LAKU SÖZCÜĞÜ MALEZYA DILI DİLİNDE NE ANLAMA GELİR?
Malezya Dili sözlükte «laku» sözcüğünün
özgün tanımını görmek için tıklayın.
Tanımın Türkçe diline
otomatik çevirisini görmek için tıklayın.
Malezya Dili sözlükte laku sözcüğünün tanımı
Davranış 1. Bir şey, davranış, alışkanlık yapma tarzı: Bu arkandaki gibidir; 2. Kullanılabilir, geçerli: yönetilmeyen para olmaz; 3. Satın alınan insanlar, satıldı: satış kuih ~; Malezya yapımı batik, turistler arasında çok popüler; 4. İnsanları belirli bir amaçla aramak: yalnızca bu genç kişi ~ olduğunda; 60 yaşlarında şarkıcı olmasına rağmen hala şarkıcıydı; 1. tür: kumaş burada düzenli tutulur ve özel bir süspansiyon yoktur; 2. bir konumda olduğu gibi: ~ birliğin lideri görevinden haberdar olmalıdır; Geçerli 1. gelişme yaşanıyor: Büyük bir ateş bu sabah oldu; O anda etrafındaki her şey kalbini çekmiyordu; 2. Bir eylem yapın, bir şeyler yapın, yapın: kolay olduğunu gösterebilecek bir kişiyle yüzleşmek biraz görünmez; 3. = ~ olduğu haliyle: bir elektrik akımı taşıyan tel döngüsü ~ bir mıknatıs olarak; 4. Kabul edilebilir, kabul edilmiş, meşrudur: büyük bir günah ise öldürülürse, syarak yasası altındadır; 5. idam, dayatma, yürütme: yasaklama ~ bu Perşembe başlıyor; 1. işlemek, yapmak, çalışmak: biz onu suçlamak için günahkardır; 2. Bir uygulama yapın: yalnızca uğruna ve sadece gazete için yazmayın; 3. = ~ kendini yaratmak, davranmak veya kavga etmek: o zaman Kral, Hang Jebat'ı kralın oğlu olarak görür; 1. Bir şey yaratın, şu şekilde düşünün: Düşük ve eğitimsiz bir varlık olarak davrandığımı sanmıyorum; 2. Bunun gerçekleşmesi, izin verilmesi, onaylanması: tüm kralların kararnameleri bütün halkı tarafından tedavi edilir; Kabul edilen davranış: Çeşitli biçimlerde yaratılan dil biçimini inceledi; davranış 1. ortak alışkanlıklar, mizaç, fiiller: herkes güldü; 2. stil ve durum: o zaman bütün devletleri görmek için ülkenin kılıklı dolaşıp yürüdü; Efendim, savaşın insanlarını görmek için aşağı doğru dilenirim; davran, davranış, şaşıracaksın: Ben kötülüğümden utanıyorum. Yapma eylemi, eylem: Her iki ebeveyn de iki genç erkeğe gülümsüyordu; Bazı ırklar için genellikle eğlence olarak kabul edilen dans idealdir; fail 1. Bir eylemde bulunan bir kişi, bir şeyi yapan bir kişi: suçu körükleyen kişi suçlamayla cezalandırılabilir ve aynı cezaya çarptırılır; 2. bir şey yapan kişi, yapımcı; 3. aktör, aktör. laku 1. gaya membuat sesuatu, perbuatan, tabiat: begini ~mu di belakangku; 2. boleh digunakan, sah: wang yg tidak bernombor tidak akan ~; 3. dibeli orang, terjual: kuih jualannya ~; batik buatan Malaysia sangat ~ di kalangan pelancong; 4. dikehendaki orang utk sesuatu tujuan tertentu: hanya ketika muda ini awak ~; penyanyi itu masih ~ walaupun dia merupakan penyanyi tahun enam puluhan; selaku 1. semacam, seperti: kain tersidai di sana sini ~ tidak ada ampaian khas; 2. seperti, dlm kedudukan, sebagai: ~ pemimpin persatuan itu beliau tentulah sedar akan tugasnya; berlaku 1. sedang berjalan, terjadi: satu kebakaran besar telah ~ pagi ini; segala apa yg ~ di sekelilingnya ketika itu tidaklah menarik hatinya; 2. membuat