Znaczenie słowa "öfkesini çıkarmak" w słowniku

WYMOWA SŁOWA ÖFKESINI ÇIKARMAK

öfkesini çıkarmak

CO OZNACZA SŁOWO ÖFKESINI ÇIKARMAK

Definicja słowa öfkesini çıkarmak w słowniku

złość (gniewna osoba)

öfkesini çıkarmak (Öfkeli kişi) haksız yere birine çatmak.

TŁUMACZENIE SŁOWA ÖFKESINI ÇIKARMAK

Poznaj tłumaczenie słowa öfkesini çıkarmak na 25 języków dzięki naszemu tłumaczowi wielojęzycznemu.

Tłumaczenie słowa öfkesini çıkarmak na inne języki w tej sekcji zostało uzyskane za pomocą automatycznego tłumaczenia statystycznego, gdzie podstawową jednostką tłumaczeniową jest słowo «öfkesini çıkarmak».

• Tłumacz turecki - chiński: 发泄自己的愤怒
• Tłumacz turecki - hiszpański: causar su cólera
• Tłumacz turecki - angielski: wreak one´s anger
• Tłumacz turecki - hindi: एक के गुस्से बरपा
• Tłumacz turecki - arabski: صب غضبه
• Tłumacz turecki - rosyjski: выместить злость
• Tłumacz turecki - portugalski: desafogar a raiva
• Tłumacz turecki - bengalski: একজনের রাগ প্রতিহিংসা গ্রহণ
• Tłumacz turecki - francuski: assouvir sa vengeance
• Tłumacz turecki - malajski: melampiaskan kemarahan seseorang
• Tłumacz turecki - niemiecki: anrichten einem Zorn
• Tłumacz turecki - japoński: 自分の怒りをもたらします
• Tłumacz turecki - koreański: 화풀이를하다
• Tłumacz turecki - jawajski: wreak nesu siji
• Tłumacz turecki - wietnamski: tàn của một cơn giận
• Tłumacz turecki - tamilski: ஒருவர் தன்னுடைய கோபத்தைக் அழிவை
• Tłumacz turecki - marathi: एक राग wreak
• turecki: öfkesini çıkarmak
• Tłumacz turecki - włoski: sfogare la propria rabbia
• Tłumacz turecki - polski: wyładować złość
• Tłumacz turecki - ukraiński: зігнати злість
• Tłumacz turecki - rumuński: răzbuna furie cuiva
• Tłumacz turecki - grecki: σπέρνουν τον θυμό ενός ατόμου
• Tłumacz turecki - afrikaans: saai ´n mens se woede
• Tłumacz turecki - szwedzki: utlösa en ilska
• Tłumacz turecki - norweski: skape ens sinne

KSIĄŻKI POWIĄZANE ZE SŁOWEM «ÖFKESINI ÇIKARMAK»

Poznaj użycie słowa öfkesini çıkarmak w następujących pozycjach bibliograficznych Książki powiązane ze słowem öfkesini çıkarmak oraz krótkie ich fragmenty w celu przedstawienia kontekstu użycia w literaturze.

Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi

Konuşarak öfkesini yatıştırmak, öfkesinisöz ileçıkarmak, sakinleşmek. gazabıñı pürkmek: 1. İçinidökmek, derdini dökmek. 2. Konuşarak öfkesini yatıştırmak, öfkesini sözile çıkarmak, sakinleşmek. gazabıñıyuvutmak: Öfkesine hâkim olmak, ...

Mehmet Kara, ‎Mehmet Nebioğlu, ‎Cihan Dinar, 2014

Açıklamalı Deyimler Sözlüğü:

Okumak için yıllarca çalışmak. diş bilemek Kin duymak, öfkesini çıkarmak için fırsat beklemek. ▷ BirHaçlı Seferi sırasında, Haçlı ve Müslüman orduları birbirine çokyaklaşmış. Haçlılar, Müslümanlarınne yaptığını merak ederek bazı gözcüler ...

Rahime Sönmez, 2013

Deyimlerimizin sözlüğü - Sayfa 193

Hır çıkarmak: Kavga/gürültü çıkarmak. Hır gür etmek: Bak. Hır çıkarmak. Hırkayı başa/başına çekmek: Çevresiyle ilgisini kesmek, kabuğuna çekilmek. Hırsından çatlamak: Çok kızmak, öfkelenmek. Hırsını almak: Bir davranışla/sözle öfkesini ...

Asım Bezirci, 1990

Hançer Saplı Yüreğimde:

Yeter be! Gelmişsin başımaekşiyorsun! Bak şunlara!.. Savunmayazılarını okuyunca Gülay Hanımın rengi değişti. Yüzü asabileşti. Dişlerini sıktı. Bir eliyle yüzüne serpilen kısa saçlarını kulağının arkasına kıstırdı. Öfkesini çıkarmak ister gibi öteki ...

Ali Erkan Kavaklı, 2001

Şefkat Güneşi:

Açıkça bu, o güne kadar gizlediği kimliğini âşikâr etmek anlamına geliyordu ve bunu duyan Ebû Leheb de öfkesini çıkarmak için onun üzerine çullanıverdi! Mekke idaresinde söz sahibi birisininkendilerinifark ettiğini gören veefendisinin ...

Reşit Haylamaz, 2014

Bir Evrencik Masalı: - Sayfa 452

Sonra havaya kaldırdığı çapayı bir biberin dibine olanca gücüyle vurdu, sanki öfkesini ondan çıkarmak istiyordu. İçine büyük bir hüzün çöktü. “Ama benimki de kendi kendine gelin güvey olmak, benim onu sevdiğimi o farkında bile değil,” diye ...

Hakkı Cemal Doğu, 2014

Masaldan Sonra (Beyaz Gnmi) - Sayfa 71

Fakat öfkesini çıkarmak için ne Seydahmet vardı elinin altında, ne de dönüp duran kargalar. Her an hıncını alabileceği karısı ise evde ta cehennemin dibindeydi. Kala kala zavallı Momun kalıyordu tek başına. Dağ havasının verdiği sıkıntıyla ...

Chingiz Aĭtmatov, 1974

Beyaz gemi - Sayfa 69

Fakat öfkesini çıkarmak için ne Seydahmet vardı elinin altında, ne de dönüp duran kargalar. Her an hıncını alabileceği karısı ise evde, ta cehennemin dibindeydi. Kala kala zavallı Momun kalıyordu tek başına. Dağ havasının verdiği sıkıntıyla ...

Chingiz Aĭtmatov, 1980

Yılmaz Güney efsanesi - Sayfa 114

Yanından ayrılmıyordu. Yılmaz'ın iyi davrandığı bir kadın sanatçıyı kıskanınca kavga ettiler. Yılmaz öfkesini çıkarmak için Nebahat'in arabasını devirip ağır hasara uğrattı. Buna rağmen öfkesi geçmemiş olacak ki, otele dönüşünde, tabancasını ...

Ahmet Kahraman, 1991

Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 127

I. Çıkarmak işi. 2. mat. Çıkarmak işlemi. 3. ask. Kıyılara ve en çok düşman kıyılarına asker indirme işi çıkarmak ( -i \/ -den, -i y/ -e, -i) I. Gizli ya da örtülü ... ( -ı', -den) (öfke, hırs, acı gibi şeyler için) Zararını çektirmek : Bütün öfkesini benden çıkardı.

Türk Dil Kurumu, ‎Kemal Demiray, ‎Muammer Bakr, 1977