«SÖLPÜK» தொடர்புடைய துருக்கியம் புத்தகங்கள்
பின்வரும் புத்தக விவரத்தொகுப்புத் தேர்ந்தெடுப்பில்
sölpük இன் பயன்பாட்டைக் கண்டறியுங்கள்.
sölpük தொடர்பான புத்தகங்கள் மற்றும் துருக்கியம் இலக்கியத்தில் அதன் பயன்பாட்டுச் சூழலை வழங்குவதற்கு அதிலிருந்து பெறப்பட்ட சுருக்கமான சாரங்களைத் தொடர்புபடுத்துகின்றன.
1
Fuat Özdemir anısı - Sayfa 11
Türkoloji Araştırmaları 1997 Fuat Özdemir Anısı, Adana, 1997, Sf.l 1-40, ISBN 975-8018-03-5 İKİ KELİME : SÖLPÜK ve PÖRSÜK Yard.Doç.Dr. A. Deniz ABİK Türkçe Sözlük'ten (1988) sölpük ve pörsük kelimelerinin anlamlarına bakıldığında iki ...
2
XIII. [i.e. On üçüncü] yüzyıldan beri Türkiye Türkçesiyle ...
XIV. 58) sölpük : Derisi buruşuk, sarkık. § Rehel J»j [Ar.] : Et muztarip ve müsterha olmak ki Türki- de sölpük Û jJ yM ta'bir olunur. (Aks. XVII -XVIII. 204) § Ed-del'ak ^JUJ-OI [Ar.] : Yumru cüsseli sölpük ii^L. nâkaya denir. (Kam. XVIII - XIX.
Ömer Asım Aksoy, Dehri Dilçin, 1971
3
Eskisehir: Günyüzu, Mihalgazi, Mihallıççık, Sarıcakaya, ... - Sayfa 380
Kuzey ve batısında kadınlar mahfili bulunur. Güneydoğu köşesinde tek şerefeli, silindirik gövdeli minare bulunur. İncelemeye alınan altı ilçeden sadece Sivrihisar'da beş mescide rastlanmıştır. Bunlardan Sivrihisar Sölpük Mescidi (1231-32) ve ...
Erol Altınsapan, Canan Parla, 2004
4
Kayseri ağzı: Sözcükler - Sayfa 529
sölpük (x) Darmadağın, karmakarışık, tertipsiz, düzensiz. "Rehel (Ar.) : El muztarif ve müsterha olmak ki Türkide sölpük tâ'bir olunur." (Aks-el-lreb. XVII-XVIII. 204) "Ed-del'ak (Ar.) : Yumru cüsseli sölpük nâkaya denir." (Kamus Ter. XVIII-XIX.
5
XIII. [i. e. On üçüncü] asırdan günümüze kadar kitaplardan ...
XVII.) 3. Birakilmak, va'zolunmak. Be-nâgeh irdi yine bir araya Sahnmis gördü bir dâm ol ovaya (Lârendi. XVI.) SaIki:(Bk. Salgon). Salkitf (Salkik) : [Bk. I] Düsük, sölpük, kendini sahvermis. § Mütefekkik [Ar.] : Hamakatinden daima dalgm, sölpük, ...
Türk Dil Kurumu, Ömer Asım Aksoy, Dehri Dilçin, 1943
6
Türkiye Türkcesindeki Türkc̦e sözcüklerin köken bilgisi ... - Sayfa 806
Gevseyip kendini ko- yuvermis' < sül+pü-k An.agl. sölbük, sölpük (DS.X, 3677); sölbük, sölpük, sölpesik, sölyesik, sörpüh, sörpük, sülpük, sünpesik ' 1 . kötü giyimli, kiliksiz; 2. uyuçuk, dalgm kimse; gevsek, pörsük, sarkik' (DS.X, 3677) ...
7
Türk kökenli Rus soyadları - Sayfa 56
Sarkmış, sölpük. 2. Dikkatsiz. Salpan sarkmış, salpu-salpuk (Radloff)- Kırgızca'da salpay sölpük olmak, yaymak, uyuşuk, sünepe, salpuy sarkmak, zayıf veya uyuşuk olmak, salbag-salpag boşa gezen, salpayag yaramaz, boş insan sözcükleri ...
Nikolaĭ Aleksandrovich Baskakov, 1997
8
Yeni Türk lûgati - Sayfa 646
İbrahim Alâettin Gövsa. Lapa [i] Su ve pirinçten yapılan bir nevi yemek. Vücutte çıkan şiş, çıban gibi şeyleri sindirmek üzre kullanılan ve ketentohu - mundan yapılan bir ilâç.[c] Sölpük, gevşek, metanetsiz, toplu fakat kuvvetsiz. LApaçı [s] Lâpa ...
İbrahim Alâettin Gövsa, 1930
9
Mevlânâ dîvân-ı kebîr - 3. cilt - Sayfa 134
1060 Güle, şu güzelliği kimden aşırdın diye sorarım; utancından sölpük sölpük güler, fakat nerden söyleyecek? Gül sarhoş amma benim gibi harap değil; mahmur ner- kisin sırlarını size söylüyor. Sırlar duymak istiyorsan sarhoşların yanına git; ...
Jalāl al-Dīn Rūmī (Maulana), Abdülbâki Gölpınarlı, 2007
10
Gurbet sofrası: roman - Sayfa 163
Telefon kulübesine yöneldi, sölpük sölpük. «Aramızda çok büyük ayrım var. Görünmeyen, aşılamayan yükseklikte bir duvar çekili aramızda. Bana içtenliğini nasıl olur da iyiye yorabilirim?» diyecek Rose- marie'ye. Buluşmayalım diyecek.
இல் உள்ள வார்த்தைகளில் மறைக்கப்பட்டிருக்கும் எல்லாவற்றையும் கண்டறியுங்கள் 
