Maksud "zahmetine değmek" dalam kamus Turki

SEBUTAN ZAHMETINE DEĞMEK DALAM TURKI

zahmetine değmek

APAKAH MAKSUD ZAHMETINE DEĞMEK dalam TURKI?

Definisi zahmetine değmek dalam kamus Turki

untuk memenuhi buruh.

TERJEMAHAN ZAHMETINE DEĞMEK

Cari terjemahan zahmetine değmek kepada 25 bahasa dengan penterjemah Turki pelbagai bahasa kami.

Terjemahan zahmetine değmek dari Turki ke bahasa lain yang dibentangkan dalam bahagian ini telah diperolehi menerusi terjemahan statistik automatik; di mana unit terjemahan penting adalah perkataan «zahmetine değmek» dalam Turki.

• Penterjemah Turki - Cina: 为了值得的麻烦
• Penterjemah Turki - Czech: Para vale la pena
• Penterjemah Turki - Corsica: To worth the trouble
• Penterjemah Turki - Hindi: मुसीबत के लायक करने के लिए
• Penterjemah Turki - Amhara: ل يستحق عناء
• Penterjemah Turki - Rusia: Для стоит свеч
• Penterjemah Turki - Punjabi: Para valer a pena
• Penterjemah Turki - Basque: কষ্ট মূল্য
• Penterjemah Turki - Frisia: Pour la peine
• Penterjemah Turki - Melayu: Untuk bernilai masalah
• Penterjemah Turki - Chichewa: Um die Mühe wert
• Penterjemah Turki - Jepun: トラブルワース
• Penterjemah Turki - Kreol Haiti: 문제 워스
• Penterjemah Turki - Jerman: Kanggo worth alangan
• Penterjemah Turki - Vietnam: Để giá trị rắc rối
• Penterjemah Turki - Tagalog: பிரச்சனையில் மதிப்பில் மேலும்
• Penterjemah Turki - Marathi: समस्या किमतीची
• Turki: zahmetine değmek
• Penterjemah Turki - Itali: Per vale la pena
• Penterjemah Turki - Poland: Aby warta
• Penterjemah Turki - Ukraine: Для варта свічок
• Penterjemah Turki - Romania: Pentru a merita efortul
• Penterjemah Turki - Cina: Για να αξίζει τον κόπο
• Penterjemah Turki - Afrikaans: die moeite werd
• Penterjemah Turki - Swahili: Till värt besväret
• Penterjemah Turki - Parsi: Å verdt bryet

TURKI BUKU YANG BERKAIT DENGAN «ZAHMETINE DEĞMEK»

Ketahui penggunaan zahmetine değmek dalam pilihan bibliografi berikut. Buku yang berkait dengan zahmetine değmek dan ekstrak ringkas dari yang sama untuk menyediakan konteks penggunaannya dalam kesusasteraan Turki.

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 1201

0 zahmet çekmek güçlükle karşılaşıp yorulmak, sıkıntıya katlanmak, zahmet etmek (ya da zahmete girmek ya da zahmete ... yormak, zahmete sokmak birine yorgunluk, sıkıntı vermek ya da masraf ettirmek, zahmetine değmek verilen emeği, ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 393

Zahmete sokmak: 1) Birine kendisi için sıkıntı / yorgunluk vermek. 2) Birine masrafı ödetmek, onu masrafa sokmak. Zahmetine değmek: Verilen emeği karşılamak. Zahmet olmazsa: Rica ederim. Zamana bırakmak: Bir şeyin gerçekleşmesi için ...

Asım Bezirci, 1990

Ticaret sözlüğü: Türkçe, Osmanlıca, Fransızca, Almanca, ... - Sayfa 368

Örneğin bu anlamda "çok sıkıntılı bir iş" denir. SIKINTISIZ. (Os. Zahmetsiz. Fr. Sans pcine, Al. Mühelos. İng. Without trouble, İt. Senza pena, İsp. Sin pena) Yorucu olmayan. SIKINTIYA DEĞMEK. (Os. Zahmete değmek, Fr. Valoir la peine, Al. Der ...

Orhan Hançerlioğlu, 1982

Emma:

Mrs. Ford, onlaraayrıpaket yapabilirsiniz,değil mi?” “Harriet, Mrs. Ford'u iki paket yapmak zahmetine sokmaya değmez.” “Öyleya, değmez.” NazikMrs. Ford,“Hiç zahmetdeğil, efendim,” dedi. “Ama gerçekten, ben deher şeyintekpakette olmasını ...

Jane Austen, 2014

Orta oyunu - Sayfa 91

(göğsünden iter.) Kavuklu — Ne o, olmadı mı? Matiz — Yaramaz, çatlak imanım, çatlak!! Kavuklu — Demek almıyacaksın? Matiz — Yavrum kol sallamak zahmetine değmez. Benim alacağım kelle insan kellesi, hem de sağlam olmalı... Haydi ...

Nihâl Türkmen, 1971

Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi

dırnak dökmek: Ter dökmek, bir iş yapmak için zahmet çekmek. dırpıtrak bolmak: Darmadağın olmak, dağılıp gitmek, dağılmak. dırpıtrak etmek: Darmadağın etmek, dağıtmak. dıza ... Nazar değmek,nazara gelmek, göz değmek. dil çıkarmak:1.

Mehmet Kara, ‎Mehmet Nebioğlu, ‎Cihan Dinar, 2014

Son Devrin Din Mazlumları

Bu saçma sapan (Fantoma) üslûbiyle kaleme alınan yazının garaz ve muradı üzerinde hiçbir tefsir zahmetine değmez. Tâ Temmuz ayında, Aralık ayının faciası hazırlanmaktadır. Basındaki şeriat ve tarikat adamlarına başlayan hücumun bir ...

Necip Fazıl Kısakürek, 2014

Vesikalar Konuşuyor

Bunlardan birincisi, böyle bir üslûp altında cereyan etmez, ikincisi ve üçüncüsü de herhangi bir fayda temin etmez ve böyle bir tertip zahmetine değmez. Bizce galip ihtimal sadece ikidir: Ya, Allah'ın bir cilvesi olarak, mahut siyasî şahıs, basit ve ...

Necip Fazıl Kısakürek, 2014

Buddenbrooklar: Bir Ailenin Çöküşü

Senatör Buddenbrookkararlı bir tavırla,“Bukonuda iki kelime konuşma zahmetine değmez,” dediktensonra, kelebek gözlüğünü aldı ve yeleğinin cebine koydu; ceketinin düğmeleriniilikledi, yerindenkalktı, hızlı, sert ve kendindeneminadımlarla ...

Thomas Mann, 2014

Azap yolları 1 İki Kız Kardeş

Oturup böylece düşünse, o daha kötü; zahmetine değmeyecek. Bazen yaşamak gerçekten çekiciliğini yitiriyor. Derin derin içini çekti, piyanonun kapağını kaldırdı, yan dönüp tek eliyle Skriyabin'in notalarını sökmeye başladı. Bazen on dokuz ...

Aleksey Nikolayeviç Tolstoy, 2014