BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «PERDAH VURMAK»
Temukaké kagunané saka
perdah vurmak ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
perdah vurmak lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
1
Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...
Refik Halid Karay. PERDAH VURMAK YA DA ETMEK : Parlatmak ,sakalı ikinci defa ve özellikle aşağıdan yukarı traş etmek. «Saçım boyasa da, sinek kaydı perdah etse de bel bükük, boyun bükük.» B. Felek. PERDE ÇEKMEK : Bir şeyin önüne ...
Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975
2
Trabzon Maçka etimoloji sözlüğü - Sayfa 220
Toz vurmak: gübrelemek, kimyevi gübre atmak. Toz, eski Türkçedir, Divanda toz,tör, tür biçimleriyle görülür. TOZLAK ATMAK: Kar hafif yağmak. Tozlak toz'dan. Bknz. toz. DS: tozak, tozlamak, tolaz.. TRAKA: Bakırcılıkta son perdah. DS tıraka ...
3
Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 382
... birth to dogurmak. diinyaya getirmek; ., away vermek; (sir) a^iga vurmak; ele vermek, belli etmek; -, back geri vermek; ~ in ... (deniz) qar^af gibi; ifadesiz (bakt$). glaze (gleiz) 1. n. perdah. sir; 2. vlt. per- dahlamak, sirlamak; -e cam takmak; vti.
4
Fransızca-türkçe: resimli büyük dil kılavuzu ... - Sayfa 324
Decapîter v.a. Bir mahkûmun kafasını kesmek, boynunu vurmak. Fig. Başsız kal- ... Decatlr v.a. Yünlüler hakkında : kola ve cilasını çıkarmak, perdahını gidermek. DeCatİSSage n.m. Yünlüler hakkında S kola ve cilasını çıkarma, perdah giderme.
Reşat Nuri Güntekin, Ali Süha Delilbaşı, Nurullah Ataç, 1935
5
Aybastı ağzı: inceleme, metin, sözlük - Sayfa 149
... 7/9 patab : Çotanak (findik) patatis : Patates patazlamab: Vurmak, dövmek 3/17 patiranmab: Çirpmmak, öfkelenmek patlamab: Sikilmak реМцап : (<Far. pehlevan) Pehlivan 3/27 pembe : (<Far. penbe) Pembe perdeh : (<Far. perdah) Perdah, ...
6
Azerbaycan Türkçesi sözlüğü - 2. cilt - Sayfa 957
Bir şeyin sathını herhangi bir şeyle düz hâle getirerek, pürüzlerini gidererek verilen parlaklık, cila, perdah. Pardağçı is. Mobilya ... Parıldatmağ f. Bir şeyi silmekle veya üzerine bir şey sürmekle, vurmakla onu parlatmak, parıltı vermek; ışıldatmak.
7
Yaylaktan kışlağa: dilden kültüre yansımalar - Sayfa 106
Cazgırın güreşçileri adlarıyla tanıtmasından sonra, güreş perdah ile başlar. Perdah, güreşçilerin ellerini dizlerine vurarak meydanı dolaşmalarıdır. Yani bir nevî güreşe girizgâhtır. Bundan sonra artık güreş başlamış demektir. İki güreşçi, yine bir ...
8
Kıbrıs Türk atasözleri ve deyimleri sözlüğü - Sayfa 181
Perdah olmak, (d): Sakal tıraşı olmak. Pırtı biçtirmek, (d): Gelin evinin özelliklerine göre eşya yaptırtmak. Postekisi çıkmak, (d): Çok hırpalanmak; dayak yemek Punyo vurmak, (d): Sıkılmış yumruklar vurmak. Papaza borcu ödemek, (d): ...
Mustafa Gökçeoğlu, Harid Fedai, 1988
9
4. Müze Kurtarma Kazıları Semineri - Sayfa 151
Ayrıca yerli taş malzemeden yapılmış öğütme taşları, ezgi ve vurma taşları, yontuk kurslar, baltalar ile yassı baltalar, perdah aletleri, balıkçılıkta kullanılan ağırlıklar da ele geçmiştir (Resim: 9, 10, 11). Yerleşmenin küçük buluntularında ikinci ...
Turkey. Anıtlar ve Müzeler Genel Müdürlüğü, 1994
10
Türk folklor araştırmaları - 10. cilt - Sayfa 4016
Perdah işi de bittikten sonra gii^ çiler meydandaki beyle sağdıcı selâmlavsol güreşçiler biribirleriyle helâllaşırlar ve|f reş ... Giyindin kısbeti belendin yağa Çalgıcılar vurur iyi bir hava Ortaya tay tosun, başa at deve Erkek meydanda yıkıp alana ...
