Tegesé saka "meksefe" ing bausastra Basa Turki

PANGOCAP SAKA MEKSEFE ING BASA TURKI

meksefe

APA TEGESÉ MEKSEFE ING BASA TURKI?

kapasitor

Kondansatör

Kapasitor yaiku unsur sirkuit listrik lan elektronik dhasar sing dibentuk kanthi nyisipaké bahan insulasi antarane rong lapisan logam, kanthi nggunakake kaanan ing kasunyatan yen elektron dipolarisasi lan muatan listrik disimpen ing medan listrik. Kapasitor, kapasitor, dan kapasitor di pasaran telah dadi salah satu unsur paling penting dalam cabang listrik lan elektronik, sing diciptakake lan dikembangake ing abad kaping 18 lan saiki dadi aset gedhe ing proses teknologi. Iki digunakake kanggo ngonversi antara AC / DC, panyimpenan muatan listrik, kontrol daya reaktif, pencegahan rugi data, lan komponen indispensable kabeh sirkuit elektronik terpadu. Minangka karakteristik kapasitor; ▪ sifat insulator sing digunakake antarane piring, ▪ voltase sing bisa digunakake lan tetep, ▪ biaya sing bisa disimpen. Sawise ngati-ati kritéria kasebut, kapasitor sing cocok kanggo syarat kasebut disenengi. Ukuran fisik kapasitor gumantung ing tegangan operasi lan jumlah muatan sing bisa disimpen.

Kondansatör, elektronların kutuplanarak elektriksel yükü elektrik alanın içerisinde depolayabilme özelliklerinden faydalanılarak, bir yalıtkan malzemenin iki metal tabaka arasına yerleştirilmesiyle oluşturulan temel elektrik ve elektronik devre elemanı. Piyasada kapasite, kapasitör, sığaç gibi isimlerle anılan kondansatörler, 18. yüzyılda icat edilip geliştirilmeye başlanmış ve günümüzde teknolojinin ilerlemesinde büyük önemi olan elektrik - elektronik dallarının en vazgeçilmez unsurlarından biri olmuştur. Elektrik yükü depolama, reaktif güç kontrolü, bilgi kaybı engelleme, AC/DC arasında dönüşüm yapmada kullanılırlar ve tüm entegre elektronik devrelerin vazgeçilmez elemanıdırlar. Kondansatörlerin karakteristikleri olarak; ▪ plakalar arasında kullanılan yalıtkanın cinsi, ▪ çalışma ve dayanma gerilimleri, ▪ depolayabildikleri yük miktarı sayılabilir. Bu kriterler göz önünde bulundurulduktan sonra gereksinime uygun olan kondansatör tercih edilir. Kondansatörlerin fiziksel büyüklükleri, çalışma gerilimleri ve depolayabilecekleri yük miktarına bağlıdır.

Definisi saka meksefe ing bausastra Basa Turki

Filsuf iku kondensator, energi listrik ing endi energi listrik kasil.

meksefe Kondansatör, içine elektrik enerjisi yığılan alet.

PERTALAN SAKA MEKSEFE

Weruhi pertalan saka meksefe menyang 25 basa nganggo Basa Turki pamertal multi basa kita.

pertalan saka meksefe saka Basa Turki menyang basa liyané kang kasuguhaké ing perangan iki kajupuk saka pertalan statistik otomatis; ing ngendhi inti unit pertalan yaiku tembung «meksefe» ing Basa Turki.

• Pamertal Basa Turki - Basa Cina: meksef到
• Pamertal Basa Turki - Basa Spanyol: meksef a
• Pamertal Basa Turki - Basa Inggris: meksef to
• Pamertal Basa Turki - Basa India: करने के लिए meksef
• Pamertal Basa Turki - Basa Arab: meksef ل
• Pamertal Basa Turki - Basa Rusia: meksef в
• Pamertal Basa Turki - Basa Portugis: meksef para
• Pamertal Basa Turki - Basa Bengali: meksef করতে
• Pamertal Basa Turki - Basa Prancis: meksef à
• Pamertal Basa Turki - Basa Malaysia: meksef untuk
• Pamertal Basa Turki - Basa Jerman: meksef zu
• Pamertal Basa Turki - Basa Jepang: meksefへ
• Pamertal Basa Turki - Basa Korea: 에 meksef
• Pamertal Basa Turki - Basa Jawa: meksef kanggo
• Pamertal Basa Turki - Basa Vietnam: meksef để
• Pamertal Basa Turki - Basa Tamil: க்கு meksef
• Pamertal Basa Turki - Basa Marathi: ते meksef
• Basa Turki: meksefe
• Pamertal Basa Turki - Basa Italia: meksef a
• Pamertal Basa Turki - Basa Polandia: meksef do
• Pamertal Basa Turki - Basa Ukrania: meksef в
• Pamertal Basa Turki - Basa Romawi: meksef la
• Pamertal Basa Turki - Basa Yunani: meksef να
• Pamertal Basa Turki - Basa Afrikaans: meksef om
• Pamertal Basa Turki - Basa Swedia: meksef till
• Pamertal Basa Turki - Basa Norwegia: meksef til

BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «MEKSEFE»

Temukaké kagunané saka meksefe ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening meksefe lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.

