TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «BÖĞÜRTLENLIK»
Ketahui penggunaan
böğürtlenlik dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan
böğürtlenlik dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.
1
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 199
böğürtlenlik bölüngü larında, bahçe çitlerinde, ormanların kimi yerlerinde kendiliğinden yetişen, yapraklan halk hekimliğinde pekliğe karşı kullanılan, dikenli bir çalı. 2 bu bitkinin önce kırmızı iken olgunlaştıkça kararan, küçük taneciklerden ...
2
İnce Memed 4 - 4. cilt - Sayfa 140
Yanyana bir böğürtlenliğe düştüler, adam: böğürtlenlikte yitti gitti. Böğürtlenlik çok sıktı ve böğürtlenlerin uzun dalları her yanı sarmışlar, adım atacak en küçük yer bırakmamışlardı. Memed, gözleriyle böğürtlenliği aradı taradı, adam bir daha ...
3
Dil kılavuzu - Sayfa 82
... böcek) böcül böcül (gözlerini iki yana don- dürerek) bog lörümcek) bogler bogür, -grü bögurmek bögürtlen" dikendutu Bögürtlen bogürtlenlik bögürtmek bögürtü bögürüf böke° jampiyon" bökelik° sampiyonluk" böldürmek böte bölek" hizip, ...
4
Türkiye'de halk ağzindan söz derleme dergisi - 5. cilt - Sayfa 59
... mülemek, öğürmek. böğürtlen : bük, bük üzümü, fiske, fuska, gercik, göğemecik, göyen, gür, gürüz, ilmen, itüzümü, karamana, karamık, kapına, karantı, kedi dudu, kür, mora, yerdutu. böğürtlenlik : pasran, temel. bölge : timar. bölme : candal, ...
5
Doğu Rodop türk ağızlarının sözlüğü: turc-français - Sayfa 51
Böğürtlen// ronce; mûre sauvage. bö'rtlannik/bö'rtdânnik/bö'rttaımik is. Böğürtlenlik // ronceraie. brak- f. Bırakmak// laisser; abandonuer, quitter; divorcer (le mari). brakdır-/braktıı> f. Bıraktırmak// faire laisser; faire divorcer (le mari). brakıl- f.
Mefküre Riza Mollova, 2003
6
Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 102
Böğürtlenlik (böğürtlen denen bitkinin çok olduğu yer)... BÖLGE, tr. bölmek'ten böl-ge/bölge (bölünmüş bir yer, yöre, bütünün belli bir kesimi, bk. Bölmek)TM Bölgeci, bölgecilik, bölgeselTM BÖLMEK, tr. böl (ayırma, kesme, üleştirme, bir bütünü ...
İsmet Zeki Eyuboğlu, 1991
7
İmlâ kılavuzu - Sayfa 70
... budalalik,-gi böceklik,-gi bösmek budama böcül böcül böyle budamak bögür,-grü böylece budanma bögürme böylelikle budanmak bögürmek böylesine budatmak bögürtlen Brahma Buddha bögürtlenlik,-gi Brahmanizm Buddhist bögürtmek ...
8
Yayinlari - 59-63. sayılar - Sayfa 202
Rubus - türlerinin kuvvetli bir şekilde poliploidi gösterdikleri ve yine Avrupa böğürtlenlerinin pseudogamie'ye temayüllerinden evvelce bahs edilmişti (58, 126). Buna rağmen bugünkü ahududu ve böğürtlen çeşitlerimizin büyük bir kısmı (Cetvel ...
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi, 1954
9
Sporculuk ve avcılık hatıralarım - Sayfa 56
Bazı yerlerinde, çalı ve böğürtlenlik var. Silâhı birkaç kere omuzladım, biraz kundağın uzun gelmesine rağmen pek fena değildi. (Kok) ismindeki köpek iyi terbiye görmüş. Korucunun bulgarca .verdiği her emri yapıyor. (Kok) daha izde -"S 'C- ...
Sait Selâhattin Cihanoǧlu, 1971
10
Gün döndü: roman - Sayfa 41
Kendi kendine akıyordu; o şırıltısı olmasa, o koyulmuş karartılı, arada çakışlı parlamalı kendini göstermişliği olmasa, gece gece zor inanır insan suların aktığına. !rmağın kıyısında küçük bir böğürtlenlik vardır, onu dolandım, resmimi arandım boş ...
