터키어에서 ONURUNA YEDIREMEMEK 의 뜻은 무엇인가요?
터키어 사전에서 «onuruna yedirememek» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
터키어 사전에서 onuruna yedirememek 의 정의
누군가를 존중하고, 양립 할 수없는 불명예스러운 사건이나 행동에 반응하고, 자립을 자제하는 것. onuruna yedirememek Bir kimse, kendine duyduğu saygıyla bağdaşmayan ve onur kırıcı olay veya davranışlar karşısında tepkide bulunmak, kendine yedirememek.
터키어 사전에서 «onuruna yedirememek» 의
원래 정의 보기를 원하면 클릭하세요
한국어 사전에서
자동 번역 보기를 원하면 클릭하세요
«ONURUNA YEDIREMEMEK» 관련 터키어 책
다음 도서 목록 항목에서
onuruna yedirememek 의 용법을 확인하세요.
onuruna yedirememek 에 관련된 책과 해당 책의 짧은 발췌문을 통해 터키어 서적에서 단어가 사용되는 맥락을 제공합니다.
1
Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 434
İngiltere ve Kanada'da 28, 349 gramlık ağırlık ölçüsü birimi. onur a. ... Onuruna yedirememek kendisine karsı ... bularak üzülmek, bu yüzden tepki göstermek. onurlandırmak ( -ı ) Onur kazandırmak, onurunu artırmak, "şereflendirmek. onurlu s.
Türk Dil Kurumu, Kemal Demiray, Muammer Bakr, 1977
2
Her yönüyle Yahyalı - Sayfa 84
... demek: Gerçekleşmeyecek bir işi uygun görmek. omuz silkmek: Umursamamak. onuruna yedirememek: Başkasının kendine yaptığı işi onur kırıcı sayarak tepki ile karşılamak. oralı olmamak: Anlamazlıktan gelmek, önemsememek, görmemiş ...
Veli Türkmenoğlu, Sami Köşker, 1992
3
Türkiye Türkçesi ad işletimi (biçim bilgisi) - Sayfa 469
... ocağına su salmak / okka altına gitmek / oldu bittiye getirmek / oltaya takılmak / oluruna bırakmak / omzuna binmek / ona tasa, buna tasa, erin öldü ona da mı tasa / onuruna yedirememek / oynayan taşa ayak basmak / oyuna gelmek vb.
4
Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 284
Ben onun ayağına gitmekten de yüksünmem) • Kendine (onuruna) yedirememek [Kendisine yapılan veya kendisinin başkasına yapması istenen bir işi haysiyet kırıcı bulmak] (Mecliste bu memlekete faydalı olabilecek çok sayıda değerli kimse, ...
5
Monte Cristo Kontu (Gençler İçin Seçme Eserler-20):
Hıçkırıkları boğazında düğümlendi. Mektubu kalbinin üzerine koyarak oğlunun koluna girdi. Kendisinin bile ummadığı soylu ve dinç adımlarla merdivenleri indi... O YİRMİ ALTI ğlunun korkaklığını onuruna yediremeyen Morcerf, düellonun ...
6
Afrodit Buhurdanında Bir Kadın
... ve yengesinden istemeği onuruna yediremiyordu. Nurten Avrupadan dönmüş olsaydı, kazayı mutlakduyacak, koşacaktı. Ve,Yıldız, birdenbire Osmanın zengin hısımını düşünmüştü. O, bugün, direktörü bulunduğu sosyetenin yarı hissesine de ...
Onuruna yediremedi. Küsen o idi. Amerika macerası, epey olaylı geçmişti. Tenet, Müller, George W. Bush görüşmeleri, Haiti tatili, İkiz Kuleler'in devrildiği acılı günler... Son Şeho operasyonunda Tenet'in rolüvar mıydı?Ya Elizabet'in?
8
Langenscheidt Pocket Turkish Dictionary: Turkish-English, ... - Sayfa 180
... her, its. onuncu tenth. onur hono(u)r, dignity, self-respect; •una dokunmak (b-nin) to hurt s.o.'s pride; -una yedirememek not to be able to stomach. onurlnndirmak to hono(u)r. onurlu self-respecting, dignified. onursal honorary: ~ Qye honorary ...
9
Efendi: Beyaz Türklerin büyük sırrı - 1. cilt - Sayfa 212
Garbî Trakya Muvakkat Hükümeti'nin Genelkurmay başkanıydı ! Basra yakınlarında savunduğu Şuaybe cephesini kaybetmeyi onuruna yedirememiş, silahıyla intiharı yeğlemişti. İttihatçıların bireysel tarihi, kahramanların serüvenlerine 212.
10
I. Ulusal karşılaştırmalı edebiyat sempozyumu: 06-08 ... - Sayfa 302
Kayıkçı Vasudeva'nın yanında kalır ve ondan nehrin sırrını öğrenir. • Sergi Baba nişanlısının ihanetini gururuna yediremeyip toplumdakilerin alay dolu bakışlarının onurunu rencide edeceğini düşünerek her şeyinden vazgeçip manastıra gider.
«ONURUNA YEDIREMEMEK» 단어를 포함하는 뉴스 기사
다음 뉴스 기사의 맥락에서 국내 및 국제 언론이 말하는 내용 및
onuruna yedirememek 단어를 사용하는 방법을 알아보세요.
Bize o kadar yabancı ki...
O gün gazetelerde ''Hatayı onuruna yediremeyen Japon mühendis intihar etti'' manşeti atıldı. Biz ise hiç bir şey anlamadık zira ''Hatayı onuruna yedirememek'' ... «Bolununsesi, 10월 15»