Dil ve kültür: Türkçenin ve başka dillerin gelişmeleri, ... - Sayfa 35

... dokuz, on alabilirlerdiyse. şimdiki aydınlarımız batı kültürü imtihanında iki alsalar sevinebilirler. (*) Bu yazı 28/DC/1949 günlü "Ulus" gazetesinde çıkmıştır. Eski liseli meksefe sözünü duyunca bunu usunda kesîf, kesâfet, teksif, îanus başı.

Suat Yakup Baydur, 1952

Hüsrev Altınbaşak: Risale-i Nur’un Neşrinde Altın Bir Kalem

Baktım meksefe cebimde. Araba çalışıyor. “Nasıl olur?” dedim, arabayıdurdurdum. İndim,açtım baktım, yeri boş. Döndüm çalıştırmakiçin, çalışmadı; meksefeyiyerine koyunca budefa çalıştı. Neyse gittim, Eskişehir'e on kilometre kala, kafam ...

İhsan Atasoy, 2013

Ağır Kitap:

... mandril,marakas, masala,masiva, matla, mazurka,meccanen,mecmu, medium, mehel, mekkâre, meksefe,meluf, memalik, menem,mentor, merbut,merih, meritokrasi, merkür, mestur, meşcere, meşhed, meşkûk, metretul, metrik, metroseksüel, ...

Sevan Nişanyan, 2014

Osmanlıca-Türkçe yeni lûgat: islamî, ilmî, edebî, felsefî - Sayfa 401

«ilC MEKSEFE: (Bak: Miksefc). \y-X* MEKStB(E): Kesbolunmus. Kazanilmis. Sonradan tahsil olunmus, cl- de edllmls. Yüksekten dökillon • Çaglayan. Ycnl Lüget F: 26 MEKSÛF 402 MELAlK(E) _»jiX. MEKSÜF: Kesafetll, sik ve çok olmug.

Abdullah Yeğin, 1983

İmlâ kılavuzu - Sayfa 185

gi mazak,-gi meczup,-bu mekanizasyon mazarrat meç mekanizm mazbata meçhul,-lu mekanizma mazbut medar mekik,-gi mazeret meddah mekkâre mazgal meddahhk,-gi mekruh Mazgirt,-di medducezir,-zri meksefe mazhar medenl Meksika ...

Atatürk Kültür, Dil, ve Tarih Yüksek Kurumu (Turkey), 1988

Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 99

şerefe kemiksi bölge eğe meksefe yasak bölge eğe miksefe açık bölge piyata eğe felsefe tropikal bölge erkek erkeğe dogmatik felsefe açısal bölge çiğe haşefe kırsal bölge söğe tefe karesel bölge büğe kâffe üçgensel bölge He mahfe ...

Belgin Tezcan Aksu, ‎Abdurrahman Tariktaroğlu, ‎Efrasiyap Gemalmaz, 2004

Türk Dil Kurumu yayınları: TDK tanıtma yayınları. Dil ... - Sayfa 62

... meşher'in teşhir yeri, mezbaha'mn kesme yeri, meksefe'mn sıklaşma yeri, medfen'm defn yeri, mesken'in iskân yeri olduğunu, bunlara "ism-i mekân" denildiğini eski aydınımız öğrenmişti. Arapça öğrenimi görmüş eski liseli âmil'in amel'den ...

Suat Yakup Baydur, ‎Türk Dil Kurumu, 1964

İngilizce-Türkçe yeni teknik lûgat: English-Turkish new ... - Sayfa 54

... mukavemet capacitively / kapasitif olarak - coupled circuits / kapasitif olarak igtirakh devreler capacitor / kondansatör, meksefe - input filter / girig süzgeç kondansatö- rü - loudspeaker / kondansatörlü hopar- lör - microphone / kondansatörlü ...

Fethi Nusret Alaçam, 1962

BABAGAN WARTA KANG NGLEBOKAKÉ ARAN «MEKSEFE»

Weruhi yèn pawarta nasional lan internasional wis ngomongaké lan kepriyé aran meksefe digunakaké ing babagan warta iki.

İşitme engellilere sürpriz

Meksefe (kondansatör) b. Kontak anahtarı c. Buji d. Konjektör (regülatör) İşitme engelliler bu tür sorulardaki soyut kavramları anlamıyorlar ya da yanlış anlıyorlar. «Hürhaber, Jan 14»

Çok ilginç bir buluş

İlk patentimizi babam rahmetli Kemal Ruşen Bey, otomobillerin ateşleme sistemleri konusunda 1987'de almıştı. Eskiden platin meksefe sistemlerine takılan ürün ... «Hürriyet, Nov 13»

Yedinci Gün'ün kapağını araladık

Ağzı bir karış açık olduğu hâlde sağı solu temâşâ eden İhsan Sait, kalayla kaplı bakırdan mamûl, yirmişer adam boyunda tam altı adet pırıl pırıl devâsâ meksefe ... «Sabah, Agus 12»