Maksud "üste vurmak" dalam kamus Turki

SEBUTAN ÜSTE VURMAK DALAM TURKI

üste vurmak

APAKAH MAKSUD ÜSTE VURMAK dalam TURKI?

Definisi üste vurmak dalam kamus Turki

untuk menaikkan harga. Untuk menambah, untuk menambah.

üste vurmak Fiyatı artırmak. / Eklemek, katmak.

TERJEMAHAN ÜSTE VURMAK

Cari terjemahan üste vurmak kepada 25 bahasa dengan penterjemah Turki pelbagai bahasa kami.

Terjemahan üste vurmak dari Turki ke bahasa lain yang dibentangkan dalam bahagian ini telah diperolehi menerusi terjemahan statistik automatik; di mana unit terjemahan penting adalah perkataan «üste vurmak» dalam Turki.

• Penterjemah Turki - Cina: 打顶
• Penterjemah Turki - Czech: golpeó la parte superior
• Penterjemah Turki - Corsica: hit the top
• Penterjemah Turki - Hindi: शीर्ष मारा
• Penterjemah Turki - Amhara: ضرب أعلى
• Penterjemah Turki - Rusia: попали в топ
• Penterjemah Turki - Punjabi: atingiu o topo
• Penterjemah Turki - Basque: শীর্ষ আঘাত
• Penterjemah Turki - Frisia: frappé le haut
• Penterjemah Turki - Melayu: memukul bahagian atas
• Penterjemah Turki - Chichewa: traf die Top-
• Penterjemah Turki - Jepun: トップを打ちます
• Penterjemah Turki - Kreol Haiti: 상단 에 충돌
• Penterjemah Turki - Jerman: kenek ndhuwur
• Penterjemah Turki - Vietnam: chạm đỉnh
• Penterjemah Turki - Tagalog: மேல் ஹிட்
• Penterjemah Turki - Marathi: वरच्या दाबा
• Turki: üste vurmak
• Penterjemah Turki - Itali: colpire la parte superiore
• Penterjemah Turki - Poland: uderzył w górę
• Penterjemah Turki - Ukraine: потрапили в топ
• Penterjemah Turki - Romania: lovit în partea de sus
• Penterjemah Turki - Cina: χτυπήσει την κορυφή
• Penterjemah Turki - Afrikaans: druk op die top
• Penterjemah Turki - Swahili: träffa den övre
• Penterjemah Turki - Parsi: traff toppen

TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «ÜSTE VURMAK»

Ketahui penggunaan üste vurmak dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan üste vurmak dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.

Türk lehçelerinde karşılaştırmalı şekil ve cümle bilgisi: ... - Sayfa 109

11/183 (osuv : kançi veya uzun sopa ile vurmak) öñde-n- (öñdenüv) : türlenüv, qulpiruv, ajar: güzellesmek, güzellesmek ... 11/189 saba-la- (sabalav) : urgilav, soqqilav, üsti üstine tepelev: üst üste vurmak dövmek, arka arkaya vurmak. 11/231 ...

M. Metin Karaörs, 2005

Tarama dergisi: Osmanlıcadan Türkçeden söz karşılıkları

Üstermek, Inkâr etmek. Üstesinden gelmek, Uhdesinden gelmek. Üstesinden gelemiyen, Gayri- muvaffak. Üstev, Hâve. Üste vermek, Zarar etmek. Üste vurmak, Zammetmek. Üst gelen, Efdal, muzaffer, mûte- fevvik. Üst gelmek, Muzaffer olmak, ...

Türk Dil Kurumu, 1934

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 1106

3 hayb. karındanbacakhlarda ağız bölgesinin dış yanı. üste a. (değiş tokuşta) malı değerli olana ek olarak verilen şey. 0 üste vermek (değiş tokuşta) malı değerli olana ek olarak Düşey daha vermek üste vurmak 1) fiyatını artırmak. 2) katmak ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Örnekleriyle Türkçe sözlük: S-Z - Sayfa 3022

О ûste istemek : Alacagi d1smda bit sey daha istemek. О ûste vennek .' l. Alis veriste veńlen seye baska bit sey daha katmak. Bit at ñne wenen kimse degismez Alman kótú avradi hòrů de alsa. Капитан 2. Atturmak. о üste vurmak .

Nevin Kardaş, 1995

Türkçede mecazlar sözlüğü: 700 sınıfa ayrılmış 5000 madde - Sayfa 270

Üst perdeden konusma B. Yük- sekten atma. Üste çikmak B. Suçsuzluk. Üste vurmak B. Katma. Üstten B. özensizlik. Üstten almak B. Yüksekten atma. Üstünden atmak B. Kurtulma. Üstünden dökülmek B. Yaki§iksizlik. Üstöne almak B. ödev, ...

Mehmet Ali Ağakay, 1949

Hakas destanı: Altın Çüs : (giriş-metin-aktarma-dizin) - Sayfa 207

hannar 2072, 3779 saphla- (Ust üste) vurmak s.-p 2316 sa palas- saklamak, çarpma sesi çikmak s. 2950 saptir- çarptirmak s. 73 sar- sarmak 8.-Ф 1154, 2573 saraa (agaç) bardak 1185, 1189, 1199, 1445, 1448, 1486, 1524, 1526, 1973 s.

Erdal Şahin, 2007

Adana ve Osmaniye illeri ağızları - 2. cilt - Sayfa 494

bkz. örk : Üstüne doğru. : Üşüşmek. varangelen ver et- ves vidon vuruf\_gelsin : Dokuma tezgâhında gücü ağacından daha yukarıda duran ve aşağı yukarı hareket ettirilerek ipliklerin arasını açıp kapayan uzun ağaç. : Üst üste vurmak, fırlatmak.

Faruk Yıldırım, 2006

Türk lehçeleri grameri - Sayfa 43

quot;bulamak, batırmak", çimçi-lâ- "çimdiklemek", ğımirsi-la- "başka bir işle meşgul olmak", qantar-la- "yemeden içmeden kesmek, çalıştırmamak", quv-la- "kovalamak", nıqta-la- "devamlı dürtmek", savü-la- "bir şeyle üst üste vurmak", ...

Ahmet Bican Ercilâsun, 2007

Basiretu's-Salikin (Erenlerin Kalb Gozu - Sayfa 362

(Bir müslü- man için en uygun yol, vahdet-i vücudun kapısını binlerce kilidi üst üste vurmak ve anahtarlarını bir daha elde edilmemek şeklinde denize atmak suretiyle kapatmaktır. Allah bizi sahte vahdet-i vücudcuların şerrinden korusun. Âmin.

Haci Osman Akfirat, 1974

Özbek Türkçesi el kitabı - Sayfa 29

... niqtä-lä- "devamh dürtmek", sävä-lä- "bir seyle üst üste vurmak", timisqa-lä- "el ile yoklamak, arastirmak", yulqi-lä- "ha diye yoluvermek" -mä- Her türlü fiil tabanina gelir. Tabandaki anlami olumsuzlastiran fiiller 24 Ridvan Öztürk -i- -q-,-k- -lä-

Rıdvan Öztürk, 2005