, güneşe binmişlerdi. 18. Ama öyle ki biri yasemin bedenli bir kız; öbürü Mesih ...
9
1918, aydınlarımızın bunalım yılı: Zaferi nihai'den tam ... - Sayfa 109
Bu girişten sonra, İdare Meclisi Reisi olarak Hüseyin Cahid'e 7600 azadan her birine ve bu arada Doktor Nazım'ın kayınbiraderine 3900, Kaptanpaşazade Mahmud Bey'e, Kibarzade'ye ve diğerlerine 3900'er lira ikramiye verilmesinin yasallığı ...
10
Batı medeniyeti karşısında Ahmed Midhat Efendi - Sayfa 255
“Onun sevebileceği bir kız, kibarzade, güzel, zengin olmaktan maada okur-yazar olmalı, hatta Fransızca bilmeli. Musikiye mensubiyeti bulunmalı. Elhasıl Avrupalı kız gibi olmalı. Yoksa alacağı kız, kadın kadıncağız imiş, dikiş diker, nakış işler, ...