sesuatu tindakan, mengerjakan sesuatu, berbuat: sedikit pun tidak terbayang pd mukanya sesuatu yg dapat menunjukkan bahawa dia mudah ~ serong; 3. = ~ sebagai menjadi: lingkaran dawai yg membawa arus elektrik itu ~ sbg sebatang magnet; 4. boleh diterima, diakui, sah: jikalau besar dosanya, dibunuh, itu punjikalau ~ pd hukum syarak; 5. dijalankan, dikenakan, dikuatkuasakan: larangan itu ~ mulai hari Khamis ini; melakukan 1. menjalankan, membuat, mengerjakan: kitalah yg berdosa kerana menuduh ia ~ perkara yg bukan-bukan; 2. menjadikan laku: janganlah ditulis semata-mata dgn sebab hendak menyedapkan dan ~ surat khabarnya sahaja; 3. = ~ diri membuat laku, bertabiat atau berperangai: maka Raja pun melihat Hang Jebat ~ dirinya spt anak raja; memperlakukan 1. membuat sesuatu, menganggap sbg: tak kusangka aku diperlakukan sbg makhluk yg rendah dan tidak berdarjat; 2. menjadikan berlaku, memperkenankan, meluluskan: segala titah raja diperlakukan oleh segala rakyatnya; lakuan laras: dia mengkaji bentuk bahasa yg diwujudkan dlm berbagai-bagai ~; kelakuan 1. tabiat yg biasa dilakukan, perangai, perbuatan: semua orang ketawa melihat ~nya itu; 2. gaya, keadaan: maka baginda berjalan menyamar berkeliling negeri hendak melihat segala hal ~ negeri; Tuanku, patik mohon ke hilir hendak melihat~ orang perang itu; berkelakuan membuat laku, berperangai, bertabiat: aku berasa malu seorang dr kampungku ~ begitu; perlakuan apa yg dilakukan, perbuatan: kedua-dua orang tua itu sedikit pun tidak tercium akan ~ kedua-dua orang anak muda itu; tarian yg sering dianggap hiburan bagi sesetengah kaum adalah ~ ritual; pelaku 1. orang yg membuat sesuatu perbuatan, orang yg melakukan sesuatu: orang yg bersubahat dgn ~ jenayah itu punbolehlah disalahkan dan dijatuhkan hukuman yg sama; 2. orang yg mengerjakan sesuatu perbuatan, pembuat; 3. orang yg berlakon, pelakon.
Malezya Dili sözlükte «laku» sözcüğünün
özgün tanımını görmek için tıklayın.
Tanımın Türkçe diline
otomatik çevirisini görmek için tıklayın.
«LAKU» İLE İLİŞKİLİ MALEZYA DILI KİTAPLAR
laku sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin.
laku ile ilişkili kitaplar ve Malezya Dili edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.
1
Pengendalian Stres dan Kebimbangan: Penilaian Kongnitif ...
... dengan kemurungan (D). Soalan 1 (A) 3 2 1 0 Skor < 7 : Bukan kes/normal 8– 10 : Disyaki. 2 (D) 0 1 2 3 3 (A) 3 2 1 0 4 (D) 0 1 2 3 5 (A) 3 2 1 0 6 (D) 0 1 2 Sifat Asertif Skor >13 : Anda nampaknya mempunyai sifat/tingkah laku LAMPIRAN 1 ...
2
Langkah raja Jawa menuju istana: laku spiritual sultan
Political activity of Sultan Hamengkubuwono X in running for president in 2009 Indonesian election and spiritual life of Javanese sultans.
3
Laku lika-liku ilmu hukum
Scientific issues of law in Indonesia; collected articles.
4
Kejawen: laku menghayati hidup sejati
5
Laku hidup Kanjeng Sunan Kalijaga: terjemahan dari kitab ...
Religion and ethics of Sunan Kalijaga based on Javanese literary classic of Serat Kaki Walaka.
6
Manusia Bugis Makassar: suatu tinjanuan historis terhadap ...
> - 1985 - Paparan coretan