터키어에서 KOLTUK GÖZÜ 의 뜻은 무엇인가요?
터키어 사전에서 «koltuk gözü» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
터키어 사전에서 koltuk gözü 의 정의
좌석 봉오리 잎의 자리에서 발견 된 싹과 새싹은 어린 가지의 줄기입니다. koltuk gözü Sürgün ve genç dalların yaprak saplarının koltuğunda bulunan tomurcuk.
터키어 사전에서 «koltuk gözü» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
«KOLTUK GÖZÜ» 관련 터키어 책
다음 도서 목록 항목에서
koltuk gözü 의 용법을 확인하세요.
koltuk gözü 에 관련된 책과 해당 책의 짧은 발췌문을 통해 터키어 서적에서 단어가 사용되는 맥락을 제공합니다.
1
Cemile ; Deve gözü ; Selvi boylum - Sayfa 67
Koltuk değneği ile yere vuruyordu... Sana bir hakaret eden olduysa söyle, koltuk değneğimi kafasında kırayım. Şayet böyle bir şey yoksa, budalalık etme, bu götürdüğün askerin ekmeğidir. Unutma ki, kendi kocan da asker!.. Bunları söyledikten ...
2
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 402
... özü koltuk gözü malın gözü torpido gözü kemer gözü tütsü gözü mandagözü turnagözü kedigözü balıkgözü koyungözü sığırgözü kuş gözü horozgözü öküzgözü şeref sözü atalar sözü namus sözü atasözü dürzü haymana öküzü Tibet öküzü ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz, 2004
3
Sefiller (Türk ve Dünya Edebiyatından Seçmeler-12):
Masanın başına iki rahat koltuk konmuştu. Bunlardan biri, Jilnorman dede, diğeri ise Jan Valjan içindi. Marius'un dedesi oturdu, öteki koltuk boş kaldı. Herkesin gözü Mösyö Foşlövan'ı aradı. O, burada değildi. Marius'un dedesi, uşağı Bask'a ...
4
Koltuk: Mizah hikâyeleri - Sayfa 62
Bir gün çağırdı: — Çok teşekkür ederim, dedi, sizden çok memnunum... Çalışan kazanır. Kapıcılık size lâyık bir iş değil. Sizi, öbür vazifelerinize ilâveten fabrikama müdür yapıyorum. Müdür mü?... Şaşırmıştı. Çoktan beri gözü hep müdürlükte idi.
5
Yayinlari - 93-96. sayılar - Sayfa 267
Bu sektör içerisindeki dokulardan hasıl o- lan yapraklar ve koltuk altı gözleri tetrapkvddirler, (a) gövdenin işaret olunan kısımdaki bir enlileme Kesitini göstermektedir. Böyle bir gövdenin tetraploid sektordaki bir koltuk alu gözü bir dal şeklinde ...
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi, 1956
Yanındaki iyice yayılmıştı koltuğa. Kepinden başka ceketinide çıkarmıştı. Elinden bırakmadığı viski şişesinden uzun yudumlaralıyor, ara sıra direksiyondaki çavuşa bir yudumcuk içmesi için şişeyi uzatıyordu. Arkada oturan sivildi. Cip, bozuk ...
Öğrenci olduğu her yönüyle belli olan bu Alman genç, karşısındaki koltuğa oturmak için Letya'ya; „Özür dilerim, koltuk boş mu ... Tren bir salyangoz gibi sessizce ve yavaşça hareket edip yolculuğa devam ederken, Letya'nın bir gözü kitapta bir ...
8
Türkiye'den Doktor Geldi:
Muayeneye başladıklarında halkın genelinde kasık, koltuk altıve boyun bölgelerinde fıtıkların olduğunu görmüşlerdi. Birçok hastanın ... İki gözü katarakt olan hastaların imkânların sınırlılığı sebebiyle ancak tek gözü ameliyat edebiliyordu.
9
Bediüzzaman'la Yaşayan Öyküler:
Mustafa odaya girer girmez Üstad'ın elini öptü ve gözü oturacak bir koltuk veya sandalye amabir şeybulamadı. Yerde aradı, eski bir kilim, karyolanın başucunda da basitbir yer minderi vardı. Bu minderin üzerine dizçöktü,oturdu. – Hoş geldin ...
10
Wemb Yargı Sistemi Vol.012: .
Görev koltukları ile birlikte iniş yaparlar. ... Suç dosyası hakkında görsel kayıt sunumunu, koltuk üzerinde izleyebilirler. Güney ... Renk “Allah'tan korkmayı” hatırlatmalı. Koku, nötr. Yargı odasında duygu yok. Duvar, taban, tavan desensiz. Gözü ...
