CO OZNACZA SŁOWO ANDIRIŞMA
Kliknij, aby
zobaczyć pierwotną definicję słowa «andırışma» w słowniku.
Kliknij aby
zobaczyć automatyczne tłumaczenie definicji
Definicja słowa andırışma w słowniku
praca z reminiscencją, analogia. / Fidic. andırışma Andırışmak işi, analoji. / İltibas.
Kliknij, aby
zobaczyć pierwotną definicję słowa «andırışma» w słowniku.
Kliknij aby
zobaczyć automatyczne tłumaczenie definicji
KSIĄŻKI POWIĄZANE ZE SŁOWEM «ANDIRIŞMA»
Poznaj użycie słowa
andırışma w następujących pozycjach bibliograficznych Książki powiązane ze słowem
andırışma oraz krótkie ich fragmenty w celu przedstawienia kontekstu użycia w literaturze.
1
Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 389
BENZERLİK iltibas (" 'Mevhum' ve 'mefhum'; 'nüfus' ve 'nüfuz' gibi kelimeler iltibash kelimelerdir"), andırışma Yine bkz. BENZERSİZ, EŞ. BENZERSİZ eşsiz, emsalsiz ("Emsalsiz bir kitap"). BERAAT ETMEK temize çıkmak, suçsuz çıkmak.
2
FELSEFI TERIMLER SÖZLÜĞÜ
... arasında benzerlik. 1. Etimoloji: Avrupa dillerinde Yunancanın nisbet anlamındaki analoyia sözcüğünden türetilmiştir. Bilimsel terim olarak nisbet bakımından benzerlik anlamını verir. Türkçede andırım, eşanlamlı olarak andırış, andırışma ...
Mehmet Şerif AKAYDIN, 2015
3
Türk folklor araştırmaları - 7. cilt - Sayfa 2635
Lûgatiarda tesadüfi başka bir andırışma komşu kapısı düşmekte gecikmemişti: şöyle ki: İtalyancadan 'davlumbaz" kelimesi yandan çarklı vapurların çarklarını örten yarım dal. re şeklindeki kapak, veya ocak etekliği an. lamlanyla İstanbul diline ...
4
Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 70
3 iki şey arasındaki kimi noktalardan benzerliğe bakarak bunların başka noktalarda da benzeyebileceklerini öne süren çıkarsama. andırışma a. andırış mak eylemi, andırış. andırışmak (nsz) (iki şey) karıştırılacak denli birbirine benzemek, ...
5
Türk Edebiyatı - 25-36. sayılar - Sayfa 38
Yani, iltibas - andırışma demektir. Oldu mu? tki kelime, (pardon tilcik) yakaladım ki ömür mü ömür: Biri ardıl, diğeri öncel. Ardıl - halef demekmiş; öncel de selef... Artık «halef -selef olmak» gibi gerici tâbirler kullanmaya paydos... «Ardıl - öncel ...
6
Mum Hala: 1951-1979 - Sayfa 211
... iki kez izinli gidebilmişlerdir- ancak olsa olsa, bazı andırışmalarla bu özlemlerirıi belirtirlerdi. Bu andırışma çoğu kez “hanem tarafına” sözüydü: “Hanem tarafına selam ederim”, “Hanem tarafına selam” hiçbir zaman öbür selamlar gibi “firade ...
Aziz Nesin, Ali Nesin, 2009
7
Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 27
(And sıradağlarının adından) Bir yanardağ kütlesi. andırış a. mant. I. İki şey arasında kimi noktalarda uygunluk durumu. 2. Bu uygunluğa bakarak bunların başka noktalarda da uyabileceklerini ileri süren bir çeşit çıkarsama. andırışma ( nsz ) ...
Türk Dil Kurumu, Kemal Demiray, Muammer Bakr, 1977
8
İçedönük ve atak: roman - Sayfa 275
... bir «Satranç Oyuncusu» vardır ya, işte o oyuncunun durumunu andırmaktadır. Yalnız bu andırışma ile yetinmiyorum; dalgacı Mahmut'umuzla, su kesiminin altından öldürücü yaralar alan ama hâlâ batmayan bir savaş gen arasında yakın 275.
9
Papirus: aylık dergi - 21-30. sayılar - Sayfa 5
Şu andırışma, bizi yanıltmıyacaktır; Nâzım, acı çekti, insanların mutluluğu için din uğruna değil insanların mutluluğu için bir sınıf uğruna acı çekti, yaşamında acı çekmeyi seçti. Mitleşen kişiyle, alay konusu olan budala arasındaki ayrım nedir?
10
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 78
bağrışma çağrışma çığrışma andırışma bağırışına kırışma haykırışma ayrışma atışma çatışma katışma yatışma dayatışma tartışma toplu tartışma aytışma sıvışma yıvışma mayışma sayışma kıyışma azışma yazışma kızışma coşma koşma ayaklı ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz, 2004
WIADOMOŚCI, KTÓRE ZAWIERAJĄ SŁOWO «ANDIRIŞMA»
Sprawdź, o czym dyskutuje się w prasie krajowej i zagranicznej oraz jak jest stosowane słowo
andırışma w wiadomościach.
Aş, iş, ter, emek... Benim adım Gültepe!
Dolayısıyla 'Benim Adım Gültepe', fazlasıyla tematik benzeşim veya andırışma içinde olduğu söylenebilecek 'Çemberimde Gül Oya', 'Hatırla Sevgili' ve (özellikle ... «Radikal, Wrz 14»
Kemal Alkan
Gibi. Benzer. Çeşit. Nevi. Irk. Kategori. Familya. Tür. Durum. Makule. Tip. Aynı. Uygun. Benzemek. Andırışma. Bağıntı. Dublör. Benzer biçimde. Nitelik. Bircinsten. «Milliyet, Paz 13»