터키어에서 ÖDEVCIL 의 뜻은 무엇인가요?
터키어 사전에서 «ödevcil» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
터키어 사전에서 ödevcil 의 정의
숙제 숙제에 첨부되어 숙제를하기를 좋아하는 학생. ödevcil Ödevine bağlı olan, ödevlerini yerine getirmeyi seven, vazifeşinas.
터키어 사전에서 «ödevcil» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
«ÖDEVCIL» 관련 터키어 책
다음 도서 목록 항목에서
ödevcil 의 용법을 확인하세요.
ödevcil 에 관련된 책과 해당 책의 짧은 발췌문을 통해 터키어 서적에서 단어가 사용되는 맥락을 제공합니다.
1
Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 523
ÖDENEK, tr. ödemek'ten ödenek (ödenmesi gereken). Ödenmek, ödenti, ödeşmek, ödetmek, ödev, ödevcil, ödevli bg. sözcükleri hep ödemek eyleminden. ÖDEV, tr. ödemek (bk.)ten öd-e-v/ödevTM Anlam genişlemesiyle: ödenmesi gereken, ...
İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991
2
Yazılar 1936: Alman faşizmi ve ırkçılığı - Sayfa 208
Biletçi, mantığı yerinde, aklı başında bir adam olduğu için mi 50 kuruş ceza verecek?.. [Orhan Selim / Akşam, 5.9.1936] Vazifeşinas : ödevcil, işini bağlı; Muzaffer : zafer kazanmış, utkulu. BEKÇİ PARASI İstanbul'un mahalle bekçilerine bir çeşit ...
3
Sade Türkçe kılavuzu - Sayfa 172
VAZİFE 1. Ödev, boyun borcu: Vatan hizmeti bir vazifedir = Yurt hizmeti bir ödevdir. 2. Görev, iş: Bugün vazifem yok = Bugün görevim (veya işim) yok. VAZİFEDAR Görevli. VAZİFEŞİNAS Ödevcil, işine bağlı. VAZİYET Durum. VECA Ağrı, sancı.
4
Konuşma dili ve Türkçenin söyleyiş sözlüğü: bir deneme - Sayfa 299
ödenek ödenmek ödenti öde§mek ödetmek ödev ödevbilgisi ödevcil ödevlemek ödevlenmek ödkesesi ödlek ödleklik ödül ödüllendirmek ödün ödünc ödünleme ödünlemek ödünlü ödünsüz ödyometre öf öfke öfkelendirmek öfkelenmek öfkeli ...
5
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 806
... herhangi bir uğraş dalında bulunan kimselerin birbirleriyle ve başkalarıyla olan işlerinde tutmaları gereken yolları ve yerine getirmek zorunda bulundukları ödevleri konu alan bilim dalı, eş. deontoloji. ödevbilim b. a. »> ödevbilgisi. ödevcil s.
6
Türkçe yazım kılavuzu - Sayfa 166
... öhö ölçülemek ödenti ögrenek ökçe ölçülemek ödesmek ögrenilmek ökçeçene ölçülmek ödetmek ögrenim ökçeli ölçülu ödev ögrenimli ökçesiz ölçülülük ödevcil ögrenmek öke ôiçum ödevli ögrenmelik ökelik ölçumlemek ödkesesi, -ni ögreti ...
Feridun Narin, Erdinç Uzun, 1984
7
Fjalor turqisht-shqip: 15,000 fjalë - Sayfa 277
2) shërbim; punë. ödevcil mb. i bindur; i dëgjueshëm (për detyrat që merr). ödevli mb. i ngarkuar me detyrë. ödlek mb. frikacak; burracak; tutës; i tutshëm; i frikshëm. ödül e. 1) çmim (që i jepet dikujt). 2) shpërblim. odüllendirmek f. 1) shpërblej.
8
Türkisch-deutsches Wörterbuch - Sayfa 1208
(sachlich) Nicht-Zuständig-Sein n vazifesjnas [ ] pflichttreu, pünktlich und korrekt arbeitend, gewissenhaft *ödevcil vazifesjnaslik [ ] Pflichttreue, Gewissenhaftigkeit, Korrektheit, Pünktlichkeit/ vazifeten [•-••] z. va. Adv. in dienstlicher Eigenschaft, ...