APAKAH MAKSUD DAYAK KAÇKINI dalam TURKI?
Klik untuk
melihat definisi asal «dayak kaçkını» dalam kamus Turki.
Klik untuk
melihat terjemahan automatik definisi dalam Melayu.
Definisi dayak kaçkını dalam kamus Turki
dipukul, terbiasa memukul, tidak takut hari ini. dayak kaçkını Dayak yemeye alışmış, dayaktan korkmaz kişi.
Klik untuk
melihat definisi asal «dayak kaçkını» dalam kamus Turki.
Klik untuk
melihat terjemahan automatik definisi dalam Melayu.
TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «DAYAK KAÇKINI»
Ketahui penggunaan
dayak kaçkını dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan
dayak kaçkını dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.
1
Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 112
Dayak arsızı: Dayak yemeye alışmış, ondan korkmaz olmuş çocuk. Dayak/sopa atmak: Dövmek Dayak düşkünü: Dayak yemekten hoşlanan; dayak yemeyi hak eden. Dayak kaçkını: Dövülmeyi hak eden. Dayak yemek: Dövülmek.
2
Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...
DAYAK ARSIZI : Çok dayak yemekten ötürü dayaktan korkmaz olmuş, arsızlaşmış. «Çocukları dayak arzısı oluncaya kadar döv- memelidir.» DAYAK ATMAK : Dövmek. DAYAK KAÇKINI (DÜŞKÜNÜ) : Dayak yemeği hak etmiş kimse. DAYAK ...
Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975
3
Dil kılavuzu - Sayfa 122
davranmak" muamele etmek davudi davul" tabil davulcu davulculuk Davulga davul zuma Davut Davutlar davya dixi kerpeteni0 dayak" payando dayak arsizi dayak atmok dayak düskünü dayak kackini dayaklamak dayak yemek dayali" ...
4
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 164
... kadını evinin kadını iş kadını hayat kadını ev kadını çamaşır azgını yaprak kını tımarhane kaçkını dayak kaçkını mezar kaçkını mahalle çapkını yalıçapkını su baskını su taşkını natır nalını çırpını çırpını izabe fırını hava gazı fırını elektrik fırını ışık ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz, 2004
Seni dayak kaçkini seni! Salon buzluk gibi soguktu. Müdür, ipek mendilini yakasina sokuyor, habire terini kuruluyordu. Fabrika önünde, boyunlannda pankartlar, islerinden atilmig igçiler dolagiyordu. — Azimliyiz, hakkimizi alacagiz... — Ölürüz ...
Dayak kaçkını. Şamar alışkanı. Şimdi olmuş bir kol çengi. Gülüyor. Söylüyor. Sesleniyor dört bir yana. «Kurtuldum. Kurtuldum!» Bir tarla faresi, konuşuverse insan gibi dese «Sakat kız, ne oldu sana?» hepsini anlatacağım. Hemen. Dur, aman ...
7
Türkçede mecazlar sözlüğü: 700 sınıfa ayrılmış 5000 madde - Sayfa 56
Dayak kaçkini, dayagi haketmi§ kimse. Ele avuca sigmaz, söz dinlemez, zaptedilmez. § Basnia çikmak (Birinin - ), §imanp birine kar§i saygisizca dav- ranmak. Bastan cikmak, ahlâki bozulmak. HAYRANLIK Göz kamastirmak, hayran etmek.
8
Nilgün: roman - Sayfa 35
Şamar değil adamakıllı dayak istersin! Hürmetsizliğe gelemezmiş? Bu kız, bir tımarhane kaçkını! Gözleri de, bacakları da, omuzları da, hepsi de kendisinin olsun! Yürüdüm, salondan çıktım. Lânet bir daha selâm verene! Hem böyle oluşu bir ...
9
Papeloǧlu: Yerli roman - Sayfa 163
Bahusus, bir iki gün evvel, başlarında, medrese kaçkını bir yobaz bulunan yirmi, otuz kişilik bir kalabalığın kendi evinin önüne kadar giderek, cam ... Durup dururken, pir aşkına ölmek, veya dayak yemek vergi kâtibinin ise hiç işine gelmiyordu.
Ercüment Ekrem Talu, 1937
10
İngilizce-Türkçe çağdaş iş dünyası sözlüğü - 1. cilt - Sayfa 508
LAM / n / kaçış, tüyme. LAM / v / dayak atmak, darbe indirmek to be on ttte - sırra kadem basmak; to take it on the - sıvışmak. LAMB / n / kuzu. kuzu eti; masum; ... LAMSTER / n / hapishane kaçkını. LAN / n / küçük bir alanda (örneğin, bir dizi ofis) ...
Ender Gürol, Ali Kılıçlıoğlu, 1994
