TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «DEPRENME»
Ketahui penggunaan
deprenme dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan
deprenme dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.
1
Kur'an Okumaları-5: Kısa Sûrelerin Sınırsız Dünyaları - Sayfa 144
Beka yatırımının arsası olarak, uygun bir seçim değildir kısacası . Hem, öyle bir deprem sûretinde deprenir ki, ona yüklediğimiz bütün ağırlıkları dışarı atar . Ne 'biz gitsek de arkamızda kalacak' dediğimiz malı mülkü arkamızda bırakır; ne de ...
2
XIII, [i.e. On üçüncü] asirdan günümüze kadar kitaplardan ...
Deprenmek : [Bk. I, II] Hareket etmek, harekete gelmek, kımıldamak. § Dört nesne ululuğa delildir; biri, izzetle deprenmek. (Si. Da. XIV. 1 12-1) § Heybetinden anlara bir heybet-i azînıe hasıl olurdu ve gelenler edebleriyle deprendiler. (Si. Da.
İÇ DÜNYASINDA HERHANGİ BİR SIZI, ruh ikliminde herhangi bir deprenme hisseden her insana adres olarak yabirhastanenin psikiyatri kliniğinin yahut bir psikiyatristin muayenehanesinin gösterildiği bir devirde yaşıyoruz. Uykusuzluk ...
Maral kafesinde kulak kesilmiş dinliyorduki, aklında birden birfikir belirdi. Kadınerkek kalabalıkinsanlar idiumudun adı.Ahada deprenme zamanı...Okkalıbir besmele çeken Maral, hızla kendini kafesinsağ tarafına savurdu. Eyer kaydı, dengesi ...
5
Savaş Yazıları 1 - Sayfa 20
Bu başlangıç, insanlık sulh ve selamet devresinin resmen can çekişme ve deprenme haletine geçmesidir. Bundan tam beş buçuk ay evvel, eseflerle ölüme mahkum gördüğüm sulh kızını, bence artık RusAlman anlaşması tarzında hesap dışı ...
Necip Fazıl Kısakürek,
2014
6
Kader Risalesi: - Sayfa 145
... asıl ve esas hakikat-i zaman: zamanın gerçeği harekat: hareketler ihtizaz: deprenme, titreşim, lerze istinsah: nüshasını çıkarma, çoğaltma kâinat: evren, yaratılmış herşey kudret: güç, iktidar Levh-i Mahfuz-u Azam: herşeyin bütün ayrıntılarıyla ...
Bediüzzaman Said Nursi,
2012
7
Ebū Ḥayyān, Kitābu'l-Idrāk li lisāni'l-Etrāk: fiil : ... - Sayfa 661
Kİ tepren- ~ depren- "deprenmek, kımıldanmak" (Ar. teharreke) deprendi V15a20 (^İjL) DaB-RaN-DyY, D21b9 {^JL) (ayr. bkz. CAFEROĞLU, 33). teprendi VI 2a 15 (tfi£) TaB-RaN-DyY, D 17a 15 (^i^) (ay- bkz. CAFEROĞLU, 101). < tepren- ...
8
XIII. [i.e. On üçüncü] yüzyıldan beri Türkiye Türkçesiyle ...
44) yer deprenmek : Yer sarsılmak, hareket-i arz olmak. § Tanrı Taâlâ dilerse ki bir şehirde veya bir vilâyette yer deprene j . . . (Tebareke. XIV. 46-2) Ki yer deprene ditreye kan âdil Şunun gibi ki hiç şerhetmeye dil (Muham. XV. 300) § Zelzele «J ...
Ömer Asım Aksoy, Dehri Dilçin,
1972
9
Essays on Islamic Civilization: Presented to Niyazi Berkes - Sayfa 129
Yeriinden deprenme. Ben us bu daga çıkaram. İsiim vardur goriirem, us katuna geliirem' dedi. Bakaram dag yiiksek, depesine goz erismez, içi dolu yırtıci canavardur. 'Ana nice çıkila ?' dediim. Korktum. Her taraftan harami hiicum ede sandum ...
Niyazi Berkes, Donald Presgrave Little,
1976
10
Eğil Dağlar - Sayfa 142
Bu intizarlarındaki672 muammanın iki mânâsı vardır, biri malûm, istilâ kör ve sağır bir hayvandır, sokulduğu yerden ancak defedilmekle çıkar, tehlikeyi ne görür ne de işitir, yalnız derisine temasla hissedebilir, o zaman yerinden deprenir.