APA TEGESÉ NEMRUTLAŞMAK ING BASA TURKI?
Definisi saka nemrutlaşmak ing bausastra Basa Turki
Kanggo nemrut Kanggo tumindak kaya nemrut, dadi kejam, kanggo ambung.
BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «NEMRUTLAŞMAK»
Temukaké kagunané saka
nemrutlaşmak ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
nemrutlaşmak lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
Nemrutlaşmış birgururun esiri olduğuna dair emareler arıyor; candan gülümseyen yüzünde, oturuşunda, gözlerinde böyle birşeygöremeyince deezilip büzülüyordu. Kadınlar gibi süslendiğiiddiasıda, Paşayıdahailk görüşte iflâs etmişti.Bir kere ...
2
Emirdağ Lahikası Üzerine-2:
Fakat Kur'an'ın hakikitefsirleri olan Risaleler ise meydandadır. Üstad, gerçekmânada büyük bir mahviyet vetevâzu sâhibi olduğu halde; dinsizlik hesabına, benlikleri firavunlaşmış, nemrutlaşmış kişilere karşı iman veİslâm'ın izzetini korumuştur.
3
Komünizm ve maskeler - Sayfa 68
... öldürül ecekmiş gibi bermutad Kur'anı Kerim'in feyzinden ve işaretinden bahisle, kendisi öldürüldükten sonra Nemrutlaşmış reislerimiz, dediği ATATÜRK ve Devlet ricalinin de öldürüleceğini ve şahısların keyfî diye kabul ettiği kanunlara tâbi ...
4
Zaman içinde Bediüzzaman - Sayfa 358
Kahhar bir el ile, cennetiniz ve mahbubunuz olan dünyadan tard edilip ebedi zulümata çabuk atılacaksınız. Arkamdan, pek çabuk sizin nemrutlaşmış reisleriniz gebertilecek, yanıma gönderilecek. Ben de huzur-u Ilãhîde yakalarını tutacağım.
Cemalettin Canlı, Yusuf Kenan Beysülen,
2010
5
Gönüllü kültür kuruluşları - Sayfa 152
İbre, 1943 tarihini gösterdiği günlerde, devrin nemrutlaşmış ceberutları, Süleyman Efendinin elinden, vaazlık belgesini alırlar. Onun çilelerle örülmüş işkenceli hayatı bu tarihte mi başlamıştı? Şüphesiz hayır. 1924 yılında çıkarılan Tevhid-i ...
6
Bitmemis Senfoni: - Sayfa 30
Birden nemrutlaşmış ve susmuştu. Bir akşam benimle beraberdi. O akşamki kadar cömert insan bir daha göremeyeceğiz. Belki yirmiden ziyade sefil çocuğa iş tutacak ve çocukları bir müddet avunduracak para verdi. O akşam, yirmiden fazla ...
Sait Faik, Muzaffer Uyguner,
1989