KSIĄŻKI POWIĄZANE ZE SŁOWEM «KAMBURUMSU»
Poznaj użycie słowa
kamburumsu w następujących pozycjach bibliograficznych Książki powiązane ze słowem
kamburumsu oraz krótkie ich fragmenty w celu przedstawienia kontekstu użycia w literaturze.
1
Türkiye Türkçesinde niteleme sıfatları: örnekli niteleme ... - Sayfa 271
33 kamburumsu Köprüde gazete satan, kamburumsu, gençten, sakin bir adamcağız vardı S.F. Abasıyanık kameriydi Büyük evlerin büyük sofalarında havuzlu, kameriyeli bahçelerinde, bostanlarında.. .toplanıyorlar, eğleniyorlar Ö. Seyfettin ...
2
Bir ṣoförün gizli defteri - Sayfa 81
Beyi de kazan kulpu kaşlı, kamburumsu bîr Ermeni kıziyle düşer kalkardı. Şimdi bey yelluzun Eroine adında küp gibi birine tutulmuş, gelsin Ada, gitsin Büyükada yaşıyor. Hanımefendi de arasıra bizim şoför Muşmula Muratla tenhalarda hava ...
Bu küçük dedektiflik macerasından sonra, RaifAbi'nin benim gözümdeki kamburumsu mahcup görüntüsüne, çevresinden bir gönül ilişkisi saklayan utangaç bir âşık silüeti eklendi. Bu bakış değişikliği, ona olan muhabbetimde epey azalmaya ...
Sonunda da, zaten belli bir şeydi, itfaiye müdürü Seemann çıkageldi; görüntüsü hâlâ gözümün önündedir: Boylu boslu, ama biraz kamburumsu ve ciğerlerinden rahatsız biriydi; her zaman ciddi, gülmek nedir bilmeyen bu adam, her zaman ...
Belki boyunun uzunluğundan, belki de kollarının ağırlığından hafif kamburumsu yürürdü. Yüzünün saf görünüşü bütün bu kusurları kapatırdı. Her ân gülümsüyormuş gibi bakar, gülümsemesinde arkadaşlık duyguları ışıldardı. Candan dosttu ...
Av dönüşünde, adamlarına öfkeyle tanımlar: “Kamburumsu biri, biz konaktan çıkarken, “Yalpalayarak geçmişti önümüzden, “O adamı, der, bulup getirin tezinden.” Karakullukçular tanırlar Hamza Baba'yı, Bulup götürürler Hakanın önüne.
İlerlediği taşlık alanla diğer yamacı birleştiren kamburumsu yere vardığında, burnuna gelen yanık kuru ot kokusunu yanılmadığını anlamak için üst üste içine çekti. Bir sevinçle “Bezıke!” diye haykırdı. Takıldığı engellere aldırmadan tüm gücünü ...
... daha önce gelseymişim deyip duruyordum, Jose adlı bir İspanyol'u aramak kumda pirinç tanesi aramak kadar zordu, yanıma onun son resimlerinden birini almıştım ama Kaya'nın tarifine göre karşılaştığı kişi yaşlı, kamburumsu bir adamdı.
9
Esir şehrin insanları - Sayfa 258
Kapıyı şiddetle örttü. Tahta kanadın üzerinde biraz kamburumsu gövdesi, sanki gölge gibi kalmıştı. Nedime Hanım, Niyazi ağabeysini kurşuna dizmeye götürmüşler gibi, yüreğinde büyük bir acı duyarak gözlerini yumdu. Alt dudağı belli belirsiz ...
10
Doktor Çehov'dan Öyküler:
Dışarısı karanlık olmakla birlikte evin girişinden daha aydınlıktı. Doktoruniriyapılı, kamburumsu uzunbedeni, ince, sivrisakalı,kemerli burnu loşhavada açıkçaseçilebiliyordu. Abogin'in solgun yüzü ile kocaman kafasının tepesini güçlükle örten, ...
WIADOMOŚCI, KTÓRE ZAWIERAJĄ SŁOWO «KAMBURUMSU»
Sprawdź, o czym dyskutuje się w prasie krajowej i zagranicznej oraz jak jest stosowane słowo
kamburumsu w wiadomościach.
Omuz Estetiği - Op. Dr. Nuri Battal
Bu durum genellikle kilolu insanlarda ortaya çıkar ve sırta kamburumsu bir görüntü verir. Sırt ve omuz estetiğinde görünümü önemli ölçüde etkiler. Lekeler ise ... «Radikal, Cze 15»
Sırt ağrınızın sebebi bu olabilir!
Omurganın doğal yapısında yandan bakıldığında boyun ve belde ters yönde, sırtta ise hafif kamburumsu olmak üzere üç önemli eğriliğe sahip olduğunu, önden ... «HABERTURK, Sty 15»
Nokia Lumia 830 İncelemesi
Nokia Lumia 1020'de gördüğümüz kamburumsu kamera yapısının benzerini Lumia 830'da, biraz daha küçültülmüş şekliyle görüyoruz. 10 megapiksel PureView ... «Teknoblog, Gru 14»
O dayağa tanık olan esnaf da isyan etmiş
... 'Bana bırakın, ben MHP 'liyim, asarım, keserim' şeklinde bağırıyordu. hafif kamburumsu, sakallı, 1.60-1.65 boylarında, üzerinde o gece ceket vardı” dedi. «Radikal, Lip 13»
Kelebek kelebek olalı böyle rüya görmedi !
Bazı el kol hareketleri, tavırları Kuzey'i andırsa da içine kapanık, tikleri olan, hafif kamburumsu, tırnaklarını yiyen Muzaffer Tayyip'i de hakkıyla tiplemiş! Ancak, bir ... «Milliyet, Mar 13»
Yönetici muhalifi ressam Avni Amca
Posta kutularının üstüne atılan, kendilerine gelen sol içerikli yazıları ihtiva eden dergilerin sahibi, kısa boylu, gözlüklü, kamburumsu, huysuz bir ihtiyar. «Milliyet, Lut 11»
EVLATLARINI BOĞDURAN SÜLEYMAN GERÇEKTEN MUHTEŞEM …
Kanuni'nin pek sevdiği için yanından ayırmadığı kamburumsu ama ince, zarif, şair küçük bir oğlu daha bulunuyordu: Cihangir. Cihangir'in annesi de Hürrem'dir. «Odatv, Sty 11»
Roman açılımının hatırlattıkları
Hele yaşlıca, kamburumsu bir kadın vardı ki sabahları bizi ne zaman görse, belli belirsiz gülümser: -Allah zihin açıklığı versin çocuklar. Okuyun, okuyun, derdi. «Milliyet, Lip 10»
Ağır çanta çocukta kamburluk yapar mı?
Bazı insanların duruşu kamburumsu olabildiği gibi, bazılarının da bel çukuru fazla oluyor. Ayakta dursak da otursak da omurganın ağırlık merkezi, omurganın bir ... «Memurlar, Maj 10»
