துருக்கியம்இல் KAKIMA இன் அர்த்தம் என்ன?
துருக்கியம் அகராதியில் kakıma இன் வரையறை
சூடான Sansargillerden, கோடை அழகி சிவப்பு, குளிர்கால வெள்ளை ஃபர் மதிப்புமிக்க, புலாலுண்ணும் விலங்கு, என, ermine (Mustela / Kakimak வேலை.
«KAKIMA» தொடர்புடைய துருக்கியம் புத்தகங்கள்
பின்வரும் புத்தக விவரத்தொகுப்புத் தேர்ந்தெடுப்பில்
kakıma இன் பயன்பாட்டைக் கண்டறியுங்கள்.
kakıma தொடர்பான புத்தகங்கள் மற்றும் துருக்கியம் இலக்கியத்தில் அதன் பயன்பாட்டுச் சூழலை வழங்குவதற்கு அதிலிருந்து பெறப்பட்ட சுருக்கமான சாரங்களைத் தொடர்புபடுத்துகின்றன.
'Kākimā, you must go,' hesaid, wailing. Kadambini feltforthe first time now thatshe had notdied. The ancient house, everything in it,the little boy, his affection– they were all equallyalive to her; there was no gulf intervening between her and them ...
Rabindranath Tagore,
2005
2
Divan: Tenkitli metin - 2. cilt - Sayfa 129
558 Sözi kes söyleme gel sen seni güt Kakıma kimseyi sen işit ögüt 559 Kimesne suçı seni zerre irmez Sana özge y idügi çeşni virmez 560 Sen özge yidügile toymayasın Dahı kimseçün cömrün yoymayasın 561 Niçe bir âvaralık sana böyle ...
Yunus Emre, Mustafa Tatçı, Türkiye Kültür Bakanlığı,
1990
3
Risâletü'n-nushiyye: tenkitli metin - 3. cilt - Sayfa 151
... Ne hâcetdür sana kimse haberi Fariza cümleye kendü bazân F.50b 557 Özini gözleyen kimseye bakmaz Dahı n'iş dirisen ol yana akmaz 558 Sözi kes söyleme gel sen seni güt Kakıma kimseyi sen işit ögüt 559 Kimesne suçı seni zerre irmez ...
Yunus Emre, Mustafa Tatçı,
2004
4
Türk dünyası efsanelerinde değişme motifi: Metinler - 2. cilt - Sayfa 490
Bu yüzden kayınatası, gelinine: "Hey, kakıma çevrilesin" diye kargışlamış. Gelin, hemen o an, orada kakıma çevrilmiş. ASMANAK4 Asmanak diyen bir ovadan gız bolupdır. Ona köp yurtdan patışalarıfi, vezirlerin ve beylekilerin ogulları savçılıga ...
Metin Ergun, Atatürk Kültür, Dil, ve Tarih Yüksek Kurumu (Turkey),
1997
5
Resimli yeni ...: A-K: - Sayfa 569
J Kakım (/. s.) Şimalde yaşı- yan gelincik ve sansara ben- ziyen ve kürkü çok aranılan Kakım bir hayvan ve bunun derisinden yapılan kürk. [Hermine% Fourrure d'hemıine.J Kakıma \ (t. m.) Azarlamak, Kakımak/ paylamak. [Repro- cher, se ...
6
Deyimler Sözlüğü: Türkmen Türkçesi – Türkiye Türkçesi
... karşısındakinin sezmesini beklemek. kakıma gelmek: Denk gelmek, rast gelmek, rastlamak. kakınıñ atlanmak: Cinleri ayağa kalkmak, cinleri başına toplanmak,cin ifritkesilmek,küplere binmek,kafasıkızmak, kafası bozulmak, kafasının kontağı ...
Mehmet Kara, Mehmet Nebioğlu, Cihan Dinar,
2014
7
Geçmişe yolculuk: insanlar, hatıralar, olaylar ve düşünceler - Sayfa 268
... See, 1985) filminde, bir Belarus köyünde köylüleri bir ambara kapatıp alev püskürten silahlarıyla yakan Alman askerleri ve bu esnada otomobilinin içinde yanağını bir kakıma sürterek bu trajediyi seyreden komutanları görünteleyen sahneler; ...
8
Geleneksel Türk tiyatrosu: köylü ve halk tiyatrosu gelenekleri - Sayfa 258
Kalmadı zerrece yer kuklası yanında yüzüm Hacı yatmaz gibi pek kakıma sen kare gözüm*9 Bu yer kuklası da yukarıdaki ayak kuklası gibi ya yerdeki yatay ip çekilerek sıçratılan kuklalar veya Anadolu'daki gibi yere yatılarak yapılan kukla ...
9
Ondördüncü asır betikleri - Sayfa 101
... gitmeğe koma; üçüncüde gitmek isterse* he- man lutf ile anı gönder; gitsün ki heman iki yönden hürmet yerine gele; andan girü konuklara evde iken hizmetkârlarun. bir yaramaz iş iderlerse anlara kakıma, ve konuklar katında anlara kakıyup ...
10
Kabusname: Bu eseri Mercimek Ahmet onbreş̂inci yüzyılın ...
Hışm. — Öfke, kakıma kızma. Hışma gelmek. — Kızmak, öfkelenmek. Hışma getirmek. — Öfkelendirmek, kızdırmak. Hışm etmek. — Öfkelenmek, kakımak, kızmak. Hışımgin. — Kızgın, öfkeli. Hışımnâk olmak. — Öfkelenmek, kızmak, kakımak.
ʻUnṣur al-Maʻālī Kaykāvūs ibn Iskandar ibn Qābūs,
1966