터키어 사전에서 "güç belâ" 뜻

터키어 에서 GÜÇ BELÂ 의 발음

güç belâ

터키어에서 GÜÇ BELÂ 의 뜻은 무엇인가요?

터키어 사전에서 güç belâ 의 정의

어렵지 않다.

güç belâ Zorlukla, güçlük çekerek.

GÜÇ BELÂ 의 번역

터키어 다중 언어 번역기 를 사용해 güç belâ 의 25개국어 번역을 확인해보세요

자동 통계기반 번역을 통해 터키어 에서 이 항목에 표시된 다른 언어로 güç belâ 번역 이 이루어집니다. 이 항목의 기본적인 번역 단위는 터키어 단어 «güç belâ» 입니다.

• 터키어 - 중국어 번역기: 几乎不
• 터키어 - 스페인어 번역기: apenas
• 터키어 - 영어 번역기: hardly
• 터키어 - 힌디어 번역기: शायद ही
• 터키어 - 아랍어 번역기: بالكاد
• 터키어 - 러시아어 번역기: вряд ли
• 터키어 - 포르투갈어 번역기: dificilmente
• 터키어 - 벵골어 번역기: কষ্টসহকারে
• 터키어 - 프랑스어 번역기: à peine
• 터키어 - 말레이어 번역기: tidak
• 터키어 - 독일어 번역기: kaum
• 터키어 - 일본어 번역기: 漸く
• 터키어 - 한국어 번역기: 애써서
• 터키어 - 자바어 번역기: meh
• 터키어 - 베트남어 번역기: khó khăn
• 터키어 - 타밀어 번역기: அரிதாகத்தான்
• 터키어 - 마라티어 번역기: महत्प्रयासाने
• 터키어: güç belâ
• 터키어 - 이탈리아어 번역기: quasi
• 터키어 - 폴란드어 번역기: ledwie
• 터키어 - 우크라이나어 번역기: навряд чи
• 터키어 - 루마니아어 번역기: greu
• 터키어 - 그리스어 번역기: μόλις
• 터키어 - 아프리칸스어 번역기: skaars
• 터키어 - 스웨덴어 번역기: knappast
• 터키어 - 노르웨이어 번역기: neppe

«GÜÇ BEL» 관련 터키어 책

다음 도서 목록 항목에서 güç belâ 의 용법을 확인하세요. güç belâ 에 관련된 책과 해당 책의 짧은 발췌문을 통해 터키어 서적에서 단어가 사용되는 맥락을 제공합니다.

Şuhutlu Emin Ağabey:

Duvara tutunarak güç bela ayakta durur. Kapıya kadar güç bela ulaşır. Dışarı çıktığında zorla ayakta durmakta, zorlukla yürümektedir. Birkaç defa oturup gücünü toparlamaya çalışır. Derken dersin yapılacağı mekâna fevkalade zorlansa da ...

Murat SERTESER, 2015

Bela: Mustafa Kemal Ataürk - Sayfa 1959

TBMM arşivleri 24.04.1920 TBMM Gizli celsesi Çünkü Petrol zengini Türkiye süper güç olurdu. Böylece hedefindeki Yahudi İsrail devleti kurulamazdı. Bu yüzden Siyonistler için Türkler Anadolu'da hapsedilmeleri gerekmekteydi. Sırf İsrail için ...

Özden Aydın, 2015

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 175

Gururunu yenmek: Kendini beğenme, büyüklenme duygusunu alt etmek, denetlemek. Güce sarmak: Bir iş güç duruma gelmek, güçleşmek. Gücü gücüne: Ancak, güçlükle, güç belâ. Gücü gücü yetene: Kimin gücü kimden üstünse, kaba güce ...

Asım Bezirci, 1990

Kayseri ağzı - 1. cilt - Sayfa 221

Gücü gücüne. Güçliikle, güç belâ, ancak. Güdük. kumbara. (Çocuk) Zeki, akilli, isihi bilir, beceriklï. Gücülen güç belâ. tGücün güç belâ.» Ajjir ve yorucu tmzklerle, güç halle, zorluk çekerek. Gücülen güç belâ, Ыn bir ricadan sonra adami razi ...

Kâzım Yedekçioğlu, 1989

Nöbetçi Zeytin:

Bensenin kalkacağım demelerini bilirim, diyerek yastığı aldı. Mustafa karısı ile kavga edecektiama uykunun ağırlığından sözsöylemeye mecaliyoktu. Gözüne inen ağırlığarağmen güç belâdoğruldu. Bir iki sendeledi. Güç belâ abdestini aldı.

Salih GÜLEN, 2014

Kırım Kan Ağlıyor:

Bir kale gibiydi adetâ—aşılması güç bir kale. Üç tarafı yüksek dağlarla çevriliydi. Bir at arabasının güç belâ sığabileceği genişlikte bir patika yoldan köye girilebiliyordu. Bu yolun iki tarafında derin uçurumlar vardı. Halk buraya “Ölüm Geçidi” ...

Yavuz Bahadıroğlu, 2015

Karakalpak Kızı

Ama Turumbet'te rahat huzur kalmamıştı. Şimdi her sabah Duysenbay'a uğruyor; gözlerinden, gülümsemesinden, tavırlarından bir sonuç çıkararak talih kuşunun yerinde durup durmadığını anlamaya çalışıyordu. Bugün de yatağından güç bela ...

Tulepbergen Kaipbergenov, 2013

Herkese Lazım Olan İman:

... ve bu sâyede zenginolanların mallarını dağıtmakdemek değildir. Gece gündüz çalışmıyan bir tenbele, hiçbir kimsebeşpara vermez. Komünist memleketlerinde insanlar durmadan çalışdırıldıkları hâlde, karınlarını güç belâ doyurabilmekdedir.

Mevlana Halid-i Bağdadi, 2013

Ali Ulvi Kurucu (Hatıralar - 3):

Her gün bir kere hatim indirmeye başladım. Manasını daanlıyorum. En büyük sohbet,en büyük teselli oluyordu. Bir gece namaz kılıyordum. Azgın delilerden biri geldi, üzerime işedi. Bütün üstüm başım battı. Hastabakıcıları güç belâ uyandırdım, ...

M.Ertuğrul DÜZDAĞ, 2014

Language, Society and Power: An Introduction - Sayfa 147

Example 7.5 11 Bela: Este, Okay, 12 Bela: mira mira, look look, { 3 Bela: [no empieces (smiling voice) don't you start (smiling voice) 14 Lalo: [hhh, (laughter]] [hhh, laughter] 15 Bela: T'uni siquiera eres original You're not original either. 16 Lalo: ...

Annabelle Mooney, ‎Betsy Evans, 2015