APAKAH MAKSUD TOKAÇLANMAK dalam TURKI?
Klik untuk
melihat definisi asal «tokaçlanmak» dalam kamus Turki.
Klik untuk
melihat terjemahan automatik definisi dalam Melayu.
Definisi tokaçlanmak dalam kamus Turki
untuk membakar (untuk membasuh) untuk mengalahkan. tokaçlanmak (Çamaşır) Tokaçla dövülmek.
Klik untuk
melihat definisi asal «tokaçlanmak» dalam kamus Turki.
Klik untuk
melihat terjemahan automatik definisi dalam Melayu.
TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «TOKAÇLANMAK»
Ketahui penggunaan
tokaçlanmak dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan
tokaçlanmak dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.
1
Türkçede ses yansımalı kelimeler: inceleme, sözlük - Sayfa 656
TSöz 4. tokaç Topragi pekiçtirmek için kullanilan agaç tokmak. (Kemaliye -Ezc; Alasehir -Mn; Çermik -Dy) DS tokaçlamak Tokaçla dövmek. TSöz tokaçlanmak Tokaçla dövülmek. TSöz toka etmek 1. Iki kar§ilikh parçayi getirip birbirine dayamak ...
Derede tokaçlanmak mı? Kilimin canma minnet. Suya sabuna değince solmak laf mı, bir kat daha dirileşir. Ama ötekine berikine yalvararak ta, yayla köylerine yün göndermek, götürecek adama boyaların adlarını birer birer belletmek.
Bedri Rahmi Eyuboğlu, 1987
3
Bilim ve edebiyat - Sayfa 125
Bir derede evin yeni veya eski dokumalarının yıkanıp tokaçlanması anlamına geliyor. Dünya teknoloji tarihinde su değirmenlerinin tahıl öğütmeden sonra kullanıldığı ikinci işlem, kassarın insan eli veya ayağı yerine değirmene uygulanan ...
4
Çayönü'nden Ergani'ye, uzun bir yürüyüş: tarihi olaylar, ... - Sayfa 546
Ya kışları? Bizim için kışın güzelliği ava gitme, kuş tutma, karda kayma ve çeşitli oyun oynamalardı... Bunların yanında kış demek bizim için; soğuk, damın /oğlanması. s/vı'iUerin tokcıç\a tokaçlanması, karın kürenmesi, okula gidip-gelirken el ve ...
5
Yörüklerin yayla hayatı - Sayfa 49
Komşu çobanlarla sözleşmiş olduğumuz gibi, meşe ağaçlarıyla kaplı ormandan ve Süt Dağı'nın dik yamaçlarından yukarıya uzanan taşlık bir güzergâhı Resim - 56: Çamaşırlann tokaçlanması. izleyerek ilerliyorduk. Bizim oğlaklar kendi.