BUKU BASA TURKI KAKAIT KARO «US PAYI VERMEK»
Temukaké kagunané saka
us payı vermek ing pilihan bibliografi iki. Buku kang kakait dening
us payı vermek lan pethikan cekak kang padha kanggo nyediyakaké panggunané ing sastra Basa Turki.
1
Derleme sözlüğü ve kavramlar dizini - 1. cilt - Sayfa 892
... varma; götürme, vardirma ( asin, asi- risina, asinya, çoguna, ileri, üstüne ~ ) / kaçirma, sasirma, yitirme; kaçirtma, sasirtma, ... güç, zor / korkunç, kötü 2) ahmaklik, ayip, çirkin, kötü, yanlis ~ini baçina getirmek us payi vermek, us payi virmek bk.
2
İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 94
... up a - güvence vermek; to put up a counter - karşı teminat vermek; real-estate -s (US) gayrimenkûl teminatlı senetleri; ... prim; üreticilerin büyük siparişlerinde müşterilerine uyguladıklan normal ıskontonun dışında fazladan indirim; kâr payı.
Ender Gürol, Ali Kılıçlıoğlu, 1994
3
Sirtlan payi - Sayfa 21
Maydos'ta, Bi'r-üs-sebî'- de, Garp Cephesinde Azrail'le öylesine içli dışlı olmuştu ki, o ateş sofrasında bile kendisine el sürmeyenin bir daha hiç ... Conkbayırı'nda, İngiliz siperlerini kara bir ölüm bulutu olarak bastırdıkları sırada can vermek!
4
Gnomon of the New Testament - 2. cilt - Sayfa 320
Thou desirest us, say they, to work [labour, ver. 27] : what ilien dost ... Moses gave us [a sign], therefore our fathers believed him : do Thou also give, and we will believe Thee : comp. ver. foil. — aprov \x rou ... same ch. ver. 15, tdoixi <payi?v.
Johann Albrecht Bengel, Ernest Bengel, Johann Christian Friedrich Steudel, 1860
5
Uluslararası Sistemde Orta Asya: Dış Politika ve Güvenlik: - Sayfa 36
Gerek bunun bilincinde olması nedeniyle gerekse de hükümetleri kendisine daha çok destek vermeye ikna etmek amacıyla, ... 1990'lı yıllarda Amerikan yardımlarından en büyük payı alan Orta Asya ülkesi Kazakistan olurken, Afganistan Savaşı'na verdiği büyük destekten dolayı 2002 ... 25 Simon Tisdall, “Reaching the Parts Other Empires Could not Reach, in Return for Security in the Region, the US will ...
M. Turgut Demirtepe, Güner Özkan, 2013
6
Cambridge Learner's Dictionary English-Turkish with CD-ROM
... gösterildiği biçim 6 do sth by the skin of your teeth informal to only just succeed in doing something kıl payı başarmak; güç belâ ... 2 ijUmp |i] (US ,skip rope) to jump över a rope vvhile you or two other people move it över and then under your body ... 3 [noTdoI |T] to not do something that you usually do or that you should do atlamak, es geçmek, boş vermek / think III skip lunch today - I'm not very hungry.
Cambridge University Press, 2009
7
A Collection of the Parliamentary Debates in England: From ...
... which we could' num-two? cure Without engagin in some of theirs; Thatthis,ssconfideration first brought on the treaty Of Ham-ver', and obliged us to take the He um, troqp; into our payi That su-_<,:hv measures Preventesid the fatal effects of ...
Great Britain. Parliament, 1740
8
An Exposition of the Book of Psalms: With Practical ... - Sayfa 303
... unless we make conscience of payi the vows which we made when wetwere in pursuit of the mercy; for better itis not to ... “0 i on that hearest prayer;" thou canst answer ever prayerl for thou art able to do for us more than we are able to aslt or ... 3. or the kind entertainment he gives to_ those that attend upon him; and the comfort the have in communion With him. lniquity must first be pur ed away, ver.
9
Uluslararası Üsküdar Sempozyumu V, 1-5 Kasım 2007: bildiriler
24 Theophanes bundan sonra Üsküdar'dan İstanbul'a buz üstünde yürüyerek geçildiğini kayıt altına alır ki, bu bilgi çağdaş bir kaynakta yer alan Üsküdar'dan İstanbul'a buz üstünde geçişi haber vermesi bakımından ilktir. ... ihtişam ve azametin aldığı görülür.31 Türk devrindeki bu gelişimden en büyük payı Bizans zamanında Asya'nın önemsiz ve basit bir kasabası olarak görülen Üsküdar aldı ve askerî ve ...
Coşkun Yılmaz, Üsküdar Belediye Başkanlığı, 2008
10
Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 437
marj: by a narrow ~ fig. kil payi: ~>al D [-I] kenarda olan; marjinal; ~ note derkenar, gikma. ma-ri-na [ma'rhna] n. yat limani. ma-rine [ma'riin] n. denizcilik, ... damgalamak: numara vermek, not atmak; agikc.a gos- termek. belirtmek; dikkat etmek. he- saba katmak; ECON etiketlemek, mar- kalamak; ECON (fiyat) ... MIL mare§al: hist, saray nazirt; protokol sorumlusu: Am. polis miidurii; US ~Atn. icra me- muru; 2.
