TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «HELECANLANMAK»
Ketahui penggunaan
helecanlanmak dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan
helecanlanmak dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.
1
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 493
0 hele bak şaşkınlık elirtmek ya da dikkati çekmek için söylenir, ör. Hele bak, neler olmuş! hele şükür beklenen sonuç alındığında söylenir, helecan a. Ar. yürek çarpıntısı, helecanlanmak (nsz) Ar. T. yürek çarpmasına uğramak, yürek çarpıntısı ...
2
Can pazarı: roman (tam metin) - Sayfa 140
Kalkplerdeki yeni hayatla helecanlanmak arzusu kaynıyor. Artık biz, eskiden düğüne gider gib; birbirimiz için giyinmiyoruz. Erkeklerimizin gözlerinde de çeşitli çiçekler arasında uçuşan birer arı haşarılığı var. Ben bu yeni hayata düştüm. Kalbim ...
Hüseyin Rahmi Gürpınar,
1968
3
Dil kılavuzu - Sayfa 235
... helalli helallik helal olmak helalü hos. olsun helalzade hele hele bak hele bir helecon çarpinti" helecanlanmak hele hele Helen Heleniit, -ti (TS: Helenist) Helenistik Helenizm hele fükür helezon0 salyangpz", salyangoz ka- nali° (gövb.) ...
4
XIII, [i.e. On üçüncü] asirdan günümüze kadar kitaplardan ...
230) Dalbınmak, (Talbmmak) : [Bk. I] Helecanlanmak, çırpınmak. Dil ü can murgı talbınur kafeste Seher şem'i gibi can bir nefeste (Mih. XV. 169) Dalbınur canım, o sevdiğim benim Her kaçan kim ata binüp at çapa (D. B. XVI. 37) Dalka : Dalga.
5
Yeni hikâyelor - Sayfa 12
Çıkmaz halkından kötürüm seksenlik Rukiye hanım, yangın var sanmış, «Kimse beni düşünüp kurtarmaz, yamar giderim» diye helecanlanmış.. Şimdi yattığı yerden, tâ derinlerden sağa sola beddua ediyor. Gebe Ayten hanım ise, korkudan, ...
6
İki münakkit şair ve iki şaheser - Sayfa 24
... benim anladığım felckse sureti güzel görünür amma pek fenadır. Felek, içindeki resimleri çabuk çabuk geçen hayal fanosunun çenberine benzer. Saki, bize şarap ver ki tecrübeler öğrenen gönül işin sonunu düşünerek helecanlanmaktadır.
7
Beyzade-paşazade: Beyzade-paşazde 1930-1990 - Sayfa 231
... sevincinden bir ayılıp, bir bayılmıştı. Bu arada, olaydan haberi olup da kendisine bilgi vermeyen Sırrı Bey'e de epeyce takılmıştı. Saliha Hanımefendi öylesine coşmuş, öylesine helecanlanmış idi ki, gece karanlığında yer alan patırdı — 231 —
8
Diccionario español-turco - Sayfa 204
... más pasó? heleean [hels'd3an] S. palpitación (de corazón). helecanlanmak [heled3oinlan'mak] i. sentir palpitaciones. Helen [he'1an] a. S. heleno. Helenist [hels'nIst] S. helenista. Helenistik [helcnIs'tIc] a. helenistico. Helenizm [hels'nIzm] S.
Carmen Uriarte, Sonsoles Taltavull Cañete, Bilge Cerah Sunal,
2011