Malezya Dili sözlükte "kerusi" sözcüğünün anlamı

MALEZYA DILI DİLİNDE KERUSI SÖZCÜĞÜNÜN OKUNUŞU

kerusi

KERUSI SÖZCÜĞÜ MALEZYA DILI DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?

koltuk

Kerusi

Sandalye, genellikle bir kişinin kullanması için oturması gereken bir mobilya türüdür. Arka kapağı vardır ve genellikle bir mendildir. Sandalyede genellikle kattaki koltukları desteklemek için dört ayak vardır. Sandviç ve kulpları olmayan koltuklara Tezgâhlar denir. Birden fazla kişi tarafından kullanılabilen koltuklar, şezlong, kanepeler, koltuklar, aşk avları ve tezgahları içerir. Sandalyenin ayrı ayak dayamasına Osmanlı, diz yastığı veya puf adı verilir. Araç veya tiyatro koltuklarına koltuklar denir. Koltuk kaldırılabilir bir mobilya türüdür.

Kerusi ialah sejenis perabot untuk duduk, biasanya untuk kegunaan seorang. Ia memiliki bahagian sandar, dan kekadangnya alas tangan. Kerusi seringnya mempunyai empat batang kaki untuk menyangga tempat duduk di atas lantai. Kerusi yang tidak ada bahagian sandar dan alas tangan dipanggil bangku. Kerusi yang boleh digunakan oleh lebih daripada satu orang termasuk kerusi rehat, sofa, kerusi seti, loveseat, dan bangku. Tempat letak kaki yang berasingan untuk kerusi dikenali sebagai Otoman, kusyen lutut atau puf. Kerusi di dalam kenderaan atau teater dipanggil tempat duduk. Kerusi ialah sejenis perabot yang boleh dialih.

Malezya Dili sözlükte kerusi sözcüğünün tanımı

koltuk 1. sj koltuk bacaklar ve sırt dayanmaçlı (ve ayrıca yerinde el genellikle); 2. pozisyon (konferansta, parlamento vb.), Görev: muhalefet partisi Devlet Yasama Meclisinde yer alıyor; Malezya temsilcisini Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda göreve atamak üzere atadı; parlamento duruşları için (davetiyeler, konferanslar, vb.) karıştırmak (seçimlerle savaşmak vb.); 3. (Eko) bir borsada bir kişi veya kuruluşun becerileri; Endişe sırasında pilotu uçaktan çıkartabilen anjal koltuklar; ~ suçluların ölüm cezası verdiği elektrikli elektrikli koltuklar; ~ oturduğunda sallanabilen sallanan sandalye; ~ elastik sandalyeler geliştirin; ~ tembel sandalye uzun (yatmak için); ~ sıcak ki a) bir kişinin sorumluluk alması, yüksek risk altında olması ve karar verme ve eyleme ihtiyaç duyması gereken yüksek konumdaki bir kişinin durumu; b) bir organizasyonundaki en ofis veya konum, yarışmalar vb daima kapanın elinde veya kavşak kulları için: ~ panaspengurus milli takım; ~ uzun koltuk uzunluğu (iki veya üç kişilik bir ağ veya koltuk olarak kullanılır); ~ dinlenme = ~ koltuk seti veya uzun koltuk (iki veya üç kişilik); Engelli veya hasta insanlar için tekerlekli sandalye jantları; ~ Atak (Deniz) sj odun koltukları, gemileri korurken veya boyarken işçileri alçaltır veya arttırır; ~ yan yana sahip el tutacağı (el koymak için); ~ titreşimin vücut bölümünü masajlamak için özel olarak tasarlanmış masaj masajı; 1. Bir konferansa başkanlık veya başkan olarak meydana (meclisleri, toplantıları, vs.), kurşun veya toplantılar vb yürütmek (böylece bütün konuşma ve gizli anlaşmalar ve düzenli yürüyüş): Başbakan çok yakında duyuru yaptı haftalık kabine toplantısı sonrasında ~; 2. Kurşun ve önderlik etmek (topluluklar, komisyonlar, komiteler, vb.): Bu Komisyon başkan Hakim; başkan 1. başkan veya konferans operatörü (toplantı vb.): Başbakan kabinesinin toplantısına dönüşür; 2. Komitenin lideri veya başkanı (kuruluş vb.): ~ Yönetim Kurulu.

