Tegesé saka "merak sarmak" ing bausastra Basa Turki

PANGOCAP SAKA MERAK SARMAK ING BASA TURKI

merak sarmak

APA TEGESÉ MERAK SARMAK ING BASA TURKI?

Definisi saka merak sarmak ing bausastra Basa Turki

kanggo wonder, kanggo njaluk soko, kanggo nindakake apa utawa kanggo menehi hasil, supaya cenderung kanggo soko.

merak sarmak Bir şeyi edinmek, yapmak veya onunla uğraşmak isteğine kapılmak, bir şeye eğilim duymak.

PERTALAN SAKA MERAK SARMAK

Weruhi pertalan saka merak sarmak menyang 25 basa nganggo Basa Turki pamertal multi basa kita.

pertalan saka merak sarmak saka Basa Turki menyang basa liyané kang kasuguhaké ing perangan iki kajupuk saka pertalan statistik otomatis; ing ngendhi inti unit pertalan yaiku tembung «merak sarmak» ing Basa Turki.

• Pamertal Basa Turki - Basa Cina: 有热情
• Pamertal Basa Turki - Basa Spanyol: tener una pasión por
• Pamertal Basa Turki - Basa Inggris: have a passion for
• Pamertal Basa Turki - Basa India: के लिए एक जुनून है
• Pamertal Basa Turki - Basa Arab: لديهم شغف ل
• Pamertal Basa Turki - Basa Rusia: есть страсть к
• Pamertal Basa Turki - Basa Portugis: tem uma paixão por
• Pamertal Basa Turki - Basa Bengali: জন্য একটি আবেগ আছে
• Pamertal Basa Turki - Basa Prancis: avoir une passion pour
• Pamertal Basa Turki - Basa Malaysia: mempunyai minat untuk
• Pamertal Basa Turki - Basa Jerman: eine Leidenschaft für
• Pamertal Basa Turki - Basa Jepang: 情熱を持っています
• Pamertal Basa Turki - Basa Korea: 에 대한 열정 을 가지고
• Pamertal Basa Turki - Basa Jawa: duwe passion kanggo
• Pamertal Basa Turki - Basa Vietnam: có một niềm đam mê
• Pamertal Basa Turki - Basa Tamil: மீது பேரார்வம் வேண்டும்
• Pamertal Basa Turki - Basa Marathi: एक आवड आहे
• Basa Turki: merak sarmak
• Pamertal Basa Turki - Basa Italia: avere una passione per
• Pamertal Basa Turki - Basa Polandia: mają pasję do
• Pamertal Basa Turki - Basa Ukrania: є пристрасть до
• Pamertal Basa Turki - Basa Romawi: au o pasiune pentru
• Pamertal Basa Turki - Basa Yunani: έχουν ένα πάθος για
• Pamertal Basa Turki - Basa Afrikaans: het ´n passie vir
• Pamertal Basa Turki - Basa Swedia: har en passion för
• Pamertal Basa Turki - Basa Norwegia: har en lidenskap for

BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «MERAK SARMAK»

Temukaké kagunané saka merak sarmak ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening merak sarmak lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.

Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...

MERAK ETME : Kuşku duyma, endişe etme, emin ol. «Merak etme, aldığım kitabı yarm getiririm.» MERAK ETMEK : Kaygılanmak. Bir şeyi öğrenmek ya da anlamak istemek. MERAK GETİRMEK : Karasevdaya tutulmak. MERAK SARMAK : (bir ...

Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 727

Onun paraya merakını bilmiyorduk. 4 kaygı, tasa. ör. Merakı, çocuğu görememekti. 6 (bir şeyi) merak etmek 1) anlamak, öğrenmek, görmek istemek. 2) kaygılanmak, merak getirmek karasevdaya tutulmak, (bir şeye) merak sarmak (ya da ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Türk atalar sözü hazinesi - Sayfa 403

Merak getirmek. (ÖÂA.) Merak sarmak, (merak sardırmak). (ÖÂA.) Merâmı kalaycılık değil, göt (kıç) çalkalamak. (EBT.) (ÖÂA.) Mercimeği fırına vermek. (Ş.) (ÖÂA.) Merdiven dayamak (oldukça büyük bir yaşa) (ÖÂA.) Merhabâsı olmak (biri ile.) ...

İsmail Hilmi Soykut, 1974

Türkçenin nakısları: atasözleri, deyimler, tekerlemeler, ... - Sayfa 140

"Çok defa bu şehir uşakların, mahalle terbiyesiyle kaldırım üstünde büyümüş bu daltaban külhâ- nîlerin aralarında paşazadeler, kalem efendileri, mektep medrese görmüş kimseler de bulunurdu. " İG, s. 49 Merak sarmak (duymak, sardırmak, ...

Kâzım Yetiş, ‎Sâmiha Ayverdi, 1993

Turkish sampler: writings for all readers - Sayfa 291

... memnuniyet- pleasure, gladness memur- offıcial, employee, civil servant memur etmek- III to appoint mendil- handkerchief mer'a- pasture merak- worry, interest, anxiety; curiosity merak etmek- III to be curious about; to worry merak sarmak- ...

Müge Galin, 1989

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 243

Kırkından sonra saz çalmak: Yaşı ilerledikten sonra hiç bilmediği güç bir işe merak sarmak. Kırk kapının ipini çekmek: Bak. Doksan kapının ipini çekmek. Kırklara karışmak: Artık ortalarda/ortalıkta görünmez olmak. Kırkları karışmak: (Çocuklar ...

Asım Bezirci, 1990

Ortaoyunu - 2. cilt - Sayfa 298

287 Medyûn-i şükrân I. 129 Mektep görmek I. 210- II. 432 Meraka düşmek (düşürmek) I. 472 - II. 82, 86, 419 Merak sarmak II. 419 Meraktan çatlamak I. 207, 251 Meraktan çıldırmak I. 191, 273, 295 Meraktan kurtarmak I. 191, 295 (birine) Meram ...

Cevdet Kudret, 2007

Türk mûsikîsi akademik klasik Türk sanʼat mûsikîsiʼnin ...

Annesinin çaldığı ûd'a merak sararak ûd öğrendi ve Türk Mûsikîsi ile alâkalanmıya başladı. Üdî Afet'ten 3 defa aldığı ud dersi dışında bir mûsikî hocası olmadı. Mûsikî üstadlarının muhitine girerek istifade etti. Bunların arasında Tanbûrî Cemil ...

Yılmaz Öztuna, 2006

Türk Edebiyatı - 387-390. sayılar - Sayfa 53

Çünkü kadınlar okumaya merak sardıktan sonra yazmaya merak sardılar, yazmak da okumanın bir başka versiyonu. Çünkü okumak, anlamak istiyorsunuz. Ve okurken zamanla yazarak anlamaya başlıyorsunuz. Yazarak anlarken bir disiplin ...

Ahmet Kabaklı, 2006

Diyarbakır: müze şehir - Sayfa 290

Henüz sekiz on yaşlarında iken eski yapılar üzerindeki yazılara merak sararak bunları okuyup anlamaya çalıştığını söyleyen Emîrî, o yıllarda şiire karşı da ilgi duyduğunu ifade ediyor. Önce Âşık Ömer'in şiirleriyle Sümbülzâde Vehbî Divanım ...

M. Sabri Koz, ‎E. Nedret İşli, 1999