BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «SEPILENMEK»
Temukaké kagunané saka
sepilenmek ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
sepilenmek lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
1
Yayinlari - 44-48. sayılar - Sayfa 75
Buna göre, çeşitli sepi maddeleri ile sepilenmiş deriler içinde en az (%0,11) yıkanan madde veren balıkyağı ile sepilenmiş olan deridir; bundan sonra, sıra ile, (%0,12) krom ile, (%0,46) mazı ile, (%0,77) narkabuğu ile, (%0,80) şap ile, (%0,94) ...
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi, 1953
2
Ziraat Fakültesi yayinlari - 13-16. sayılar - Sayfa 151
Ekseri derilerin muayenesinde bu, deriye bağlanmış yağ miktarı ihmal edilir. Bunların miktar itibarile fazla olması, analiz bakımından ekseriyetle yalnız yağla sepilenen derilerde önemi vardır. Güderi- lerdeki bağlanmış yağ miktarı yaklaşık % 0 ...
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi, 1949
3
Manas destanı: Kırgız edebî dilinin tarihî kaynağı; Manas ... - Sayfa 42
Hak. çargak, Kırg. cargak, Alt. d'argak "sepilenmiş kürk", Kaz. jargak "düyü dökülmüş kürk". "Manas" destanının leksikoloji malumatları ve onda kök halindeki carı "sepilenmiş deri, şağren" kelimesinin korunması: Apırık menen sapırık İşlenen ve ...
4
Uluslararasi Türk Dili Kongresi, 1988 - Sayfa 488
*(Kırg. üzük= Tuurduk'un bir parça yu- 443 karısının, veya onunla tündük arasında 444. geçen iki keçe) 445. sepilenmiş deri gibi kokan Buuday-bek (ile) 446. güzel kokan Ak-erkeç 447. kadınları topladı. 448. "Saba (=büyük kımız tulumu)'mın ...
Kurumu. Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yük, Türk Dil, 1996
Ayakkabılara gelince, kullanışlılığın şıklıktan önce gelmesi gerektiğinehep birliktekarar verdiler, dikişli veyüksek topuklu ayakkabılar seçmeyeceklerdi, kromla sepilenmiş dana derisi ya da rugan ayakkabılarda olmayacaktı, sokaklarındurumuna ...
6
Ricerche sulla lingua osmanlı del XVI secolo: il corpus ... - Sayfa 214
... quorj' (687) • Tml sepilemek 'con- ciare'. sepilenmis (seppilenmisc) 'concio' • Tml sepilenmis, p. pass. di — > sepilen-. sepilen- (seppilenurum) 'conciomi', 'sono in concia' (687) • Tml sepilenmek 'to be tanned; to be dressed'. ser (ser) 'capo', ...
7
Naftalin Hocanım ve başka öyküler - Sayfa 118
Daha iki gün gelmiyecek- ti.- sepilenmiş koyun pöstekisinden kocaman bir kışlık başlığı vardı. Giysi dolabında naftalinlenmiş, torbalanmış olarak duruyordu. Onu çıkardım; kendi başımda denedim. Azıcık tepede kaldı ya gene de oturuşu bayağı ...
8
Nilgün: roman - Sayfa 23
Derilerin kokusunu bile unutmamıştım: Bildiğimiz iyi sepilenmiş sahtiyanın ödağacı ve buhur dumanı sinmiş kandil akşamları rayihası! Babam Ramazanda hergün bu ciltlerden birini kabiyle paltosunun iç cebine yerleştirir, cami cami dolaşarak ...
9
Nâzım'ın bilinmeyen mektupları: Adalet Cimcoz'a mektuplar, ...
gereçler seçiyor, bunları birleştiriyor elleriyle, tak tak tak vuruyor, durup bir bakıyor, bir ağaç, sepilenmiş, bir deri, bir oltu taşı, bir demir gibi bakıyor şiirine, sonra işliyor biçim veriyor, gökyüzü mavisinden, kır yeşilinden bir boya vuruyor ağaç ...
Nâzım Hikmet, Şükran Kurkakul, 1987
10
Sosyal, kültürel ve ekonomik yönleri ile Eğirdir - Sayfa 125
Sepilenmiş elyaf kalıp ile birlikte rulo yapılır ve 'tepme' aşamasına geçilir. Ayakla yapılan tepme işlemi, keçenin boyutlarına göre iki veya daha fazla kişi ile kalıp rulosunun yerde, tepilerek yuvarlanmasıyla yapılır. Tepme aşamasında kalıp ...
