APAKAH MAKSUD PENÇE PENÇEYE GELMEK dalam TURKI?
Klik untuk
melihat definisi asal «pençe pençeye gelmek» dalam kamus Turki.
Klik untuk
melihat terjemahan automatik definisi dalam Melayu.
Definisi pençe pençeye gelmek dalam kamus Turki
datang ke cakar cakar untuk melawan, untuk membunuh. pençe pençeye gelmek Kıyasıya, öldürürcesine dövüşmek.
Klik untuk
melihat definisi asal «pençe pençeye gelmek» dalam kamus Turki.
Klik untuk
melihat terjemahan automatik definisi dalam Melayu.
TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «PENÇE PENÇEYE GELMEK»
Ketahui penggunaan
pençe pençeye gelmek dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan
pençe pençeye gelmek dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.
1
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 844
pencere penye ceza alanı içindeki kuraldışı davranışlar sonucu verilen ceza vuruşu sırasında topun konulduğu, iki kale ... Çocuğun yanağı pençe pençe kızarmıştı, pençe pençeye gelmek öldüresiye dövüşmek, pençe vurmak 1) (yırtıcı hayvan) ...
2
Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 461
Pençe vurmak ayakkabıya pençe çakmak. pençelemek (-i) I. Pençesiyle vurmak, kapmak, yakalamak. 2. Ayakkabıya pençe çakmak. pençeleşmek (nszy/-e) I. Pençe pençeye gelmek, kavga etmek. 2. mec. Uğraşmak, "mücadele etmek.
Türk Dil Kurumu, Kemal Demiray, Muammer Bakr, 1977
3
Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...
«Bilmem, o aralık hoca mı bağırdı, yoksa kalfa mı birini dövdü, Feyzi o tarafa balonca seri bir pençe attım.» Ahmet Rasim. PENÇE PENÇEYE GELMEK : Kıyasıya dövüşmek .«Kardeşi ile pençe pençeye gelmeye gönlü bir türlü razı olmamıştı.
Hamidoğlu Fethi Gözler, 1975
4
Yaşama Felsefesi: Bütün Yapıtlarına Doğru - Denemeler
Pencereler. I. Pencereli,. Penceresiz. Penceresiz yer mezarı andırır. Penceresizlik: soluk alamayış, kapanıklık, gömülmüşlüktür. Nerde pencere yoksa orda boğulası gelir insanın. Nitekim İzlanda dilinde “vindauga” (“hava-gözü”) denir ...
5
Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 304
Pençe atmak: 1) (Yırtıcı hayvanlar için) Ön ayaklarıyla saldırıp vurmak. 2) Gücüne güvenerek bir şeyi elde etmeye çalışmak/ girişmek. Pençe pençeye gelmek: Kıyasıya, öldüresiye dövüşmek, pençeleşmek. Pençesine düşmek: Eline düşmek, ...
6
Karşi pencere: hikâyeler - Sayfa 89
Biraz sonra sabahlığını giymiş olarak geldi. Kitabındaki öyküler, bir sinema şeridi gibi gözlerimin önünden geçti. Bu kadın, cinsel açlığın pençesinde sarsılıp titreyen bir insandı herhalde. Bardağını alıp, amerikan bara gidince, yerimden kalktım ...
Yine rüyada pencere görmek, düşmanı kahretmeye, akranına üstün gelmeye, ümit ettiği şeye kavuşmaya, işlerini sevinç içinde yürütmeye işâret eder. Düşmanı bulunanbirisinin, pencereye uzaktan bakması, düşmanınagalip gelmesine işâret ...
Ali Budak, Yusuf Belbağı, 2014
8
Pençeli adalet - Sayfa 71
ADALETİN PENÇESİ İlk duyduğum günden beri, kulağımı tırmalayan bir söz var. Çok yıllar önce toplumda ... Yasalar caydırıcı olmalı ki, her önüne gelen, kendi üstünlüğüne güvenerek, başkalarının haklarına el atmasın. Öteyandan yasaları ...
9
Pencere: 4 [i.e. dörti radyo oyunu - Sayfa 6
I. ERKEK — Şu da var: Ağabeyin geldi, annen de pencereye karşı yatıyor ya, camdan gördü tanıdı diyelim.. Yatağa düşmeden önce, kapının anahtarını camdan uzatırdı. Şimdi kalkamıyor. Ağabeyin de, anahtar olmayınca geri döndü tabiî.
10
Yayinlari - 176-183. sayılar - Sayfa 43
Bu bakımdan uzunluğu 4 m ve daha küçük olan odalar için duvar ortasına gelmek üzere uygun boyutlu bir pencere yan yana gelen iki küçük pencereye nazaran daha uygundur. Kapı ve pencere üstlerinin ayni seviyede olması ve kapıların en ...
Ankara Üniversitesi. Ziraat Fakültesi, 1961