kerusi 1. sj tempat duduk yg ada kaki dan tempat bersandar (dan biasanya juga tempat meletakkan tangan); 2. ki kedudukan (dlm persidangan, Parlimen, dll), jawatan: parti pembangkang mendapat beberapa buah ~ dlm Majlis-Majlis Undangan Negeri; Malaysia telah melantik wakilnya utk menduduki ~ dlm Perhimpunan Agung Bangsa-Bangsa Bersatu; berebut ~ berebut (menerusi pilihan raya dll) utk mendapat kedudukan dlm Parlimen (majlis undangan, persidangan, dll); 3. (Eko) keahlian seseorang atau organisasi dlm sesuatu bursa saham; ~ anjal sj kerusi yg dapat melentingkan juruterbang keluar dr pesawat ketika kecemasan; ~ elektrik kerusi bercas elektrik tempat penjenayah menjalani hukuman mati; ~ goyang kerusi yg boleh bergoyang- goyang apabila diduduki orang; ~ lenting kerusi anjal; ~ malas kerusi yg menganjur panjang (utk berbaring); ~ panas ki a) kedudukan seseorang dlm sesuatu jawatan tertinggi yg memerlukan seseorang itu memikul tanggungjawab yg berat, berisiko tinggi serta perlu membuat keputusan dan tindakan dgn segera; b) jawatan atau kedudukan tertinggi dlm sesuatu persatuan, pertubuhan, pertandingan dll yg menjadi rebutan atau selalu bertukar ganti penjawatnya: ~ panaspengurus skuad badminton negara; ~ panjang kerusi yg panjang (digunakan sbg pembaringan atau tempat duduk bagi dua atau tiga orang); ~ rehat = ~ seti kerusi atau tempat duduk panjang (utk dua atau tiga orang); ~ roda sj kerusi beroda utk kegunaan orang cacat anggota atau orang sakit; ~ serang (Marin) sj kerusi kayu yg digunakan utk menurunkan atau menaikkan pekerja ketika menyenggara atau mengecat kapal; ~ tangan kerusi yg mempunyai pemegang di sisinya (utk meletakkan tangan); ~ urut kerusi yg direka bentuk khas utk mengurut bahagian tertentu badan secara getaran; mempengerusikan 1. menjadi atau berlaku sbg ketua persidangan (perhimpunan, mesyuarat, dsb), memimpin, atau mengendalikan mesyuarat dsb (supaya segala perbincangan dan urusan berjalan dgn licin dan teratur): Perdana Menteri membuat pengumuman demikian sejurus setelah ~ sidang mingguan kabinet; 2. mengetuai dan memimpin (pertubuhan, suruhanjaya, jawatankuasa, dll): Suruhanjaya ini di pengerusikan oleh Hakim Besar; pengerusi 1. ketua atau pengendali persidangan (mesyuarat dsb): Perdana Menteri menjadi ~ mesyuarat Jemaah Menteri; 2. pemimpin atau ketua jawatankuasa (pertubuhan dll): ~ Lembaga Pengarah.

KERUSI SÖZCÜĞÜNÜN ÇEVİRİSİ

Çok dilli Malezya Dili çevirmenimiz ile kerusi sözcüğünün 25 dile çevirisini bulun.

Bu bölümde verilen kerusi sözcüğünün Malezya Dili dilinden diğer dillere çevirisi otomatik istatistiksel çeviri ile elde edilmiştir ve temel alınan çeviri birimi Malezya Dili dilindeki «kerusi» sözcüğüdür.

• Malezya Dili - Çince Çevirmen: 席
• Malezya Dili - İspanyolca Çevirmen: asientos
• Malezya Dili - İngilizce Çevirmen: seats
• Malezya Dili - Hintçe Çevirmen: सीटें
• Malezya Dili - Arapça Çevirmen: المقاعد
• Malezya Dili - Rusça Çevirmen: места
• Malezya Dili - Portekizce Çevirmen: assentos
• Malezya Dili - Bengalce Çevirmen: আসন
• Malezya Dili - Fransızca Çevirmen: sièges
• Malezya Dili: kerusi
• Malezya Dili - Almanca Çevirmen: Plätze
• Malezya Dili - Japonca Çevirmen: 席
• Malezya Dili - Korece Çevirmen: 좌석
• Malezya Dili - Cava Dili Çevirmen: jog
• Malezya Dili - Vietnamca Çevirmen: ghế
• Malezya Dili - Tamil Çevirmen: இருக்கை
• Malezya Dili - Marathi Çevirmen: आसन
• Malezya Dili - Türkçe Çevirmen: koltuk
• Malezya Dili - İtalyanca Çevirmen: posti a sedere
• Malezya Dili - Lehçe Çevirmen: siedzenia
• Malezya Dili - Ukraynaca Çevirmen: місця
• Malezya Dili - Romence Çevirmen: locuri
• Malezya Dili - Yunanca Çevirmen: καθίσματα
• Malezya Dili - Afrika Dili Çevirmen: sitplekke
• Malezya Dili - İsveççe Çevirmen: säten
• Malezya Dili - Norveççe Çevirmen: seter

«KERUSI» İLE İLİŞKİLİ MALEZYA DILI KİTAPLAR

educalingo'yu iyileştirmeye devam ediyoruz. Malezya Dili kitaplardan kerusi teriminin kullanıldığı küçük metinler ile yakında bu kaynakça bölümünü tamamlayacağız.