Znaczenie słowa "vidaları gevşemek" w słowniku

WYMOWA SŁOWA VIDALARI GEVŞEMEK

vidaları gevşemek

CO OZNACZA SŁOWO VIDALARI GEVŞEMEK

Definicja słowa vidaları gevşemek w słowniku

Odkręcanie śrub Zbyt wiele do śmiechu.

TŁUMACZENIE SŁOWA VIDALARI GEVŞEMEK

Poznaj tłumaczenie słowa vidaları gevşemek na 25 języków dzięki naszemu tłumaczowi wielojęzycznemu.

Tłumaczenie słowa vidaları gevşemek na inne języki w tej sekcji zostało uzyskane za pomocą automatycznego tłumaczenia statystycznego, gdzie podstawową jednostką tłumaczeniową jest słowo «vidaları gevşemek».

• Tłumacz turecki - chiński: 要松开螺丝
• Tłumacz turecki - hiszpański: Para aflojar los tornillos
• Tłumacz turecki - angielski: To loosen the screws
• Tłumacz turecki - hindi: शिकंजा ढीला करने के लिए
• Tłumacz turecki - arabski: ل تخفيف الخناق
• Tłumacz turecki - rosyjski: Чтобы ослабить винты
• Tłumacz turecki - portugalski: Para soltar os parafusos
• Tłumacz turecki - bengalski: unwinding স্ক্রু
• Tłumacz turecki - francuski: Pour desserrer les vis
• Tłumacz turecki - malajski: skru bersantai
• Tłumacz turecki - niemiecki: Um die Schrauben zu lösen
• Tłumacz turecki - japoński: ネジを緩めます
• Tłumacz turecki - koreański: 나사를 풀고 하려면
• Tłumacz turecki - jawajski: ngawut-awut unwinding
• Tłumacz turecki - wietnamski: Để nới lỏng các ốc
• Tłumacz turecki - tamilski: விடுபட திருகுகள்
• Tłumacz turecki - marathi: unwinding स्कू
• turecki: vidaları gevşemek
• Tłumacz turecki - włoski: Per allentare le viti
• Tłumacz turecki - polski: Aby poluzować śruby
• Tłumacz turecki - ukraiński: Щоб послабити гвинти
• Tłumacz turecki - rumuński: Pentru a slăbi șuruburile
• Tłumacz turecki - grecki: Για να χαλαρώσετε τις βίδες
• Tłumacz turecki - afrikaans: om los te maak die skroewe
• Tłumacz turecki - szwedzki: För att lossa skruvarna
• Tłumacz turecki - norweski: å løsne skruene

KSIĄŻKI POWIĄZANE ZE SŁOWEM «VIDALARI GEVŞEMEK»

Poznaj użycie słowa vidaları gevşemek w następujących pozycjach bibliograficznych Książki powiązane ze słowem vidaları gevşemek oraz krótkie ich fragmenty w celu przedstawienia kontekstu użycia w literaturze.

Arkadaş Türkçe sözlük - Sayfa 1120

(bol yağ, çamur vb. için) kıvamı çok gevşemiş, yumuşamış, çok cıvık, vıcık vıcık etmek kıvamını gevşetip yumuşatmak, işe ... 0 vidaları gevşemek arg. kendini tutamayıp uzunca bir süre gülmek vidala [vida'la] a. it. genellikle çanta ve ayakkabı ...

Ali Püsküllüoǧlu, 1994

Türkçedeki yabancı sözcükler sözlüğü - Sayfa 423

Fr. virgül gibi bir ucu kıvrık çomak biçimınde, öteki ucunda bulunan bir ya da birçok kamçı yardımıyla hareket eden bakteri. vida a. İt. döndürülerek bir yere sokulan burmalı çivi. vidaları gevşemek İt. T. arg. kendini tutamayıp uzunca bir süre ...

Ali Püsküllüoğlu, 1997

Diccionario español-turco - Sayfa 677

1. vida çikarmak, sökmek. 2. destornillarse mec. telasla veya düsüncesizce davranmak, atilmak. 3. vidasi gevsemek. destorrentado, -da [destorentaÖo, oa] S. Ame. rahat, pervasiz. destrabar [destraßar] 391. 19 196 36911115 durumdaki iki seyi ...

Carmen Uriarte, ‎Sonsoles Taltavull Cañete, ‎Bilge Cerah Sunal, 2011

Ne İstiyor Bu Şemsi?: Bir Anadolu Çerkezinin Anıları - Sayfa 176

Halkının adı konu edilince daha ciddileşen Hanefi, küçük sarışın kıza yöneldi. “Abaza, benim de içinde bulunduğum bir milletin adıdır; yani ben de bir Abaza'yım!” Hanefişimdikendisini vidaları gevşemiş eski bir kanepede değil de,maroken bir ...

Hilmi Taşkın, 2011

Karıncanın su içtiǧi - Sayfa 257

Senin vidaların gevşemiş, diye dün bana haber verdiler. Vidalarını sıkıştırmaya geldim." Ali Çavuşun tahta bacağının tok sesi içerden geldi. Tahta bacağın sesinden camlar zangırdadı. Kapı açıldı, Ali Çavuş tahta bacağını küt, diye eşikliğe ...

Yaşar Kemal, 2002

Kadından kentler - Sayfa 102

Yer yer erimiş, kolası gevşemiş olsa da iğneoyası dantel örtü hâlâ duruyordu radyonun üzerinde. "Ey çerh-i sitemger, dil-i ... Büfe çekmecelerinin gevşemiş vidasının etrafında boşa dönen siyah tutamaklarını döndürür dururdum. Sınma hiçbir ...

Murathan Mungan, 2007

İlyas Efendi: roman - Sayfa 25

Bizim bu yaştan sonra artık her tarafımız gevşemiş. Neremizi tutsan yalama olmuş. Kadın bu, yalama olmuş erkekten hoşlanmaz. O, karşısında vidaları, hele hele cıvataları çok sağlam erkek ister. Bizim vidaları bir yere kadar sıkıştırıyoruz, ama ...

Muzaffer İzgü, 1989

Babamın bavulu

Orhan Pamuks takketale ved Nobelpris-uddelingen i Stockholm i 2006, samt hans takketale ved prismodtagelsen fra World Literature i 2002 og et selvstændigt tillæg til romanen "Sne"

Orhan Pamuk, 2007

Tutunamayanlar:

Kampanya... Sadece 1,5 TL 'Tutunamayanlar', Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biridir. Berna Moran, Oğuz Atay'ın bu ilk romanını "hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı" olarak niteler.

Oğuz Atay, 2015

Türkçe-İngilizce teknik terimler sözlüğü - Sayfa 406

toprak Loose earth, loose gro- und. ~ vidayı sökmek Getting loose of the nut by vibrations. ~ yün Loose wool. ~ zincir Clack chain, loose chain. Gevşeme (gevşeklik) — Opening, discontinu- ance, intermission, loosening relaxing, slac- kening, ...

Nuri Özbalkan, 1984