터키어에서 ELI ŞAKAĞINDA 의 뜻은 무엇인가요?
터키어 사전에서 «eli şakağında» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
터키어 사전에서 eli şakağında 의 정의
사려 깊고 불안한. eli şakağında Düşünceli, kaygılı.
터키어 사전에서 «eli şakağında» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
«ELI ŞAKAĞINDA» 관련 터키어 책
다음 도서 목록 항목에서
eli şakağında 의 용법을 확인하세요.
eli şakağında 에 관련된 책과 해당 책의 짧은 발췌문을 통해 터키어 서적에서 단어가 사용되는 맥락을 제공합니다.
1
Medcezir: Üstün Buluş - Sayfa 194
Alper'in eli çenesinin altında sağa sola dönmekte: ”Şey...” Kübra kaş altından gülümsedi. Sinan ve Oğuz gülmemek için elleriyle ağızlarını ... İki büklüm... Bir eli şakağında... Zemin gözlerinin önünde kabarıyor, alçalıyor... Sinan biraz gerisinde.
Geldiğimde sen gelmişsen eğer, gecikmişim demektir. Ya beklerken kapsalardı seni...” En çekici haliyle göz kırptı. Gülümsemesinde mahcup bir hava vardı. Cevap vermedi. Tolga'nın sol eli şakağında, dirseği direksiyonda, gözleri gözlerinde ...
... müsaade kirva, ben kalkayım,' dedim. Sesini çıkarmadı. Kalktım. Elini öpmek istedim, öptürmedi. ... sararmış, kengerler, kuşkonmazlar, ısırganlar kurumuş diken olmuşlardı. Eve dönünce olanları bir bir anlattım rahmetli babama. Eli şakağında.
4
Gerçek ( hiçbir zaman ) Yalan Kadar Acıtmaz: - Sayfa 203
Heran, ikisinin arasında bir savaş patlak vermesinden korktuğumdan, hemen çok daha güzel bir parça çalmaya başladım. Kendilerini müziğe kaptırdılar. Teyze bir eli şakağında düşünceli bir moda girdi, zaman zaman beni izliyor, süzüyordu.
5
Küplüce'deki köşk - Sayfa 36
ZİYAN ÜSTÜNE ZİYAN 1911 Osmanlı-İtalyan Trablusgarp Harbi açıldığında bilhassa İstanbul'un münevver kesimi Türk'ün mağlûbiyet zincirine bir halka daha ilave edileceğini görerek eli şakağında dertlenip düşünmeye başlamıştı. Bu uzak ...
Nâzım, karpuzlakavun yığınları arasında, yerdeki samanlarauzanmış, eli şakağında, yatıyordu. İlkin güzel sarı bir kaplana benzettim onu.Birkezdaha bakınca, kaplanların vahşetinden tümüyle arınmışolduğunu gördüm. Kaplandan çok, oda ...
Onu, eli şakağında dinleyen vatandaş da düşünüyordu. . . Genç adam şöyle diyordu : «... Biz ihtilâli bir zabıta kuvveti olarak yaptık. Hareketimizin ismi ihtilâl bile değildi. İktidarı o zamanın muhalefetine teslim etmedik diye az daha kurşuna ...
8
Türk Edebiyatı - 357-362. sayılar - Sayfa 54
Ayakkabılarımı çözmekle meşguldüm, yüzünü görememiş, "Hoş geldin." dediğini ise hiç duymamıştım. Aceleyle içeri girdim. Elimdekileri mutfağa bırakıp oturma odasına yürüdüm. Neriman koltuğa tünercesine oturmuş, sol eli şakağında ...
9
Ökse: roman - Sayfa 241
İçindeki boşluğun büyüdüğünü, aldatılmışlığının büyüdüğünü, yeryüzünde yapayalnız kalmış olduğunu düşündü. «Ayşe»sini düşündü en sonunda. Elini şakağına dayadı, bir süre sessiz durdu. Sonra ayağa kalktı. İki yana sallandı. Geri çöktü.
10
Göz Gördü Kalem Yazdı:
Ya da ben öylesanıyordum ki; biraz ileride uzun zamandır, elleri şakağında heykel gibi hareketsizbirgölgenin kımıldanmasıyla yalnız olmadığımızı anladım. Gölge bize sordu: – Afedersiniz saatiniz kaç? Ses derinden ve davetkârdı. Bu sıcaklık.
«ELI ŞAKAĞINDA» 단어를 포함하는 뉴스 기사
다음 뉴스 기사의 맥락에서 국내 및 국제 언론이 말하는 내용 및
eli şakağında 단어를 사용하는 방법을 알아보세요.
'Galatasaray başkanlığını özlemeyeceğim'
"Geldiğimizde 43 futbolcu vardı, 34 kişiyle antrenman yapıyorduk. Bir antrenör getirmişler eli şakağında, içine kapanık bir adam. Futbolculara hitap edemiyordu. «Fanatik, 5월 15»
''Kaybolursa umutların eğer Nil gün gecelerde''
Bir eli şakağında, belki de düşüncelerine bilinçsizce eşlik ederken, diğer eliyle şarap kadehinin üstündeki buğuda, zarif parmaklarıyla halkalar çiziyordu. Ilgıt ılgıt ... «Milliyet, 6월 14»
Delikanlı nezaketi kabadayı efendiliği
Beş gün önce kaybettiğimiz Yakup Arslan artık yüreğimizin kıyısındaki onlarcanın yanında ve fazladan bir de tam da sırtımızda... Eli şakağında, müstehzi gülüşü ... «Hürriyet, 4월 13»
Kader ve rakı kadehi arasındaki ilişki
Yıllar böyle geçiyor ve insan, sanki “<ı>kendi kaderini tayin hakkı ”ndan istifa etmiş gibi, bir eli şakağında, seyreyliyor alemi... Alem nedir? Alem, sözünü ettiğimiz ... «Milliyet, 5월 09»
