KSIĄŻKI POWIĄZANE ZE SŁOWEM «LÂFINI ETMEK»
Poznaj użycie słowa
lâfını etmek w następujących pozycjach bibliograficznych Książki powiązane ze słowem
lâfını etmek oraz krótkie ich fragmenty w celu przedstawienia kontekstu użycia w literaturze.
1
Açıklamalı Deyimler Sözlüğü:
anlamında kullanılır. lafa boğmak Çok konuşarak karşıdakini bıktırmak. lafa tutmak Bir kişiyi konuşturarak işinden ya da gideceği yerden alıkoymak, meşgul etmek. lafı ağzına tıkamak Söylenmek istenen bir şeyi tam bitiremeden cevabını ...
2
Türkçeʾde Eş ve Karşıt Anlamlılar Sözlüğü - Sayfa 448
... -konuskan laf etmek -if tira etmek lafi agzma tikamak -sus- turmak lafi agzindan kapmak -kansmak lafi çevirmek -caymak lafi mi olur -önemsiz lafini bilmemek -pot kir- mak lafini etmek -deginmek lafini kesmek -kansmak laf kithginda asmalan ...
Ülkü Yalım, Özcan Yalım,
1983
Devlet tel dolabından Anayasayla atılmış ve yerine türlü sun'î besin maddeleri getirilmiş aslî gıdanın fert çerçevesinde lâfını etmek bile suç ifade ederken, onu, devleti müslüman ilân ederek ve «bütün icaplarıyle yerine getirilecektir!» şeklinde ...
Necip Fazıl Kısakürek,
2014
4
Örnekleriyle türkçemizin açıklamalı büyük deyimler sözlüǧü ...
«Şimdi de lafı geveleyip duruyorlar.» Rauf Tamer. LAFI MI ... Ancak yavaş yavaş lafı çevirmek arzusunda olduğunu da anlamıyor değilim.» İsmet İmset. ... H. R. Gürpmar. LAFINI ETMEK : (bir şeyin) Ondan bahsetmek, onun üzerinde konuşmak.
Hamidoğlu Fethi Gözler,
1975
... ve bölmeden bölmeye geçen sular misali, bütün tekneyi doldurmaya gidebilir. Hükûmetin bu vaziyeti en hâd ve nazik gözle takip etmesi ve ona göre deva araması, falan, filân... Diyeceksiniz veya diyecekler ki, deva lâfını etmek kolay ...
Necip Fazıl Kısakürek,
2014
6
Türk Edebiyatı - 351-356. sayılar - Sayfa 5
Ve ondan sonra insan haklarını ilân etti. İşler bitince... Kafiyen unutmayacağınız bir gerçek. İnsan hakkının lâfını etmek kolay. Ama bunu icra etmek çok zordur. Ve bu yalnız İslâm'da vâki olmuştur. Gururunuzu tazelemek zorundasınız.
7
Türk atalar sözü hazinesi - Sayfa 401
L — Lâfa (lâkırdıya) boğmak (bir konuyu). (ÖÂA.) Lâf (lâkırdı, söz) altında kalmamak. (ÖÂA.) Lâf aramızda. (ÖÂA.) Lâf atmak. (ÖÂA.) Lâfa tutmak (birini). (ÖÂA.) Lâf (söz) dinlemek. (ÖÂA.) Lâf (söz) düşmek (birine). (ÖÂA.) Lâf etmek. (ÖÂA.) ...
İsmail Hilmi Soykut,
1974
8
Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 383
BAHSETMEK (bir şeyin) lâfını etmek ("Artık kimse onun lafını etmiyor"), (bir şeyden) kapı açmak ("Parasız olduğundan kapı açar açmaz, buraya niçin geldiğini biliyordum"). Yine bkz. ANLATMAK, BELİRTMEK, KONUŞMAK. BAHŞİŞ bkz.
9
Hz. Muhammed (As.) ve İslâmiyet: Mekke devri - Sayfa 338
Biz, bir daha bunun ne lâfını ederiz, ne de lâfını etmek isteriz!» dediler ve «Yâ Re- sûlallah! Sana, ne yolda bey' at edelim, söz verelim?» diye sordular. Peygamberimiz «Allah'dan başka tanrı bulunmadığına ve benim Resûlullah .olduğuma ...
Mustafa Âsım Köksal,
1977
10
Türkçe bilen aranıyor - Sayfa 985
LÂF— Birini lâfa tutmak • Lâfı ağı- zında kalmak [Sözünü bitirememek] • Lâf dinlemek (Sen istediğin kadar konuş, lâf dinleyen ... Lâf anlayan beri gelsin) • Harfendazlık etmek [Lâf cambazlığı yapmak] (Politikacı nutkunda harfendazlık etti, lâf ...