10 LIVROS EM TURCO RELACIONADOS COM «SAÇI BAŞI AĞARMAK»
Descubra o uso de
saçı başı ağarmak na seguinte seleção bibliográfica. Livros relacionados com
saçı başı ağarmak e pequenos extratos deles para contextualizar o seu uso na literatura.
Çeçler üre toruuo (saçları ayağa kalkmak): Çok korkmak veya şaşırmak anlamında söylenir. ... Saçı (başı) ağarmak] Öyde sarı çeçle balaların yılap kalmagandır (evde sarı saçlı çocukların ağ- lamıyordur): Eve gitmek için acele eden kimseye ...
Emine Gürsoy-Naskali, 2004
Sakalı bitmemiştoy üniversiteliden, saçı başı ağarmış profesöre,atletlerden, iriyarı,dev gibi futbolculara kadar birçok sevgilim olmuştu.Fakathiçbiri Ernest'in seviştiğigibi sevişmemiştibenimle. Dahane olduğunu anlamadan kollarını vücuduma ...
3
Türkiye Türkçesi ad işletimi (biçim bilgisi) - Sayfa 454
... taşmak / sabreden derviş muradına ermiş / saç sakal birbirine karışmak / saçı başı ağarmak / saçı uzun aklı kısa / safrası kabarmak / sap döner, keser döner, gün gelir hesap döner / sırtı yere gelmek / sigortası atmak / söz ayağa düşmek vb.
4
Resimli Türkçe sözlük - Sayfa 485
Saç saça baş başa kıyasıya dövüşmek. (Bir işte) Saç sakal ağartmak o işte uzun zaman çalışmış olmak. Saçı başı ağarmak yaşlanmak. Saçı bitmedik bebek. Saçını başını yolmak büyük üzüntü, hiddet duymak. Saçını süpürge etmek bir şey ...
Türk Dil Kurumu, Kemal Demiray, Muammer Bakr, 1977
5
Kerem ile aslı: halk hikâyesi - Sayfa 109
Saçı, başı ağarmış mı dedin, ağarmış.. Yüzü, gözü kararmış mı dedin, kararmış.. Omuzunda bir heybe, heybenin de iki gözünde iki tepe: Gül tepe, bülbül tepe! Birinde güller gün eyliyor; birinde bülbüller düğün eyliyor. Ha işte, (Kayseri) bu iki ...
Kerem Ile Aslı, Eflâtun Cem Güney, 1968
6
Atalar sözü: müntehabât-ı durûb-ı emsâl - Sayfa 193
Sabunun lekesi var, onun yoktu. (Sarığımda). • Saç uzatan. • Saçı başı ağarmış. • Saçı uzun aklı kısa. • Saçından sürükleye sürükleye getirdi. • Saçını başını yoluyor. • Saçısı çok düğünün pekmezi tatlı olur. • Saçma lâkırdı. • Saçma sapan söyler.
Ahmet Vefik Paşa, Recep Duymaz, 2005
7
Irak, Saddam, Körfez - Sayfa 40
Koskoca, saçı başı ağarmış bir adam. Tertemiz, batılı giyimli, yakışıklı, uzun boylu... Karşımdaki koltukta oturuyor. Ama... Elleri, suçlu çocuklar gibi dizlerinin arasında. Korku içinde. Gözler sürekli kapıda. Sürekli "aman yavaş konuşalım" diyor.
8
Pembe vinç: yazılar (1953-1954) - Sayfa 56
Korktuğu başına, hem de başının tam ortasına gelip oturmuştu. Sivilce çıbana dönmüş, çıban bir ... Sevgi ve sevinç dolu bir sesle; — Üstadım vallahi ben sizi yaşlı başlı, saçı başı ağarmış bir zat sanıyordum, dedi. Sonra o güne kadar nerede ne ...
Bedri Rahmi Eyuboğlu, 2008
9
Bostan ve Gülistan'dan Seçme Öyküler:
Bu sırada yaylada yapayalnız, beli bükük, saçı başı ihtiyarlığın karıyla ağarmış birini gördü.Gönül alıcı birtavırla onaseslendi, "Merhaba!" dedi. Sonra dabütüncömert insanlardaâdet olduğu şekilde misafirhanesinedâvet etti. "Ey mübarek ihtiyar!
... daha çok zaman kalacaklardı. Kâhyanın bu haykırması üzerine kızlar gülüşerek, ihtiyarlar: — Musibet herif! Saçı başı ağarmış hâlâ, alımlı zeybek peşinde tepinip batır! Diyerek dağılmıya başladılar. Gelin birkaç kadının yanında evine geldi.