«DAVRANDIRMAK» İLE İLİŞKİLİ TÜRKÇE KİTAPLAR
davrandırmak sözcüğünün kullanımını aşağıdaki kaynakça seçkisinde keşfedin.
davrandırmak ile ilişkili kitaplar ve Türkçe edebiyattaki kullanımı ile ilgili bağlam sağlaması için küçük metinler.
1
Bizim eleştirmenlerimiz - Sayfa 57
... o konumun duygularıyla canlandırmak ve yer alacağı (romansal) olayda duygularıyla uyumlu davrandırmak, kısacası o insanın bütün hareketlerinin ve durumlarının gerekçelerini ve neden böyle olduğunu açıklayıp yorumlamaktır" (agy.: 60).
Ahmet'i davrandırmak için... Ahmet, Rıza Emmisinin kapısını çalacak ve önüne baka baka anlatacak. Mihriban ana dışarıya çıkınca Kâmil Çavuş ellerini uğuştura, uğuştura odanın içinde gidip, gidip geldi. Konuşuyor muydu, sayıklıyor muydu ...
3
Yeni Türk lûgati - Sayfa 188
Davacılık [i ] Birinden - 3 1 : 1- Davrandırmak [flAy dava etme, müddeilik. - - s l Hakkınd ğa kaldırtmak, durdurmal Davalı [s } ak in * karşıkoydurmak, dayandı dava olunan, münaziünfih. mak, cesaret vermek, tesvi İddiası büyük, daima iddia #k ...
İbrahim Alâettin Gövsa,
1930
4
Türk dilinin etimoloji sözlüğü - Sayfa 170
Tavşan)TM Davrandırmak, davranış, davranma.» DAVUL, ar. tabi (davul)dan tabıl-tabul/- davuL. Tr. de t/d dönüşmesi: tavranmak/davranmak, b/v dönüşmesi: barmak/var- mak, böylece tabıl-davuL» Davulcu, davulculuk» Fars. duhul, ...
İsmet Zeki Eyuboğlu,
1991
5
Deyimler, atasözleri, beyitler ve anlamdaş kelimeler - Sayfa 73
[Yersiz bir davranışın belirtilmesi] • İpini* çekmek [Birini ölçülü davrandırmak] (Onun biraz ipini çekmek gerek. İleri gidiyor) • İstifini bozmamak [Davranışını değiştirmemek] • (Bir şeyi yapmaya) yüzü tutmamak (Yine ondan borç istemeğe nasıl ...
6
Orada bir köy var uzakta: Erken Cumhuriyet döneminde köycü ...
... verebileceğinin azamisini elde etmeye çalışmak için büyük mikyasta araziyi ıslah etmek ve kıymetlendirmek, oralara işsizleri yerleştirmek, gümrüklerde ve nakil araçlarındaki taarife siyasasıyla çiftçiyi korumak ve davrandırmak işleri büyük bir ...
Asım Karaömerlioğlu,
2006
7
Divanü lûgat-it-Türk tercemesi - 4. cilt - Sayfa 588
II, 240-24; — dı II, 240-22 ; — ur II, 240-24; tawrat — = acele etmek; acele ettirmek, davrandırmak ; -ip- eğirmek. [Caf., T. T., An. tnd.J. II, 330-15 ; II, 360-5; — tı II, 330-14, 330-16, 336-12; — ur II, 330-15, 335-3 ; — guçı (ö. Türklerce) II, 360-14; ...
Maḥmūd Kāshgarī, Besim Atalay,
1986
Ben bütün bunları kendisini bu işte daha azimli davrandırmak için söylemiştim. Yoksa kendisinin bana dostluğu olduğunu bilirim. Bir de kendisi sorumluluktan bahsediyor. Bir insan, gücü yettiği oranda çalışır; ama istediği olmazsa,, çalıştığının ...
9
Tanzimat ve yönetimde modernleşme - Sayfa 78
... soldan sıkıştırılan ve son derece müşkil bir durumda bulunan hükümet tarafından kabul edilen Tanzimat, her şeyden önce Avrupa 'yı memnun kt- mek ve Türkiye'ye karşı daha mülayım ve müsaa- dekâr davrandırmak maksadına müpteni idi; ...
10
Fransizca-Türkçe deyimler sözlüğü: - Sayfa 291
Devlet içinde devlet kurmak. Hoşnutsuzluğunu belirtmek. Servet onu kazanmak için hiçbir şey yapmayanı bulur. Br.ni kızgın bakışıyla yemek. Bakışıyla sanki şimşekler çaktırmak. Dürtmek, uyarmak, davrandırmak. Harekete geçirmek.