KSIĄŻKI POWIĄZANE ZE SŁOWEM «PIŞIRTMEK»
Poznaj użycie słowa
pişirtmek w następujących pozycjach bibliograficznych Książki powiązane ze słowem
pişirtmek oraz krótkie ich fragmenty w celu przedstawienia kontekstu użycia w literaturze.
1
Divanü lûgat-it-Türk tercemesi - 4. cilt - Sayfa 113
... muş III, 361-1 ; — up I, 384-5, 508-3; II, 29-12; III, 440-20; — sın II, 316-11 ; — maduk I, 419-11; — mas II, 21-1 ; bula — — pişirmek. [td. ; Yaz.]. III, 270-14 ; dı III, 270-12 ; — r III, 270-14 ; buladh — = tencere buğusunda pişirtmek. Bk : bulat — .
Maḥmūd Kāshgarī, Besim Atalay,
1986
Ne var ki, karısının ölümünden sonra durumu hiç de eskisinden dahaiyi olmadı; tersine, çamaşırını yıkatmak, yemeğini pişirtmek, söküğünü diktirmek için ayrıca para vermek zorunda kaldı. Oysa Zehra bunları hep bedava yapıyordu. Karısının ...
3
Karılar koğuşu - Sayfa 128
Halbuki karılar koğuşu, bir sökük, bir düğme diktirmek, mendil ve çamaşır yıkatmak, yumurta pişirtmek, su istemek, hele Hanım idama mahkum edildi edileli kapıyı her aralık buluşta teselli etmek için hiç çekinmeden uğradığı bir yerdi. Şimdi ...
4
Bir zamanlar İstanbul - Sayfa 292
Bazıları meyhanede pişirtmek üzere Lüfer, Kılıç, Barbunya gibi mevsim balıkları da alıp gelirler. Keyif ehli birer ikişer kapıdan içeri girdikçe hizmetçilerden biri derhal (buyrun efendim buyrun) diyerek karşılar, elinde böyle bir mezelik gördüğü ...
Ali Riza, Niyazi Ahmet Banoğlu,
1973
5
Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 432
[Boııillir; se brûler avec de l'eau bouillante § Ğprouvcr des pertes consi- derables] Haşlatma 1 ( t. m. ) Kaynar Haşlatmak! suya daldırtma, daldırtmak, üstüne kaynar s"u döktürme, döktürmek § Suda kaynatıp pişirtme, pişirtmek. [Faire passer â ...
6
Avrupa seyahatnamesi - Sayfa 94
İmdi öyle mütealli- kât ile bir hanede ikamet olunduğu vakit evde yemek pişirtmek idarelidir. Fakat masârif-ı vakıa yevmiye verilmek gerektir. (Paris'te restoranlarda taam etmekten usanıp, bir müddet dahi hanemizde yemek pişirtmeye meyl ...
Hayrullah Efendi, Belkıs Altuniş Gürsoy,
2002
7
Eski zamanlarda İstanbul hayatı - 15. kitap - Sayfa 181
Bazıları meyhanede pişirtmek üzere lüfer, kılıç, barbunya gibi mevsim balıkları da alıp gelirler. Ehl-i keyf birer ikişer kapıdan içeri girdikçe hizmetçilerden biri derhâl "Buyurun efendim, buyurun!" diyerek istikbal eder. Elinde böyle bir mezelik ...
Ali Rıza Balıkhane Nazırı, Ali Şükrü Çoruk,
2001
8
"İki gözüm Ayşe": Sabahattin Ali'nin özel mektupları - Sayfa 127
Bir çorba pişirtmek hacca gitmek kadar külfetli... Yatakta yatıyor, gözlerimi duvarlarda gezdiriyor ve sana bir şeyler karalamaya çalışıyorum... Duvarlar... İsten ve kirden yer yer lekelenen, kirecinin rengi sa- rararak pis bir sofra örtüsüne dönen ...
Sabahattin Ali, Ayşe Sıtkı, Doğan Akın,
1991
9
Yemek kitabı: tarih, halkbilimi, edebiyat - Sayfa 180
Netameli kemiği behemehal balıkçıya çıkartmak, hatta daha mükemmel olmasını istersen çorbasını da bir balıkçıya pişirtmek en akıl kârıydı. Bununla beraber yapılışını seyret, işten bile değil. İskorpitler bol soğan, havuç, kereviz kökü, ...
10
Yeni Türk lûgati - Sayfa 521
Kavurmak [f| Ateşte kızartmak. Üstü kızaracak surette çevirerek pişirmek, Yakmak. Kavuşma [i] Kavuş - mak işi. Kavurtmal [f Tavada kızarttırmak, üstü kızaracak surette pişirtmek. Kavuşımak [f} Birleşmek, biribirine çatmak, iltisak ve intibak etmek ...
İbrahim Alâettin Gövsa,
1930
WIADOMOŚCI, KTÓRE ZAWIERAJĄ SŁOWO «PIŞIRTMEK»
Sprawdź, o czym dyskutuje się w prasie krajowej i zagranicznej oraz jak jest stosowane słowo
pişirtmek w wiadomościach.
Lüfer Koruma Kampanyasına Aliağa'dan Destek
Müşterilerinin lokantasına dışarıdan pişirtmek için getirdiği yavru balıkları bile kabul etmediğini belirten Eyüpoğlu, şunları söyledi: "Bu uygulama destek vermekle ... «Haberler, Lis 14»
Bütün şefler toplandı
Yeni mekan tanıtımında parayla ünlü getirmek out, iyi restoranların şeflerine yemek pişirtmek in oldu. Artık gastronomi meraklıları 'piyasaya' değil lezzete bakıyor. «Sabah, Paz 14»
Gelin ve damada Çin işkencesi
Yolda yöresel yemeklerden olan malay yemeği yaptırmak, yumurta pişirtmek, bulaşık yıkatmak gibi, ilginç isteklerde bulundular. Ne salonda ne de yolda tuvalet ... «PUSULA, Paz 14»
Yemek Bahane'nin konuğu Vedat Başaran
Böyle bir isme en sevdiği yemeklerden birini pişirtmek, ardından tadına bakıp hiçbir kusur bulamasam da bilmiş bilmiş yorumda yapmak, eleştirmek itiraf ... «Zaman Gazetesi, Sie 14»
'Eat İstanbul' kitabının yazarından Türk mutfağı
Yemek kitaplarının amacı tarif vermek, yemek pişirtmek değil. Asıl mesele fikir vermek, hayal satmak. İnsanlara rüya kurduruyorsan o kitap amacına ulaşmış ... «Hürriyet, Lip 14»
Resmî bayram helvası
... asar fakat kimsenin aklına bir "resmî bayram çorbası", "bayram tatlısı", "bayram simidi" yapmak veya en azından "resmî bayram helvası" pişirtmek gelmez. «Zaman, Sie 08»