APA TEGESÉ TAKAZA ETMEK ING BASA TURKI?
Klik kanggo
deleng deifinisi asli saka «takaza etmek» ing bausastra Basa Turki.
Klik kanggo
deleng pertalan otomatis saka definisi ing Basa Jawa.
Definisi saka takaza etmek ing bausastra Basa Turki
kanggo nggoleki, kanggo menehi hasil, kanggo menehi hasil karo, kanggo menehi hasil karo. takaza etmek Azarlamak, serzenişte bulunmak, başa kakmak.
Klik kanggo
deleng deifinisi asli saka «takaza etmek» ing bausastra Basa Turki.
Klik kanggo
deleng pertalan otomatis saka definisi ing Basa Jawa.
BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «TAKAZA ETMEK»
Temukaké kagunané saka
takaza etmek ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
takaza etmek lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
1
Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 635
TAKAZA, ar. takaza (çekişme, çıkışma, sürtüşme)dan takaza (çalışma, sıkıntı, alay etme, çıkışma. Takaza etmek/sitem etmek... SDD). TAKDİM, ar. kıdem (önde olan, daha eski, başlangıç, ilerde bk.)den takdim. Kök anlamı: öne geçirme, daha ...
İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991
2
Örnekleriyle Türkçe sözlük: S-Z - Sayfa 2507
Başa kakma. çıkışma, azarlama; sitem etme, takaza etme. Bir депеш ne kadar haklı ise, muhataba o derece kaba görünür! aşamadan. Tiryaki sözleri, ы o напоите bulunmak : Sitem etmek, yakınmak, takaza etmek. „пешка: (ser-zeniş-kãr) nu".
3
Türkçede anlam kaymasına uğrayan Arapça kelime ve kelime ...
Yükseğe sıçrama, bir durumdan başka bir du- ı hızlı geçiş. Takaza Talebe Kendisini olduğundan büyük gösterip böbürlenme, yüksekten atma. Tafra satmak böbürlenmek, büyüklük taslamak. (J& ) takaza ( ) Mahkemeye verdi, muhakeme etti, ...
4
Kabusname: Bu eseri Mercimek Ahmet onbreş̂inci yüzyılın ...
Tâ ki takaza sebebiyle dostluk kat' olup kesilmeye ki takaza etmek dostu tez duşman etmek olur, amma duşmanı dost etmek güçtür. Pes ol oğlancıklar işidir ki duşmanı ve dostu bilmeye. Ve salhûrde pirler ış dir ki dostu duşmandan seçe.
ʻUnṣur al-Maʻālī Kaykāvūs ibn Iskandar ibn Qābūs, 1966
5
Ebâbil kuşları - Sayfa 241
Evde herkes bana, bu kızı şımartan sensin, diyerek takaza ettikleriı için sustum. Bu kadarla da ateşin üstüne bir kova su dökmüş oldum. ... Takaza etmek: Başa kakmak, sitem etmek. ' Aşı boyası: Donuk ve az koyu kırmızı renkli boya. EBÅBİL ...
6
Atatürk'ün bütün eserleri - 11. cilt - Sayfa 164
ve kendi görüşümü, Meclis Riyaseti nde bulunmak itibariyle, arz etmek [...]2 Şimdi Londra'ya gitmiş olan delege ... Netice olarak vuku bulan teklifleri yine o zaman bütün takaza ediyor.3 Birer suretleri aldı. Bu suretle bittabi okunmuştur.
7
Osmanlıca-Türkçe yeni lûgat: islamî, ilmî, edebî, felsefî - Sayfa 286
L_e! l'SAR: Faklrllk • Borçluy.i karai takaza etmek, sikistirarak alacagí- ni lstemek, gUçleatirmek. \^lí' t'SAR: tklndl zamaninda bulunmak • Kizin gellnlik çagina gelmesi • Kasirga. • /ь' IsARE: Koparmak, kaldir- mak. Tozu havaya kaldirmak.
8
Bazı özellik ve ıstılâhlarıyla tasavvuf ve tarîkatler - Sayfa 32
Kendisine hangi din ile geldiği sorulunca da : «İslâm dini ile» cevabında bulunmuş, bu suretle ebeveyni de müslümanlığı kabul etmişlerdir.72 Ma'ruf'a göre sofî bu dünyada misafirdir. Ona takaza etmek cefadır; onun da ebedli olması ve ...
9
Kalbimizde saklı kalan Atatürk ve masonluk - Sayfa 379
masını istemek zorunda kalanın da, zorla kabul etmek zorunda olanın da haklı olduğu ortaya çıkar. ... Bu nedenle, değil kendilerini suçlamak veya takaza etmek; bu başarılarını kutlamak ve Türk Masonluğunu kapanmadan sadece uykuya ...
10
Güneyce/Rize sözlüğü: bir Doğu Karadeniz köyünün hafızası ...
... tahretsuz: namaz kılmayan, dinen temiz sayılmayan kişi (hakaret, küçümseme ifadesi olarak kullanılır) tahta kiliç: koparılan kendirlerin yaprak ve tohumlarını dökmek için kullanılan hartumadan mamul kılıçvari alet takaza (etmek): sitem etmek ...