KSIĄŻKI POWIĄZANE ZE SŁOWEM «BABAYANILIK»
Poznaj użycie słowa
babayanilik w następujących pozycjach bibliograficznych Książki powiązane ze słowem
babayanilik oraz krótkie ich fragmenty w celu przedstawienia kontekstu użycia w literaturze.
Ozamana kadar hep aşağıya düşük, yani barışseverve demokratbir insan,babayanilik anlatımı bıyığını, savaşçı ve askercebir tavır takınmak için,yukarıya doğru büker oldu. Bütün bunlar, bir zamanki halk konuşmacısının katlanmak zorunda ...
2
Aṣk politikasi: Roman - Sayfa 26
O, şimdi yetişmiş oğlunun şerefine yapılan bu toplanışa riyaset etmekten gelen bir gururla salondan salona geçiyor, haline, tavruna biraz daha babayanilik vermeğe çalışıyor, herkese kızım, evladım diye hitap ediyor. Bu ziyafet ayni zamanda ...
Burhan Cahit Morkaya, 1930
Orada onu uzaktan hayranlıkla seyredenlerin ilk intıbaı, Mareşal'in bir numaralı kumandan, zaferler kazanmış büyük asker olmanın ötesinde yaka kopçalarına metelik vermeyen bir babayanilik içinde yaşadığı oldu. Hayatında da böyleydi.
4
Dilimiz, dillerimiz: - Sayfa 249
... halktan ki§ileri eriskin saymamanin, çocuklann küçümsendigi gibi küçümsemenin i§areti. Çocuklara da yerli yersiz dokunma saygisizhgini, destursuzlugunu göstermiyor mu bazi büyükler? Sicak davranmakla babayanilik ayni §ey olmamah.
5
Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 260
tek evlilik içten evlilik dış evlilik görevlilik eşeylilik gizlilik ikizlilik haramilik acemilik gemilik değirmilik yirmilik canilik fânilik babayanilik yenilik yeğnilik çeşnilik hippilik murdarilik entarilik süvarilik yeniçerilik gerilik serserilik eğrilik iğrilik ...
Belgin Tezcan Aksu, Abdurrahman Tariktaroğlu, Efrasiyap Gemalmaz, 2004
6
Masal olanlar - Sayfa 107
Maahaza (bununla birlikte) bazılarında, bu kısmın arka tarafı biraz basılır, o tarzı alınca sahibine daha babayanilik verdiği menkuldü (söylenirdi). Püskülünün bir tanesi bile kopmamış, kesilip de uçları pürüzlenme- miş ise son derece matlûptu.
A. Sermet Muhtar Alus, Nuri Akbayar, 1997
7
Abdülhak Şinasi Hisar - Sayfa 155
... paltosunun yan cebine koyması sebep olmuştu. Her zaman babayanilik sevdasında bulunan, her zaman kalender meşrep olduğunu iddia eden Ha- şim, hâdiseler arasında bu kâğıda sarılı pişmiş uskumru balığını bir türlü hazmedememişti .
Abdülhak Şinasi Hisar, Selim İleri, 1992
8
Türkçe yazım kılavuzu - Sayfa 31
baba babaanne babacan baba canca babacanlik babacil babaç Babaeski babadalya babafingo Babaí Babailik babakös babalanmak babali babalik babasiz babayanî babayanilik babayigit babayigitlik Babiâli baca bacak bacakli bacaksiz ...
Feridun Narin, Erdinç Uzun, 1984
9
Öykülerde dünyalar - Sayfa 12
Ama 'çelebi' sözcügünde hafifçe de olsa tinlayan 'babayanilik' ve alaturkamsihk anlamindan kaçinilmah bence: Haldun Taner tam ve gerçek bir 'beyefendi' idi. Oyküleri okundugunda; Hüseyin Rahmi'den Orhan Kemal'e anlatilagelen 'halk'i, ...
10
Küçük dünya: roman - Sayfa 50
Hemen iki elini arkasında, kıçının üstünde kenetlemiş, vücudunu dikleştirmiş, kasıla kasıla, hal ve tavrına bir babayanilik, bir umursamazlık vermeye gayret ederek, ağır ağır yürümeye koyulmuştu. Ara sıra, ülfeti olduğu esnafa kallavi selâmlar ...
