Znaczenie słowa "yelken iğnesi" w słowniku

WYMOWA SŁOWA YELKEN IĞNESI

yelken iğnesi

CO OZNACZA SŁOWO YELKEN IĞNESI

Definicja słowa yelken iğnesi w słowniku

narzędzie żagla Narzędzie służące do utrzymywania żagli razem.

yelken iğnesi Yelkenleri birbirine tutturmaya yarayan alet.

TŁUMACZENIE SŁOWA YELKEN IĞNESI

Poznaj tłumaczenie słowa yelken iğnesi na 25 języków dzięki naszemu tłumaczowi wielojęzycznemu.

Tłumaczenie słowa yelken iğnesi na inne języki w tej sekcji zostało uzyskane za pomocą automatycznego tłumaczenia statystycznego, gdzie podstawową jednostką tłumaczeniową jest słowo «yelken iğnesi».

• Tłumacz turecki - chiński: 帆针
• Tłumacz turecki - hiszpański: aguja de la vela
• Tłumacz turecki - angielski: sail needle
• Tłumacz turecki - hindi: पाल सुई
• Tłumacz turecki - arabski: الشراع إبرة
• Tłumacz turecki - rosyjski: парус иглы
• Tłumacz turecki - portugalski: agulha de vela
• Tłumacz turecki - bengalski: সীল পিন
• Tłumacz turecki - francuski: aiguille de la voile
• Tłumacz turecki - malajski: belayar jarum
• Tłumacz turecki - niemiecki: Segelnadel
• Tłumacz turecki - japoński: 帆針
• Tłumacz turecki - koreański: 항해 바늘
• Tłumacz turecki - jawajski: PIN sing mlaku
• Tłumacz turecki - wietnamski: buồm kim
• Tłumacz turecki - tamilski: புறப்பட்டது ஊசி
• Tłumacz turecki - marathi: शीड सुई
• turecki: yelken iğnesi
• Tłumacz turecki - włoski: ago vela
• Tłumacz turecki - polski: Igła żagiel
• Tłumacz turecki - ukraiński: вітрило голки
• Tłumacz turecki - rumuński: ac naviga
• Tłumacz turecki - grecki: βελόνα πανί
• Tłumacz turecki - afrikaans: seil naald
• Tłumacz turecki - szwedzki: segel nål
• Tłumacz turecki - norweski: seil nål

KSIĄŻKI POWIĄZANE ZE SŁOWEM «YELKEN IĞNESI»

Poznaj użycie słowa yelken iğnesi w następujących pozycjach bibliograficznych Książki powiązane ze słowem yelken iğnesi oraz krótkie ich fragmenty w celu przedstawienia kontekstu użycia w literaturze.

Osmanlı Şiirinde Gemicilik Terimleri: - Sayfa 161

Yelkencilerin yelken dikmekte ve yamamakta kullandıkları iğnelere denir. Aynı zamanda yelkenlerin kenar yakalarına göz denilen delikler (matafyon) de bu suretle dikilir. Nitekim 'Işkî bu tâbiri, “Yelken iğnesi gibi gözünü dünyaya dikme, ...

Tuncay Tuncel, 2014

Bilinmeyen Yönleriyle Osmanlı Bahriyesi:

Mesela: Ekmek,nanıaziz; et,gûşt; koyun eti,gûştu ganem; sığır eti, gûştubagar; pirinç, erz; sadeyağ, revganısade; zeytinyağı, revganı zeyt; donyağı,revganı piyer; maden yağı, revganı velevkin; pamuk ipliği, rişteipembe; yelken iğnesi,suzanı ...

Şakir BATMAZ, 2014

Türkçe sözlük'ün ters dizimi: Türkçe (SST) sözlük ... - Sayfa 214

... deniz rezenesi yaban defnesi Arabistan defnesi olta iğnesi ağ iğnesi çengel iğnesi mercaniğnesi yorgan iğnesi yelken iğnesi dikiş iğnesi çobaniğnesi mercaniğnesi yılaniğnesi şeytaniğnesi deniziğnesi kuluçka makinesi çoğaltma makinesi ...

Belgin Tezcan Aksu, ‎Abdurrahman Tariktaroğlu, ‎Efrasiyap Gemalmaz, 2004

Deniz gücünün Osmanlı tarihi üzerindeki etkileri - Sayfa 116

... Karasu, Gebze) Taşköprü, Şile, Amasra, Lenger(Gemi Demiri) Samakov, İstanbul Pusula İstanbul Fanus İstanbul Kirpas (Yelken Bezi) Gelibolu, Eğriboz, Mısır, Ege Bölgesi, Benefşe, Kıbrıs Tente Yelken Çuha Yelken İğnesi Makara Dili Harp ...

Nejat Tarakçı, 2009

Beylikten İmparatorluğa Osmanlı Denizciliği - Sayfa 378

We Weidenhielm (İsveçli uzman) 211 Ya Yağ Kapanı 149 yağlar 160 Yakomi 212, 230 Yahköşkü 190 Yaş Antlaşması 325, 336 Yediktik Zindanı 305 yelken bezi 199 yelken iğnesi 160 yelkenci 355 Yemen 5, 28; imamı 123 Yeni Kale 293, 336 ...

İdris Bostan, 2006

Osmanlı bahriyesi: bilinmeyen yönleriyle (19. yüzyıl) - Sayfa 84

Mesela: Ekmek, nan-ı aziz; et, gûşt; koyun eti, gûşt-u ganem; sığır eti, gûşt-u bagar; pirinç, erz; sadeyağ, revgan-ı sade; zeytinyağı, revgan-ı zeyt; don yağı, revgan-ı piyer; maden yağı, revgan-ı velevkin; pamuk ipliği, rişte-i pembe; yelken iğnesi, ...

Şakir Batmaz, 2010

Abdülhamid donanmasında bir bahriyeli: donanma zabiti Emin ...

... erz; sadeyağ, revgan-ı sâde; zeytinyağı, revgan-ı zeyt; don yağı, revgan-ı pîh; maden yağı, revgan-ı velvelin; hasır süpürge, çârûb-ı hasır; pamuk ipliği, rişte-i pembe; yelken iğnesi, suzan-ı badbân; mum, şem-i ispermaçet [balinanın başından ...

Emin Yüce, 2010

Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Balıkesir - Sayfa 245

Ayrıca zift, katran, yelken bezi, ok ve yay; Matbah-ı Amire için çeşitli yiyecek, yeniçeri çuhası vermek gibi aynî ... ise kürek, lenger, pusula, fanus, kirpas, tente, yelken, boğası, tafta, kaneviçe, çuka, yelken dikiş iğnesi ve makara ipidir.

Bülent Özdemir, ‎Zübeyde Güneş Yağcı, 2007

Çılgın Bilge: Bilgiyle dirilenler ölmez - Sayfa 58

Ağzında bal olan arının kuyruğunda iğnesi vardır. Fırtınalı havada yelken açılmayacağı gibi, hiddetli iken karar vermek de yanlıştır. Merhamet her zaman intikamdan daha asildir. Ölen aslana tavşanlar bile saldırır. Sadece gördüğüne inanırsan ...

Ömer Çam, 2012

Yeni Türk lûgati - Sayfa 1231

Yelkenli [s Yelkenle kullanılan, yelken vasıtasile hareket eden, yelken üzerinde [i] Yelkengemisi. Yelkovan [i] Saatin dakikaları gösteren büyük iğnesi. Rüzgârın içeri girmesine mâni olmakla beraber dumanın çıkmasını temin için soba ve ocak ...

İbrahim Alâettin Gövsa, 1930