APAKAH MAKSUD GÖZÜNÜ HIRS BÜRÜMEK dalam TURKI?
Klik untuk
melihat definisi asal «gözünü hırs bürümek» dalam kamus Turki.
Klik untuk
melihat terjemahan automatik definisi dalam Melayu.
Definisi gözünü hırs bürümek dalam kamus Turki
mahu terlalu banyak, mahu terlalu banyak. / Terlalu banyak kemarahan. gözünü hırs bürümek Çok fazla istemek, aşırı istemek. / Çok öfkelenmek.
Klik untuk
melihat definisi asal «gözünü hırs bürümek» dalam kamus Turki.
Klik untuk
melihat terjemahan automatik definisi dalam Melayu.
TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «GÖZÜNÜ HIRS BÜRÜMEK»
Ketahui penggunaan
gözünü hırs bürümek dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan
gözünü hırs bürümek dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.
1
Türkçenin nakısları: atasözleri, deyimler, tekerlemeler, ... - Sayfa 99
167 Gözünü (kin, kan, hırs) bürümek. Öç almaktan başka bir şey düşünemez olmak; adam öldürecek kadar öfkelenmek; aşırı istekli olmak, çok öfkelenmek. "Amma Moskof kini gözünü bürüyüp memleketi altından kalkamayacağı bir maceraya ...
Kâzım Yetiş, Sâmiha Ayverdi, 1993
2
Tahir ile Zühre (Türk ve Dünya Edebiyatından Seçmeler-19):
Bu ferman üstüne göz göze gelince baba oğul gözyaşlarını tutamadılar, Tahir deruni dilden bir ah çekip: Deryadan gemi geldi Dünyanın gamı geldi Baba ... Bilinmez dostlar bazı haller, insanoğlunun gözünü hırs, kibir, gurur bürümeye görsün.
3
Elele büyüttük sevgiyi: şiirler - Sayfa 88
... ve o dünyasının da özlemini duyabiliyorsa gözünü hırs bürümez siyaset adamının... Kişisel siyasal hırsı uğrunda topluma insanlığa kıymaz. Ama gerektiğinde toplum uğruna insanlık uğruna insan uğruna kendi siyasal yaşamına kıymayı göze ...
4
Kim bu Ecevit? - Sayfa 396
... da özlemini duyabi- liyorsa gözünü hirs bürümez siyaset adammin... Kijisel siyasal hirsi ug- runda topluma insanliga kiymaz. Ama gerektiginde toplum ugruna in- sanhk ugruna insan ugruna kendini siyasal yasamina kiymayi göze ala- bilir.
5
Derleme sözlüğü ve kavramlar dizini - 1. cilt - Sayfa 1511
... deme, gösterme, söyleme, sunma, uyandirma, verme, yasatma ( kendisine, kendisinde bir seyler » ); bulunma, olma ( gözün- de, kendisi için, ... yetirememe, yetistirmeme ( güç, para ~ ): a) alma; basma, bürüme, kapama, kaplama, sarma ( * göze * gönlünü, içini, yüre- gïni hirs * gözünü [kan] * yüzsüzlügu ele ~ ); sikilmazsalma, utanmazlasma, yirtiklasma, yüzsüzlesme / aldirmama, aramama, bakmama, ...
6
Küçük Ağa Ankarada - Sayfa 108
Gözleri yeniden çakmak çakmak olmuştu, yeniden Küçük Ağa'nın gözlerini bulmuştu: — Derler ya, Küçük Ağa... aynen böyle fit verirler sağa sola. Benim Ankara'da seksen ... Benim gözlerimi onlarınki gibi hırs bürümemiş. Körükörüne inat ...
